Bölüm 4: Yeniden Doğuş (2)

203 18 46
                                    

Chara:

Sonunda uyandım. Vücudumu tekrardan hissetmek garip... Burnuma gelen bu koku, burası bana tanıdık geliyor.

Şimdi hatırladım, burası benim AİLEM'in evi...

Sesler daha net gelmeye başlıyor...
"Chara! Uyan!"

.
.
.

"CHARA LÜTFEN!" dedi birisi. Gözümü açtım ve hemen yataktan doğruldum, sesler bir anda kulağımda patladığı için korkmuştum.
Karşımda bana endişeli şekilde bakan annemi gördüm.

"...n-ne oldu..." elimi başıma götürdüm. "Sen... buradasın, sonundq uyandın!" annem bana bir gülümseme ile baktı. Sarılmak istediğini yüzünden anlayabiliyordum ama sanırım canımı acıtmak istemiyordu, vücuduma uzun süreden sonra alışmam gerek. Bende sarılmak istiyordum ama dediğim gibi, vücudum izin vermiyor rahatça hareket etmeme.

Etrafıma bakındım ve... Frisk... orada, yanımdaki yatakta uyuyordu,
gözlerim dolmuştu, benim için yaptıklarını hatırladım, bunu cidden haketmiş miydim ki...

Yüzümde buruk bir gülümseme ile Frisk'e bakarak "O iyi, değil mi?" diye sordum.
Odadaki diğer tanıdığım yüz, Alphys, bana cevap verdi. Onun burada olduğunu bile anlamamıştım.

"Kontrollerini yaptım ve şuan tehlikeli bir durum gözükmüyor onun için. Yaptığı şey ne kadar tehlikeli olsa bile, sanırım AZMİ onu hayatta tutacak kadar varmış." dedi. "Ama... şuan yarım canı var, yani artık dikkat etmesi gerek kendine..." Frisk'e baktı endişeyle ve iç çekti.

Birşey diyemedim. Her zaman ki Frisk işte, heh. Sanırım onun AZİM denen gücüne binlerce kez borçluyum...

"Chara?" annemin sesini duydum ve ona baktım. "Frisk seni nasıl biliyordu?"

oh, güzel soru.

"ummm... yani şöyle, öldükten sonra... ruhum bedenimden tam olarak ayrılmadı... yani bir tür büyü tarzı birşey beni yeraltında kalmam için tuttu??" bunları düşünürken başıma ağrı girdi ve elimi başıma acıyla götürdüm. "Kendini zorlama, dinlenince anlatırsın." annem bana gülümseyerek baktı.

Veeee o an acı dolu bir uyanma sesi geldi.

"Aaaww... acıyooor.." diye mırıldandı Frisk.

"Frisk!" mutlulukla bağırdım, sonunda uyanmıştı.

Bana baktı "Chara! Uyanmana sevindi- ooowwacıyoooo..." göğsünü tutuyordu. Alphys ona baktı "Frisk, yaptığın şey biraz... baya tehlikeliydi onun için şuan vücuduna nazik davran." dedi Alphys. Onu böyle görmek içimi acıtmıştı.

"İkinizinde yaşıyor olduğuna sevindim..." gözlerinin dolduğunu gördüm annemin. Sonra hemen gözyaşlarını sildi "Üzgünüm, gözüme birşey kaçtı da." dedi. Tepkisine güldüm, sonunda onu geri görmek beni mutlu ediyordu.

"Burada ne... kadar... kalmamız gerekiyor?" diye sordu Frisk. Sesinden hala acıyı anlayabiliyordum.
"Kendinizi iyi hissedene kadar, sonrasında eve dönebilirsiniz." dedi Alphys.

Uzun bir sessizlikten sonra Toriel Alphys'e baktı ve Odadan çıkalım biraz dinlensinler bakışı attı. İkiside odadan çıktı.

Frisk ile başbaşa kaldık.

"...Kendini nasıl hissediyorsun şuan?" Frisk bana bakarak sordu. Tam cevaplayacaktım ki birşey dikkatimi çekti... gözleri... bal rengi gibiydi, parlıyordu yani... oh... baya güzel, yani daha öncesinde de farketmiştim ama şuan bakınca nedense daha farklı hissettirdi.

Partner - |Charisk| (Türkçe) (DEVAM EDİLMEYECEK)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin