joohoenx:
Changkyun.
Uyanık mısın?
Yardımın gerek.
imkyunx:
Artık evet.
N'oluyor?
jooheonx:
Ben
Şey
Havaalanındayım.
Beni gelip alabilir misin?
imkyunx:
Gelmene daha 4 gün var sanıyordum.
Ayrıca gecenin bu vakti gelmekte neyin nesi?
jooheonx:
Erken dönmem gerekti.
Gelip beni alacak mısın?
imkyunx:
Hazırlanıp geliyorum.
jooheonx:
Bu arada Kyun
Kimseye bir şey söyleme olur mu?
imkyunx:
Pekala bu oldukça şüpheli
Ama tamam.
jooheonx:
Bekliyorum. (03.27)
05.32
Kyunnie Aranıyor...
"Siktir! Sen iyi misin?"
"Peşinde adamların olduğunu söylemek için onların yolumuzu kesmesini beklemek zorunda mıydın gerçekten!?"
"Bağırma! İzimi kaybettirdiğimi sanıyordum, üzgünüm..."
"Seni Kore'ye kadar takip etmişler Jooheon. Bunun iz kaybettirmek olduğuna emin misin?"
"Üzgünüm dedim ya! Üzerime gelmeyi kes. Ayrıca nerede kaldın? Alt tarafı farklı yollardan rıhtıma gideceğiz ve senin seçtiğin yol en kısası?"
"Unuttuysan hatırlatayım; Karnımdan vuruldum ya hani ben!? Oluk oluk kan kaybediyorum ve başım dönüyor... Dinlenmem gerekti."
"Acele et. Bir yerde bayılıp kalmanı istemiyorum."
"Ah unutmadan söyleyeyim, Kihyun'ı aradım. Varmak üzeredir."
"Kimseye haber vermemen gerektiğinin neresini anlamadın?"
"Tanrım... Hem çok zeki hem de bu kadar aptal olmayı nasıl beceriyorsun aklım almıyor. Yaralıyız ve birinin bize bakması gerek."
"Ve sende bunun için Kihyun'ı seçtin öyle mi? Harikasın! Bizi yaralarımız değil onun söylenmesi öldürecek."
"Jo-"
"Kyun? Changkyun!.. Bir şey söyle! Siktir!"
Arama sonlandırıldı.
