Işık ve Gölge || (🌉🌆🔶🔷)

10 11 2
                                    


Nea -Some say

tavsiye şarkı isterseniz bunu dinleyin

UZUN BÖLÜM
####$$$####$$$####$$$####

Hayat da hep istediğin insanlar doğru olmaz. Hep iyi olmalarını isterseniz  fakat hep yanılıyorsunuzdur. Yani hep size kelimeleriyle size zarar verirler ya da dokunuşlarıyla. Hep bir yere kaçmak için delik ararsınız. Saf bir kalbe sahip olan bir insan olarak kendimi sessizlik ve yalnızlıkla yaşamaya çalışıyorum. Yani hayat kaçağıyım.  Bende şu anda bu durumdayım işte. Kerry firelipy, jack in abisi Carlos gibi iyi insanlar demiştim fakat hiç bir zaman iyi olmadılar. .yaşadığım ortamda kötü bir kız çocuğu gibi itilip kakıldım. Tek fark zengin  insanlar istediği olur. Eğer maddi durumu iyi olmayan insanların suçu da çabaları yaşamak için çalışıyorlar.
Eskiden Jack 'e aşıktım. Tabi o zamanlar  tombul bir kız çocuğuyum. Beni de beğenmiyorlardı. Sonra on dört yaşına gelince hayat koşulları sayesinde anneme bir çiftlikte      yardımcı oluyordum. Fakat babam staj yapıyordu. Babam bir  bilgisayar mühendisi olarak  çalışıyordu. Sonrada ordaki bir genç  görmüştüm kapıyı hemen kapattı ve   bana taciz etti Carlos.... ne kadar da  bağırsam da kimse gelmedi  . Bana dokunmamasını istediğimde beni daha çok  köşeye sıkıştırıyordu... sonrada içeri jack girmişti. O gün benim hayatımı kurtarmıştı. Bugün onu öldürmüyorsam beni kurtardığı içindi. Birde beni hep korurdu şimdiyse lise iki de yani onun ailesine dava açtığımız da beni arkadaşlarıma hayatımdaki  bütün önemli insanları elimden aldı. Kendisi de bir kelime etmeden bana hep zarar verdi. Tek hatırladığım yanımda hep annem vardı   şimdiyse kimse yok.Kalbimdeki bütün sesleri renkleri yok ettim. Karanlık benim kardeşim gibi. Şu an şizofren değilsem sebebi annemdi. Şu an tek bir kişiyle bile konuşmuyorum onun için Scott denilen çocuk en azından yalnızlıktan kendimle konuşmak zorunda kalmazdım. Nefes almak benim için acı vericiydi. Çok kötü ve fena şekilde nefes alamıyorum. Daralıyorum. Onun için o beni tanımadan ve zarar vermeye kalkışmadan önce  onunla biraz arkadaşça zaman geçirebilirdim . Yani şimdilik iyi gelirdi. Kesin beni yalnız bırakıp giderdi herkes gibi. Kot pantolon mavi bir kot gömlek, avcı ceketi ve siyah bot giydim. Sonrada saçımı açık bırakıp ön tarafını ördüm ve saçımın arka kısmını serbest bıraktım siyah düz saçım belime kadar geliyordu . Ben temizlik ve bakımımı  sabah akşam atlatmam. Bakım konusunda kimse bana bahane  uydurmasın. Bakım küçükten büyüğe yapılması gerekiyor.  Neyse ne  kurabiye yapmıştım onu çantama koyup hemen çıktım. Gerçekten çok güzel bir  halka açık bir  parktı.  Yürüyüş patikasi ve bir gölcük. Sonrada sıcak bir küçük sessiz bir restoranda oturup kitaplarımızı açıp ders çalışmaya başladık uzun süre derslerimiz bitince  kitaplarımızı çantamıza koyup dinlenip konuşmaya başladık. O hep komik anılarını konuşuyordu. Bende  komik anılarımı ciddiyetle anlatınca o da hep gülüyordu.
'Aman tanrım gerçekten çok iyiydi!Demek arkadaşın bir daha suni teneffüs yapmamaya yemin ettiğine inanamıyorum. Çok fenaymış! '

Hiç umursamadan anlatmaya devam ettim. O gülüyordu fakat çocuk yaşlı kadın ve adamı birlikte görünce hep kaçıyordu. Çünkü o çok korkutucu bir kadındı. Bende olsam bende şehrimi değiştirirdim .

'Yaşlı kadın ne yapsın. Kocasının dudaklarını tuhaf şeyler... Yani suni teneffüs  yapan bir adam gördüğü için kovalamaya başlamış. Halbuki adam can kurtaran.  Kocasının ayaklarına kramp girdiği için yaşlı adam boğulmaya başladı. Genç adam yaşlı adamı kurtardıktan sonra o yaşlı kadının bastonundan kurtularak kaçtı. En kötüsü de şehrin diğer ucuna kadar kovaladı. Yani anlayacağın yaşlı kadın genç olsaydı dünya maraton şampiyonu olurdu!.'
Ciddiyetle deyip bitki çayımı yudumlayıp ona baktım. Çok güzel gülüyor!. Bende hafif gülümsedim. Sonrada yüzümü astım.
O gülmeyi bitirdikten sonra ciddi olmaya başladı.
'Neden suratını astın. Yanlış bir şey mi dedim!? '
' Hayır sadece, iş arkadaşım o korkutucu yaşlı kadının takibinden kurtulmak için şehrini değiştirmek zorunda kaldı. Ona üzüldüm. '
'Sen ciddi misin? '
Diyip gülmeye başladı. Bende kafamı sallayıp
'Evet ciddiyim '
Diyip bu saçma sapan anlardan kurtulmaya çalıştım. En sonunda  böyle gülmeyi durduramadığı için ciddiyetle
'Hadi eve gidelim. Akşam oldu. ' diyip ayağa kalkıp çantamı toplayıp hesabımı ödedim  ve ona baktım o ise gülmekten yere yığıldı. Tanrım sen benim zihnimi kontrolümü sağla lütfen. Sanki o hiç gülmemiş gibi hissettim. Kendine geldiğinde o da yavaşça toplandı. Hesabını ödedi ve kalktı. Önümdeki kapıyı hemen açınca şaşırıp hemen dışarı çıktım. Ona kibarlık yapmamasını söylemiştim. Geldiğimden beri kapıyı açmalar sandalyeyi geriye çekip kibarlık yapması beni tuhaf hissettiriyordu . Onun için istemediğimi söylemiştim. O da denerim demişti. Bende kafamı sallayıp susmuştum. Gerçek hayatımda kimse bana saygı duymazdı. Ne kadar  bir kız olsam  bile nazik davranmazlar. Benim ki alışkanlık haline geldiği için saygı görmek tuhaf bir şey. Alışamadım.  Alıştırmadılar işte. Her neyse hayatta ki en küçük saçmalıklara anlatmam bile hataydı. Özür dilerim. Neyse boşverin.
'Eee bir daha gelicek miyiz? . '   dediğinde
diyip bana bakmaya devam etti.  
' Tamam  olur. Benim için  fark etmez '
'Tamam 'dedi ve sustu. Onun suratına baktım gökyüzüne bakıp gülümsüyordu. Bende yıldızlara baktım ve dilek tuttum . Sonrada gülümseyip ona baktım. O ise bana bakıyordu.
' Ne oldu? ' diyip cevap bekledim.
' Şey tarih dersinde berbat olduğumu ve bana yardımcı olabilir misin? Diye soracaktım '
' Tamam ama o kadar da iyi değilim. Yine de deneyebiliriz  . Senin için uygun olur mu? '
'Tamam.Uygun olur dokunulmaz hanım efendi! '
Karanlık yolda sürekli ilerliyorduk  Scott'la birlikte beni eve kadar eşlik ediyordu. Birden  bire barın girişindeki bir adam gece lambalı uzaktaki kaldırım da  bizi görünce bize doğru üç kişi gelmeye başladılar . Yaklaştıkça bunun jack olduğunu anladım. Fakat hemen yanımıza  gelmişlerdi ve bizi durdurmuşlardı . Scott sadece onlara bakıyordu. Koluna sarılıp arkasına saklandım. En son üç kişiyle beni dövdüklerinde kan kusuyordum. Tekmeleri hep can yakıcıydı.
'Gidelim burdan hadi ' deyip sarıldığım kolunu çekiştiriyordum. O da benimle gelince yine karşımıza jack çıktı. Bu gece ona bir şey olmasını istemiyorum diğer arkadaşlarım gibi...
' Bu adamla mı sevgili oldun'diyip güldü
sonrada bize doğru gelmeye başladı. Arkadan iki kişi Scott'ı tutmuştu.
'Bırak beni! 'Diye kurtulmaya çalıştı.
