X

7.3K 436 847
                                    

A/n: final bölümü evet.. bana sövebilirsiniz özellikle bu bölümden sonra. Ama bölümü yazmaya başlarken bile kurgusu aklımdaydı. Hatta ilk defa sonu belli olan tek ficim bu sanırım. 

Okuyan, voteslayan, voteslamayan, yorum yapan veya yapmayan herkese teşekkürler. Beni hep mutlu ettiniz.

Bölüm şarkısı sırasıyla: a historic love-trevor morris
he dreams of his childhood- trevor morris (multimedia da)
Ve son olarak tabiki fic bittiğinde the neighbourhood- a little death i dinlemenizi öneririm

Yapılan hazırlıklardan sonra kendilerinden başka kimse olmayan kilisede, Harry papazın sözlerini dinlerken bir yandan da uzaktan gelen sesi, ilahi söyleyen koroyu dinliyordu.

Yemin etmeden önce ikisi de sırayla Papaz'ın uzattığı Haç'ı öptü.

"Yaşadığım tüm süre boyunca onunla işlediğim günahları Tanrı'nın hoş görmesi şartıyla Harold'u seveceğim, koruyacağım, yanında olacağım, başka biriyle aldatmayacağım. Tanrı huzurunda söz veriyorum" 

"Yaşadığım tüm süre boyunca onunla işlediğim günahları Tanrı'nın hoş görmesi şartıyla, majestelerime, kocama saygı duyacağım, seveceğim, yanında olacağım ve asla sözünden çıkmayacağım. Tanrı huzurunda söz veriyorum."

"Ben Tanrı'nın elçisi olarak dini açıdan kral ile evlendiğinden, Harold'u kraliçe  ilan ediyorum"

Louis, eşinin alnını öptüğünde gözlerini kapatmıştı. Huzuru hissediyordu.

~~~

Akşam kutlamaların yapılacağını öğrenince hemen en güzel kıyafetlerin getirilmesini isteyip banyoda uzun uzun temizlendi. Hala aklı almıyordu. İlk önce prens şimdi de kraliçe olmayı. Mutluluğunu kimse bozamazdı. Bozmayacaktı da.

Louis'nin odasında bulduğu kırmızı kumaşı kıvırcık saçlarının arasından geçirirken odaya giren Prenses Mary'e bakıp gülümsedi.

"Mary!" koşarak ona sarıldığında Mary tam aksine ona karşılık olarak sarılmamıştı bile.

"Annem gibi kraliçe olduğunu söylediler. Hatta annem artık kraliçe değilmiş. Onu sen göndermişsin. Öyle mi?"

"Ah Mary-"

"Harold bana doğruyu söylemen konusunda emrediyorum"

Harry onu ciddiye almak yerine kibirle ayağa kalktı. "Odana dön ve asla bir daha benden izinsiz bu odaya girme."

Odada yalnızca Harry ve hizmetkârları kaldığında bugün Louis'nin verdiği tacını ve haç kolyesini takıp aynaya bakarak gülümsemişti. "Kutlamaya katılabiliriz"

~~

Salona girdiğinde etrafa gülümserken Louis'nin onu beklediğini bilmiyordu.

"Majesteleri,"

"Kraliçem." Louis Harry'nin elini nazikçe öptüğünde gülümsedi ve koluna girmesine izin verdi.

"Sanırım tüm bu hazırlanan şahşahlı kutlamalara alışık değilim, sonuçta kimse daha önce benim için böyle bir şey yapmamıştı."

"Bunlara alıştığını sanıyordum Harold."

Gülerek masaya oturduklarında masadaki yemeklere iştahla baktı Harry. Karnı sabahtan beri fazlasıyla acıkmıştı açıkçası. Çatalı önündeki kaz etine batırmadan önce aklına herkesin kendisini izlediği geldi ve vazgeçti. Louis onun bu haline gülmüş ve eline aldığı üzümleri birer birer ona yedirmeye başlamıştı. Harry, parmağını ısırdığında yaramazca güldü. Dışarıdan gören biri onların kral veya kraliyet mensubu olduklarını hiç düşünmezdi.

Darling, your looks can kill (daddykink!larry)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin