Bir anda gelen çığlık sesi. Sessizlik havuzunda boğulan çığlıklarımla birleşti. Yardımıma ise yine "O" geldi...
☙
"Tatlım sen valizleri açıp odana eşyalarını yerleştirmeye başla."
"Tamam anne."
"Umarım hayat bana gerçekten burda adil davranır..."
"Tatlım bu arada bugün gidip üniforma da almamız gerek sana. Eşyalarını yerleştirdikten sonra gidip bakalım olur mu?"
"Tamam anne."
☙
Sahte gülümsememle anneme sırıttıktan sonra odama geçmiştim. Annemi seviyordum,ama onun tanıdığı bir kız değildim ben. Onun olmasını istediğim kız rolü yapıyordum sadece. Her zaman mükemmel olan derslerine çalışan bir çocuktan başka bişey değildim. Peki benim hayallerim ne olacaktı? Hep onun istediği gibi biri kalmak istemiyordum. Ben,ben olmak istiyordum.
Düşüncelerim annemin seslenmesiyle bölündü.
"Lisa bavulları yerleştirmen bitmediyse akşama bırak. Az önce fark ettim de , eğer şuan gitmezsek mağaza kapanacak geç oldu."
" Tamam anne."
Ne derse "tamam anne." diyip örnek kız modelini sergilemekten başka yaptığım bişey yoktu.
☙
"
Tatlım bence mükemmel oldu."
"Tamam Bunu alıyoruz."
Aslında doğruyu söylemek gerekirse ben pek beğenmemiştim. Ama elimde başka bir seçenek olmadığı için almak zorundaydım.
"Lalisa umarım okuldaki arkadaşlarınla bu sefer iyi anlaşırsın."
"Anneeeee..."
"Tamam,tamam. Tatlım sadece sorunsuz bir yıl geçirmeni istiyorum senden. Kavgasız ve sakin bir yıl..."
Aslında bakıldığında annem haklıydı. Ona bu zamana kadar istemeden de olsa zor zamanlar geçirtmiştim. Ben de üzülüyordum. Ama elimde olmadığı bir şekilde nereye gidersem gideyim hep bir pürüz çıkıyordu.
"Merak etme anne, bu sefer bu tarz şeylerin olmasına izin vermeyeceğim."
Bu okulun beni henüz nasıl karşılayacağını bilmiyordum ama ne olursa olsun pes etmeyecek ve ben olmaktan vazgeçmeyecektim.
☙
"Lalisaaa, seni bir arkadaşımla tanıştırmak istiyorum. Habersiz gelip sürpriz yapmak istemiş kızıyla aşağıya gelir misin?"
Annemin seoul'de arkadaşı mı vardı? annem sosyal biri gibi görünmedi ama tuhaf bir biçimde hangi şehire gidersek gidelim hep 1-2 arkadaşı çıkardı.
"Tamam anne geliyorum."
elimdeki telefonu bırakıp,aynanın karşısına geçip,görünüşünü düzeltip, annemlerin yanına gitmek için aşağıya indim.
"Tatlım, bak bu Min Seo, Bizim şirket'in ortaklarından birisi."
Kafamı eğerek selam verdim.
"Yanındaki de kızı Jennie. Aynı okula gideceksin onunla."
Jennie'ye de hafif bir selam verdim. Karşılığında o da selam verdi. Sessiz,iyi bir kıza benziyordu.
"Tamam, çocuklar tanıştığında göre... artık oturalım da hem kızlar tanışsın. Hem de biz şirket hakkında bir sözleşme hakkında konuşalım."
O sıra anneme baktığımda; yorgunluğunu,zorlandığını... görebiliyordum. Şirket yönetmek zor birşey olmalıydı. ve o tek başına benim için dayanmak zorundaydı. Bazen kavga ediyorduk,bazen ona lanet okuyordum. Ama o benim annemdi. Beni bu dünyaya getirip,yalnız bırakan biri değildi. Çok emek vermişti.
Düşüncelerim bir anda annemin sesiyle bölündü.
"Lalisa, istersen siz jennie ile odana geçin. Yalnız daha iyi tanışabilirsiniz. Biz burda gürültü yaparak konuşuyoruz."
"Tamam anne." diyip Jennie'ye gelmesi için sinyal gönderdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.