BDMK 2

42 5 0
                                    

Serkan'ın yanına gittim.

"Ne yapıcaz? Ben sığınaklarda ölmeyi bekleyemem." dedim.

"Kaçmalıyız."dedi.

"Yapamayız."

"Yaparız."

"Bize birkaç kişi daha lazım."

"Orasını dert etme." dedi.

"Peki sana güveniyorum." dediğimde gelmiştik. Sırayla bizi indirdiler.

Planımız birkaç gün boyunca adam toplayıp çöp kamyonlarıyla kaçmaktı.

Sığınaklarda Ceyhun ve Çağatay'ı aldık. 3 gün geçmişti. Saat 12'ye yaklaşıyordu. Sıcaklık bunaltmaya başlamıştı. Ben, Helen, Ceyhun ve Çağatay çöp kamyonunun gelmesini bekliyorduk. Helen beni öptü, "Seni Seviyorum." deyip gitti. Çok geçmeden çöp kamyonu geldi arkasına atladık biraz pisti ama başka çaremiz yoktu.

Hala bizi neden buraya getirdiklerini bilmiyorduk. Nasıl olsa serbesttik, öğrenecektik. Bizim evin oralara yaklaştığımızı görebiliyordum. Sırayla kamyondan atladık. Bizim kaçtığımızdan annemle babamın haberi yoktu. Sokaklar bomboştu. Bizim eve gittik. Ben odama çıktım diğerleri de yiyecek birşeyler hazırlamaya başladı. Hemen telefonumu kaptım ve annemi aradım cevap yoktu. Babamı aradım yine cevap yoktu en son ablamı aradım o açtı.

"Abla biz dört kişi kaçtık. Birkaç haftaya geliriz." deyip yüzüne kapattım. Odada çantamı aradım bulduğumda içindeki kitapları boşaltıp yerine giysilerimi koydum.

Babamın çalışma odasına gittim odada bir kasa olduğunu biliyordum. Kasayı buldum, şifreliydi. Babam zor bir şifre koymuş olamaz diye düşündüm ve sırayla ailedeki herkesin doğum yılını denedim en son 2000 yazdım, açıldı. Canım babam :). Kasanın içinde sikahlar vardı. 2 ağır 8 hafif makinalı silah vardı. 1 ağır 6 hafif makinalı silahı aldığımda silahların altında yüklü miktarda para olduğunu farkettim. Paraları çantama koydum mermileri de. Aşağı indim birşeyler atıştırdık sonra sırayla herkesin evine uğradık. En son Ceyhunların evine uğradık. Ceyhunların bir Transporter'ı vardı. Çok işimize yarardı. Onu da aldık yola koyulduk. Arabayı ben kullanıyordum. Bir markete girdik. Sadece paketli şeyleri alıyorduk çünkü açık yiyecekler zehirli olabilirdi. Neredeyse marketi boşalttık. Zaten herşey bedavaydı. Koltukların kenarlarına falan sıkıştırdık poşetleri. Yola devam ederken ara sokaklara doğru giden kan lekeleri gördüm. Hemen arabayı durdurdum. İzleri takip ederken insan desen değil zombi desen benziyo işte öyle bişey gördük bize doğru koşmaya başladı. Çağatayların evinden altıpatlarla kafasına bi tane sıktım yere yığıldı. Bunlardan daha olmalıydı. Zaman dardı..

Bir Defaya Mahsus KabusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin