Billie Eilish (No time died) Tavsiye şarkı.isterseniz bunu dinleyin. 👄❤💀
¤¤¤¤☆¤¤¤¤♡¤¤¤¤☆¤¤¤¤♡¤¤¤¤☆
Okul denilen şu lanet olası yere gitmek zorunda olmak berbat
. Birde içinde hiç çekemediğin insanlar. Sadece ben öyle düşünmüyorum herkes düşünüyor.yine sarı servisten aşağı inip gri kutuya bakmak sinirlerimi bozuyor.' Git ve yak şu bulutları '.
Hayır öyle bir şey olmayacak kötü ben.gittikten sonra yaparız. Yine yalnızlıktan kendimle konuşuyorum. Ne berbat durumdayım.her neyse.
Okulun yeşil ormanlarının yanından geçerken gökyüzüne bakmak beni rahatlatıyor her zamanki gibi. Yıldızlar ve dolunay beni şanslı hissettiriyor. Hiç olmadığım kadar özgür.Bana herkesin acıma bakışları deli ediyor. Koşar adımlarla başımı eğerek okulun içine girdim.Koridordan sağa dönüp kapıya geldim. içerisinde sonrada sırama oturup çantamın içindeki defterleri çıkarıp konu tekrarı yapıyordum. Sınıfta sırf güzel giyinmiyorum diye yanıma kimse oturmuyor.
Onun için insanları parasıyla asla yargılamak bana göre değil. Elbiselerin geneli yırtık ya da ilaç ile sararmış. Ya da genelde yıpranmış eski kıyafetler olurdu. Beden dersinde doğru düzgün elbise bulduğum da mutlu olurdum
.mutlu olmak benim için zor ama idare eder durumdayım şimdilik
. Babam desem içkisini hep içer ama ona asla kızamam beni sinirden bıçaklasada umrumda bile değildi
. O annemsiz çok üzülüyor. O saf güzellik ile yıkanmış kalbi başkalarını da ısıtırdı. Onu çok özlesem de elimden bir şey gelmedi . Neden gelmedi ki...
.elerimin ve gözyaşlarımın çaresiz olduğunu kabul etmek yani kendimden nefret ediyorum .beyin kanserinden öldü. Annem. Meleğim. Ben yine hep çocukluğumda olduğu gibi hep yalnız kalırım. Ölünceye dek devam edecektir. Kalbimdeki her zaman soğuk olduğu için acıyı bile algılamıyordum. Birinin bana sarılmasını iki yıldır istiyorum fakat babam bile bana sarılmadı. Çalışıp içki yemek ihtiyaçlarını alıyordu o da ona yeterdi. Bense hep yalnızdım en azından onun kafa dağıtacak bir yeri vardı. Benim sığınacak bir Meleğim yoktu. Benim kalbim yok ve her zaman nankör ve bencil olacağım. Itici olmak benim kaderimdi. Kimse umrumda değil. Babam hariç. Kardeşim, kuzenim olmasada umrumda değil. KİMSE...
istemsizce göz yaşım dökülmüş avuç içime damlayan damlacığı sildim. dışarıya baktığımda okulun gülleri açılmıştı. Tebessüm ettim.
Ve bir gün beyin cerrahı olacaktım. İnanıyordum hemde ölümüne. Kalbimdeki karanlığı ancak böyle manipülasyon edebilirim başka hiç bir ışık görmüyorum. Yaralarım çok acıyor. O kadar sarılmak istiyorum ki ama yapamıyorum
. Herkes hem acıyor hemde benden iğreniyordu .ben sadece girecek delik arıyordum.
benden bu kasabadakilerin küçük bir kısmı benden nefret ediyordu bundan dolayı sevilmiyorum .sırf boyun eğmediğim için dışlanmak berbat. Haklısınızdır fakat kimse sizi ciddiye almaz umursamaz. Onlardan hepsinden nefret edersiniz fakat ne yapacağını bilemezsin . Sanki bir pislik gibi sizi dışlarlar. Ona içindekileri anlatıp kusmak istersin yapamazsın. Ben her zaman haklıyımdır .önünüzde bir kraliçe olsa bile ben haklıyımdır . Çünkü zengin insanların o kadar parası var lanet olası kıçlarını kaldırıp görünmeden yardım edemiyorlar. Ellerimi yine yumruk yaptım. Sinirlenince böyle oluyor.birde duvara vurmak beni rahatlatıyor. Yada yüksek yerden suya atlamak öyle rahatlatıyor ki anlatamam. O kendini beğenmiş musibetlere gelecek olursak onların kanını Beyaz yılanların önüne atıp içmeleri için önüne koyardım. Ben hep onlar yüzünden yalnızdım .
Sırf param ya da kıyafet sorunum olduğu için. Yine yüzüm düştü. Derin nefes aldım. göz yaşımı silerken sınıfa yabancı biri girip bana baktı.
'Neden ağlıyorsun 'diye sordu.ilk defa görüyordum ya da hatırlamıyordum .siyah saçlı gözlüklü biraz yapılı ve uzun biriydi.
'Seni ilgilendiren bir durum
değil '
diyip defteri alıp yanından geçip yangın kapısından dışarı çıkıp derin nefes aldım.Benim hayatım buydu yalnızlıktan kendimi yediğim anlardı. Başka bir şey yoktu .Rahatladığımda sınıfa girdim. Herkes gelmişti. Öğretmen de gelmişti. Herhalde Marşımızı okumuşlar. Zaman çabuk geçmişti.
Öğretmen Masada yok yazıyordu gelmeyeni. 'Geç Angel ' .'peki'diye yerime baktım. O gözlüklü çocuk yanımda oturuyordu . Ona ilk ters baktım sonra umursamadım. Sonunda yanımdan giderdi yerime geçip oturdum . Burda değil arkadaş ,insan bile istemek benim için tanrıya verilmiş bencillik heykeli sayılırdım. Çünkü yalnızlık benim lanetimdi. Bunu hep hissettiren arkadaşlarımdan çok nefret ediyorum. Ölmeliydiler.
'Arkadaşlar okulumuza yeni ve başarılı bir öğrenci geldi. Adı Scott winner lisenin son yılınızda sizle birlikte okuyacaktır. Ona saygıda kusur etmenizi istemiyorum. Anlaşıldı mı ?' hepsi son senesi olduğu için saygıyla
'Tamaam 'diye söyledik . Bana dik dik bakması sinirimi gerdi. Her hareketimde beni izlemesi. Her ne haltsa umrumda değildi . Hoca saygı dediğine göre önemli biriydi. neyse. önüme döndüm. Nefes aldım.'Kendini tanıtır mısın scott' 'peki' diyip ayağa kalktı 'Adım Scott winner . Sitka Alaska da kız kardeşimle yaşıyordum. Fakat ordan sıkılıp burda yaşıyoruz' diyip oturdu. Başkada kimseyle konuşmadı. Sonra onun gözlerine baktım. Gözleri mavi ve yeşil gibi bir renkti. Dudakları dolgundu teni beyazdı. Burnu ve çenesi şekilli birde kaşı ince ve kahverengi.hemen önüme döndüm. Adam yakışıklı olabilirdi zaten sınıftaki herkes yanıma oturmasından rahatsız olmuştu. Bana sık sık bakınca kasılıyordum. Öğlen arasında yine bana dikkatle bakıyordu Sonunda okul zilli çaldı. Çilem bitti. Hemen ayağa kalkıp çıktım. Kulaklığımın birini takıp diğerini çıkardım yolu dinliyordum. Biri arkamdan koşuyordu.birden kolumu tutup sıkınca. Yine o kızlardı. gözümü kapadım. 'Bak yine ne istiyorsunuz? Bırakın beni!'diye bağırdım belki çığlığım son çare değildi ama değerdi. Çünkü sesim çok güçlüydü. 'Sakin ol Wonder woman.'Erkek sesi duyunca gözümü hafiften açtığımda onu görmüştüm. Scott...
'Ne istiyorsun benden?beni neden takip ettin.'
Diye soru yöneltim birden sokağın başından kızlar çıkınca korkudan ne yapacağımı bilemedim .arkasına saklanıp kolunu tutup sonrada titrediğimi fark etmemiştim. Ağzındaki kırmızı lolipopu çıkarıp 'Vay vay vaaay ...! kızlar bakın. Yarasa kılıklının sevgilisi varmış .'diyip güldü sonrada lolipopu ağzına koyup çıkardı.'Bak yeni yakışıklı inek sen ayağımızın altından çık. Bizde işimize bakalım nedersin? !' Diyip kaşını kaldırdı. 'Çok sevimlisiniz kızlar fakat bizim bir işimiz var değil mi Angel' kaşımı kaldırıp anlamaz şekilde suratına baktım. 'KAÇ?!'diyip elimi tutup kaçmaya başladık .arkamıza sık bakıyordum. Sanki sokaklar griden biraz beyaza dönüyordu. 'yetişicekler . Orda ara sokak var.' diyip önümde koşmaya devam ediyorduk birden hızlandı ve ara sokağın minik arasına girdik. Kısık sesle
'cidden mi ?'demiştim.
gri duvarlar diken gibi sırtıma batıyordu elini sırtımda hissedince irkilip hızlı nefes almaya başladım
'korkma bir şey olmayacak.buna izin vermem yani şimdilik ' kızlardan zannediyordu ya da bu tanımadığım adam bana kötü bir amaç güdüyordu.yinede duvarın sert taşları sırtımda acı veriyordu. Birden bana sarılınca 'Gerçekten mi?' Diyince ağzımı eliyle kapadı
'Şşş bizi duyucaklar' diyip kıpırdamadan bekledik. Ellerim batmasın diye kendime çektim. Bu bedene ilk defa biri sarılıyor. Utanç kat sayım artıyordu fakat yinede korunmuşluk duygusu çok güzeldi. Teni soğuktu.
Bende duygularım yüzünden bırakmak lanet gibi bir his oluştu . Gözümü kapadım. BekledimYORUM GÖNDERİN SEVGİLİ OKURLAR. BEĞENMEK DEĞİL AMAÇ EN İYİSİNİ SİZE SUNMAKTIR UMARIM OKUMAKTAN HAZ ALMIŞSINIZDIR.
Beğendiyseniz Yıldız atın. Beğenmediğiniz yorum yapın
Melekler kalbinizde olsun 🐇😇
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Senfoninin Gölgesinde
Vampirebelki karanlıktaki ruhları aydınlatan bir melek olur.bir başlangıç gibi onu beklerken nefes alıyordum. Şimdi ise hayat bitmiş gibi.sevgi ve güven. birde en önemlisi kan