Ben ve aşık olmak !

Kaçışş

Sırt çantamı alıp içine şemsiye kazak,pantolon çorap spor ayakkabısı ,don,sütyen,para,annemin fotoğrafı,birkaç kalem,defter,para,geçen sene biriktirdiğim parayla aldığım,babamın bilmediği telefonu ve tabikide siyah converslerimi koydum.Üstüme kalın bir kazak kot pantolon,ceket ve bot giydim.mutfağa gidip 3 tane sandviç yapıp çantama koydum.Son bir kez odama bakıp kapımı kapadım. Dışarı çıktım...koşmaya başladım.İlk gördüğüm durakta durdum.
-Pardon!Bakarmısınız?
-buyurun küçük hanım nasıl yardımcı olabilirim?
-Şey ben İstanbul'a gidicem otobüs ne zaman Kalkıyor?
-Şimdi kalkmak üzere.
-oh iyi o zaman bir bilet alabilirmiyim?
-tabi 50tl lütfen
Parayı verip bileti aldım.Otobüse koştum boş gördüğüm ilk yere oturdum.Otobüs kalktığında gözümden yaş çıktığımı fark ettim, üzüldüğüm için değil kendimi ilk defa bu kadar özgür hissettiğim için,Yanımda birinin olduğunu fark etmemiştim.kafamı çevirdiğimde Yanıma şişman bir adam oturmuştu.çok kötü kokuyordu benim şansıma tüküreyim ya!Ter kokusundan nefret ediyorum.Adamın adı Salihmiş her 10 dakika telefonu çalıyordu uyuyamıyorum telefonumun etrafına dolaştırdığım kulaklıkları çözüp THE HANGING TREE'i açtım.sonra uyuya kaldım.Salih beyin üzerime düşmesiyle uyandım.İstanbul'a varmıştım.Otobüsten inip etrafa bakındım ve yürümeye başladım.Saat 17:30'du hava kararmadan yatacak bir yer bulmam gerekiyordu.Bir Kafe'ye oturup bir kahve söyledim.Biraz düşündüm.Sonra garsona;
-pardon!yakınlarda otel apartman veya motel varmı ?
-motel istiyorsan En yakın motel yürüyerek 15 dakika Sürüyor ama otel istiyorsan şu ara sokaktan sola dönüyorsun orada!
-tamam teşekkürler Hesabı alabilir miyim?
Garsonun yem yeşil gözleri çok erkileyiciydi.kıvırcık kahverengi Saçları ise dahada etkileyiciydi.
-Kahve benden.
-teşekkürler.İyi Akşamlar !
-Şaka mı yapıyorsun?Bu kadar güzel bir kızı akşam saat 19:30'da tehlikeli bir ara sokaktan geçmesine izin veremem
-Ben iyiyim Sağol!
Hızlıca ayağa Kalkıp ona baktım.Kapıyı açarken.
-Adım Oliver.
Kapıyı açıp karşıya geçtim.Ara sokaktan geçip arkama baktım arkamda biri varmış gibi hissediyordum ama hiç kimse yoktu.Otelin kapısına geldim ve hızlıca arkama döndüm:
-Oliver!
-Özür dilerim ama otele sağlam bir şekilde girmeni görmem gerekiyordu!
-Şaka mısın sen ? 2 dakika konuştuk diye kendini birşey mi zannediyorsun?
-Hayır ama tehlikeli bir ara sokak olduğu için geldim.
-Tamam gidebilirsin gördüğün gibi hiçbirşey olmadı.
-adını söylicek misin?
Otelin kapısını açıp "Jessica"dedim.resepsiyonda bir kadın vardı:
-pardon boş odanız varmı?
-Bir saniye...evet tek Kişilik mi ?
-evet.
-Kaç günlüğüne
-daha belli değil ,sanırım 3 gün ama daha fazla olabilir.
-peki.otelimiz yarım pansiyon.ve 3 akşam 3 gün 27 lira.oda numaranız 141.Merdivenlerden yukarı çıkıp karşınıza çıkan ilk oda.
-teşekkürler!
Odamı bulunca çantamı yere atıp kapımı kilitledim.Etrafa bakındım kendimi yatağa attım.Televizyonu açıp haberleri açtım.