'azıcık olan yazma yeteneğimi nasıl kaybettim' adlı bölüm
"Uyuyacağım şimdi..."
Zayn inleyerek başını masaya gömdü. Liam sırıtarak bakarken Louis ise olayı anlamaya çalışıyordu. "Dün gece nasıl ağlattım seni ama?"
Zayn başını geri kaldırıp gözlerini kısarak Liam'a baktı. "Ağlamadım."
"Ağladın."
"Sadece sinirlendim, uydurma."
Liam'ın lafı Timothee'nin getirdiği tepsiyle kesildi. "Ne sevdiğinizi bilmiyorum, o yüzden hepinize kola aldım. Kendime de şeftali suyu aldım."
Liam teşekkür ederek kafasını sallarken Zayn çekinerek Timothee'nin ısmarladığı kolayı aldı. "Gerek yoktu ama sağ ol."
Timothee cevap vermeyip şeftali suyunu aldı ve kendisi için ayrılmış boş sandalyeye oturdu. "Dün gece üçümüz oyun oynadık. Sen neden gelmedin?"
"Ders çalışıyordum."
Liam gözlerini devirdi. "Daha sınavlar başlamadı bile."
Louis kınayarak Liam'a baktı. "Olabilir. Ben şimdiden çalışmaya başladım. Okul üçüncülüğünden ikinciliğine yükselmem lazım."
"Madem çalışkansın neden üçümüzle arkadaşsın?"
"Biliyor musun? Bu soruyu sorup duruyorum..."
Liam ve Timothee kahkaha atarken Zayn ise homurdanıp bakışlarını etrafta gezdirdi. Tanıdık kıvırcık saçları görünce hemen Louis'ye döndü. "Seninki geliyor."
Louis, Zayn'in baktığı yere bakınca yerinde dikleşip Harry'nin gelmesini bekledi. Harry kendi masalarına gülümseyerek geliyordu.
"Hey."
"Hey."
Harry masanın iki adım gerisinde durunca Zayn aniden ayağı kalktı. "Hey Harry, ben kalkıyordum zaten. Otur istersen." deyip sandalyeyi işaret etti. Louis "Nereye?" diye sorunca Zayn "Sigara içmeye gidiyorum." dedi sırıtarak.
Harry hâlâ ayaktaydı. Zayn sandalyenin içine birkaç kez yavaşça vurdu. "Gel otur. Kalkacaktım zaten. İsabet oldu." Louis'nin omzunu sıkıp hızlı adımlarla kantinden çıktı.
Harry, Zayn'in sandalyesine oturunca Timothee sahte bir şaşkınlıkla ayağa kalktı. "Zayn'den biyoloji ödevini geçirecektim. O sigara içmeden yakalayım hemen onu." deyip koşarak kantinden ayrıldı.
Liam, Louis ve Harry birbirlerine baktılar. Liam gülümseyerek "Nasılsın Harry?" diye sordu.
"İyiyim sen?"
"Ben de iyiyim."
Liam kolasını içerek bir Louis'ye bir de Harry'ye bakıyordu. Louis sahte bir öksürükle Liam'a kaş göz işareti yaptı.
"Liam istersen gidip Zayn'e ve Timothee'ye bak. Kavga etmesinler."
"Saçmalama, Louis. Araları eskisi gibi değil artık. Onların yanına gidip ne yapacağım?"
"Olsun sen git yine de."
Liam anlamayarak Louis'nin çatılan kaşlarına ve Harry'nin kızaran yüzüne baktı. Jeton şimdi düşmüştü. "Haaa anladım siz ikiniz-"
"Evet, evet. Şimdi git buradan."
Liam sırıtarak ayağı kalktı ve kantinden çıktı.
Louis gözlerini devirip Harry'ye döndü. "Liam'ın kusuruna bakma. Kendisi biraz geç anlıyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
God Knows I Tried // Larry Stylinson
FanfictionTanrı biliyor ki yaşadım Tanrı biliyor ki öldüm Tanrı biliyor ki yalvardım Yalvardım, ödünç aldım ve ağladım Tanrı biliyor ki sevdim Tanrı biliyor ki yalan söyledim Tanrı biliyor ki kayboldum Tanrı bana hayat verdi Ve Tanrı biliyor ki denedim ₩Texti...