'Sessiz olsana 'diyen adam hâlâ Scott'ı başka bir yere götürdüler.
Sonrada jack benim kolumu tutup ara sokağa koymuştu.
Kesin Scott denilen çocuk evine gitmiştir. 
Beni birisi tehdit etse ya da beni bıçaklasa bende evime giderdim . Diğer arkadaşlarım gibi.
' Neden onunla takılıyorsun çok mu seviyorsun. Söylesene Angel.'
'İnan dediklerin umrumda değil.
Ben evime gidiyorum.'
Deyip kolundan kurtulmaya çalıştım ve başardığım da kaçmaya çalıştım.
Fakat o daha sert şekilde kolumu tutup duvara yasladı.
'Sana diyorum cevap ver '
'...........'susup  diğer tarafa baktım.
'Bana bak ! Cevap versene!' Diyip bana tokat attı.
'Cevap ver! '
'..........' sustuğumda bu sefer de karnıma  yumruk attı. Şerefsiz...
'Tamam böyle zor istiyorsun öyle mi ?' Diyip çenemi tutup  benim dudaklarıma yapıştı. Dudaklarımı ısırıp ağzımı beter yapıyordu uzun süre yüzümü ve dudaklarımı ısırıyordu . Ben ise ona zarar verecek bir şey arıyordum. Birde çırpınışlarım.  .Sonrada beni iki duvarın arasına atıp bıraktı. Nefes nefese kalmıştım. Dudaklarımda kan tadı geliyordu. Dudağım çok acıyordu.
' Beni rahat bırak artık! ' Dedim
'Daha yeni başlıyoruz! Kaç yıldır sana ilgi duyduğumu biliyorsun. Ama sen ne yaptın. Hiç bir şey demedin karşılık bile vermedin. Yoruldum artık beklemekten sıkıldım . Bu gece sadece bana ait olacaksın. Sadece benim  ' bu pisliğin bu geceki hali beni korkutuyordu. İlk defa böyle bir şey söyledi ! Şerefsiz!.
Şaşkınım ve şu anki davranışına sinirleniyordum.
'Bırak beni Şerefsiz!' Deyip onu kendimden ittim ama işe yaramadı. Benim üstüme oturdu
'Şşşşt kıpırdama!'
.Benim boynumu öpmeye çalışınca bağırdım. Yardım edin lütfen diye ama kimse her zaman ki gibi bir şey yapmadı. Bağırmaya devam ettim. Yine aynı kimse bir şey yapmadı. Ağladım. Çaresizdim. Ceketimi çıkartı. Ne kadar kurtulmaya denesemde üstüme kendini bastırıyordu. Gömleğimi çıkardığında çırılçıplak hissettim. Sadece soğukta bir sütgenle  kalmıştım. Her yerimi öpmeye başladığında kollarımı kurtarmaya başladım ama işe yaramadı.  Benim ruhumun sonu gelmişti. Bu sefer pantolonumun düğmesine eli gidince vücudumu zıplayarak kurtarmayı denedim.
Derken arkasından maskeli bir gölge gördüm. Burası çok korkutucu   olmaya başladı. Yoksa benim şizofreni belirtilerim yine ortaya çıkmaya mı başladı. Öyle olsa bile ilk sesleri duyardım. Sonrada görüntüleri netleşirdi. Fakat onu yenmiştim. Yani bu hastalığı.. ama
bu her neyse benim uydurmam değildi. Gördüğümden emindim. Artık pantolonumu çıkarmıştı. O köşeye atarken kaçtım. Fakat bacağımı tuttu.
'Bırak beni! Dur artık lütfen!  'Diyip hâlâ kolumu tutup vücudumu ısırıyordu. Isırdığı yerler çok acıyordu ve bende acıdan dolayı bağırıyordum. Parçalayacak gibi ısırıyordu çok acıtıyordu. Zıplayarak kurtulmaya çalıştım. Ama bu sefer de olmuyordu. Birden çok sert  dört beş  yumruk yediğim de Gözlerim bana ihanet ettiğinde bilincim  kapanıyordu. Şimdi olmaz lütfen
'Yardım et lütfen...' sessizce söyleyip tükenmiştim. Göz kapaklarım kapanmıştı. Sonsuza dek.

&&&&&&&&&₩₩₩&&&&&&&&&&&

Umarım  okurken  haz almışsınızdır
Beğendiyseniz Yıldız atın Beğenmediyseniz yorum yapın.

MELEKLER KALBİNİZDE OLSUN!
😇💋❤

Kanlı Senfoninin Gölgesinde Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin