Vampire Kıss (Yaoi)

2.Bölüm=Aç kurtla Anlaşma

(Medyadaki  Ryuu) 

Sinirli bir şekilde nefesimi verdim ve tekrar sorgulamaya başladım. Sahiden bunları hak edecek ne günah işlemiş olabilirim ki Tanrı beni bu adamla cezalandırıyordu böyle.

"Kolum acıyor kendim yürüyebilirim, yani sanırım. O yüzden bıraksan kolumu diyorum hani, beğendiysen bölüşürüz arada."

Aniden bana döndü ve daha devam edeceğim cümlemi noktaladım. Cidden istediği zaman sert bakmasını da biliyordu pislik herif. 

"Sesin başımı ağrıtıyor biraz sussan diyorum, bir saattir kapanmadı çenen bir türlü."

Adama bak ya , az kibarlık göstersen ölür müsün?  Birde bana o kadar şey söyledi artık korkudan bacaklarım hala titriyor cevap da veremiyorum. Gerçekten beklemediğim bir ataktı yaptığı ve ben kala kalmıştım.

Geriye Dönüş

"Sen aptal falan mısın? Neden her önüne gelene güveniyorsun, ben gelmeseydim belkide ölmüştün aptal herif seni.  Benden kaçarken iyi,  başkalarına yakalanınca gıgını çıkarma!. Hayır sana üzülüp kaçmana izin verende hata.! "

Ellerini yumruk yapmış ve çatılmış kaşlarını ile bana bakıyordu, sanki her an suratıma bir yumruk atacakmış gibi duruyordu. Hayır şimdi ben neden azar yiyorum onu anlamadım, annem mı babam mı? Karşılıkta veremiyorum daha önce belirttiğim gibi, göt korkusu işte. Birisi şu odaya girsin de ne yapıyorsunuz siz burada desin ve kurtarsın beni bu matador görmüş öküzden.

''Ne yapıyorsunuz bakalım siz burada"

Tanrım keşke dualarımın iletiliyor raporunu yollasan da ona göre bir şeyler dilesem, mesela  şimdide eve ışınlanayım, annem okula gitmene gerek yok biz sana her gün para vereceğiz desin. 

Yukarı doğru bakıp sevgili tanrımı beklesem de bana tekrar sırt çevirmiş gibi bu dileklerimi yerine getirmemişti. Sanırım arada bir çekiyordu sadece.

"Bir şey olduğu yok, sen kendi işine bak sapık lolita bağımlısı herif."

Şaşkınlıkla bir kapıya bir de ona bakıyordum. O nasıl bir tamlamadır, dinlerken yoruldum lolita bir şey bir şeydi, neydi ya?  Ayrıca bu kim yakışıklı da biri, yok kendimi övmek gibi olacak ama harbi malım ben. Kalktım elin ne idiği belirsiz kişiye yakışıklı diyorum. 

Etrafta kanımı içmeye çalışan kişiler var, biri hiç zorlanmadan kapıyı kırıp içeri girdi üstüne iki kişiyi tek seferde havaya kaldırdı, hayır ya bunlar anormal yada bende bir sorun var.  

"Hadi gidiyoruz, yürü"

Kolumdan tutup kendine doğru çekti, siniri hala geçmemiş olacak ki sesinin tınısı bile küfür eder gibi geliyordu kulağıma doğru. Bir tarafım yemese de birden ağzımdan kaçtı ve sordum.

"Nereye gidiyoruz."

Soru sorar gibi bakıyordum, ki zaten soru soyuyordum, ancak daha masumane görünmeye çalışarak sormuştum bunu. İşe yaramış olmalı ki çatılı kaşları biraz gevşedi ve eski bakışlarına kavuştu, sonra aklıma o kutsal soru geldi. Yoksa yemek saati miydi?

Akşam yemeği yemeğe gideceğiz, yemekte de ben varım.  Bol şarapla sotelenmiş Toriko, kaç parçaya bölelim, çatal bıçak lazım mı yoksa elde mi yiyeceksiniz?

"Müdürün odasına tabi ki başka nereye olabilir, merak etme seni yemeyeceğim. Çünkü bunu istediğim zaman yaparım, emin ol."

Nefesimi tuttum ve karşımdaki uzun boylu adama bir göz gezdirdim.  Adamdaki egoya bak, neyse müdürün odasına gidince annemi ararım beni gelip alsın, tabi özel bir helikopter bulabilirse