Merhaba gündüzüm ,gecem ,her şeyim...Acaba ne yapıyorsun şu an...Üşüyor musun bensiz özledin mi beni?Bana sorarsan özledim.Hem de öyle bir özledim ki piyanomuzun hayalini kurarmış gibi,dolunaya bakarmış gibi,gelsen seni sarmalayıp gitme diyecek gibi özledim be kuzum.Ne var gelsen yanıma,dokunsan piyanoma,beraber izlesek dolunayı,sana sarılarak gözyaşılarımı serbest bıraksam.Gel artık yoongi.Öyle bir gel ki olmadığın her güne, her saliseye değsin.Düşelim mi bu gece aynı rüyaya,sarılsam mı kokuna uzaktan...Sustu ay bu gece karardı yine...Yorulduk artık piyanom,dolunay ve ben...Yorulduk yoongi...Yorgunum ve hiç bir şey bilmiyorum.Tek istediğim yüzümü dizlerine teslim etmek,saçlarımda gezinen ellerini hissetmek ve sonsuza dek öyle kalmak...Şu an yanımda olmanı çok isterdim ama değilsin.Sen ordasın ve orası ne kadar şanslı olduğunu bilmiyor.Nefes aldığın şehir o kadar şanslı ki...Kim bilir belki kuşlar sesini kıskanıpta ötüyordur,rüzgar o saçlarını savuruyordur."Seni seviyorum" kelimesi o kadar çok kirletildiki duygusuz insanlar tarafından,sana bu kelimeyi layık görmüyorum yoongi.Ama Yine de söyleyeyim seni seviyorum.Ah o gözlerin,ruhsatsız silah taşımak değilde ne?Peki ya o gülüşün çöldeki su kaynağıydı benim için...O kokun,tarifsiz şaka yapıyorum gerçekten ama şunu biliyorum kokunu hiç hissedemedim benim için hayal olarak kalacak sanırım.Ben senin kokunu bilmem çünkü ciğerlerim acı yokluğunla doldu.Kokun bedenimi sarhoş edene kadar sarılsak birbirimize...Hiç bilmediğim halde o kokunu özledim.Boğazı dantel gibi süsleyen Kız Kulesi her şeye tepeden bakan Galata'ya aşık oluyordu...Hiçbir zaman sahip olamayacağı o gözlere,gülüşe kapılıp gidiyordu...Piyanosuna dokunmayacak olan elleri tutmak,onunla beraber dolunayın büyüsüne tutulmak istemişti.Ama şunu bilmiyordu masum kız o eller daha önce tutulmuştu,o gözler daha önce kenetlenmişti birine,o gülüş en güzel parlaklığıyla sunulmuştu.
Sana sarılmayı hayal ettiğimde bile gözlerim doluyorken,kalp atışlarım hızlanıyorken;sarıldığımızı düşünsene...İşte aşk böyle bir şey, daha merhaba bile diyemiyorken sarıldığınızı hayal etmekti aşk...Biz geceyle gündüzüz,biz dolunay la güneşiz,biz siyahla beyazız.Siyah beyazın zıttıdır ama yanına en çok o yakışır.Ben martıya aşık olmuş balığa üzülürüm.Galata'ya aşık olmuş Kız Kulesi'ne üzülürüm.Dolunayın ihtişamla aydınlattığı piyanoya üzülürüm.Ben en çok da bize üzülürüm.Ne de olsa adam gündüz,kadın gece kavuşmak imkansız...
HAYALLERDEKİ ARMAĞAN
Yalnızlığım esir olurken yalnızlığında
Gözlerimiz kenetlenmişti hiç bakmamışcasına
Birbirimize armağan edelim mi ilk gülüşümüzü...
O ilk bakış,o ilk dokunuş ve ruhunda oluşan ilk kelebekler...
Piyanonu ilk ısıtan,dolunaya seninle ilk bakan olmadığıma göre,
Neyin nesiydi bu kalpteki ağrı,neyin nesiydi bu bağlılık?
Göremesekte,duyamasak da,hissedemesekte
Hissettim seni düşlerimde
Bazılarına kavuşamasakta kalpte yer verilir sebepsizce
Bir dünya insan,benim dünyam bir insan
Sevdiğinde anlar insan;
Bir insanın milyarlarca insanı nasıl yok saydırdığını
İyi gelenler hep mi uzakta olurlar?
Hayaller,iyiki varlar
Yoksa nasıl sarılacaktım bu kadar uzun mesafeden sana
Bazıları birbirine aittir
Kavuşamasalarda,bakışamasalarda...
Aşkta mesafeler yokolur bir anda
Ben ağlasamsenin yanakların ıslanır mı orada...
Bazılarının yüreğe iyi gelen bir yanı vardı
Bir piyano,dolunay,yıldızlar,eski bir defter gibiydiler
Panzehir gibiydiler,
Armağan gibiydiler.Evet yeni bölümümüz de geldi.Az da olsa okunuyor ama neden oy ve yorum yok yazarınızı üzmeyin lütfen ( medya feels 🖤) umarım beğenmişsinizdir.Bu bölüm için baya kafa yaktım.Ramaznınız güzel geçsin seviliyorsunuz.Bol TaeTae li günler byysss.
Oh my god(aklıma G(I dle) geldi😂😂
Bir Jhope atasözü;
Oh my...My hearts is oh my god...
Seviliyorsunuz,çok boş yaptım ben kaçarrr...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🖤MYOONGİ🖤
Non-FictionYeni geceler yeni hayaller demekmiş ya o zaman yeniden gelen geceyle sen neden yenilenmedin Min Yoongi yoksa ben mi izin vermedim... Arkadaşlar bu bir hayal et kitabı DEĞİLDİR.Ona göre karar verirsiniz...