Butterflylar'ın Bir günü

80 10 2
                                    


Cumartesi günü.Sabah 6 civarlarındaydı. Daha etraf yavaş yavaş aydınlanıyordu. Bu günü Elenor'un ağzından dinleyeceksiniz.

Elenor'un Ağzından;
Her zamanki gibi 6 da uyandım. Başucumda Ziggy vardı. Genelde bu saatte sadece Luna ve Cressida uyanık olurdu. Luna'nın hazırlanması çok uzun sürdüğü için erken uyanıyor sanırsam😂Makyaj,giyim vb...
Oysaki çok güzel bir kız.Niye makyaja gerek duyuyor bilmiyorum ama gerçekten kendine çok iyi bakıyor.
Cressida ise canı istediği için kalkıyor.Güneşin doğuşunu izlemeyi çok seviyor. Bende ise alışkanlık oldu😅
Hemen üstüme sıradan giysiler geçirdim. Normalde herkezin sarayda resmi kıyafetler yani elbise filan giymesi gerek.Annemler hafta içleri resmi kıyafetlerle olsalar da onlar da haftasonları sıradan giyiniyorlar. Ve annem de bizim gibi küçükken çok resmi kıyafet giymeyi sevmediği için giymemizin gerekli olmadığını söyledi.Annem diğer Mewni kraliçelerine göre çok daha farklı.Daha sevecen. Okuduğum tarih kitaplarındaki diğer kraliçelere benzemiyor.İyiki o benim annem.Onu çok seviyorum.

Neyse işte.Üstüme birşeyler geçirdim.Günlük işleri yaptım.Biraz parfüm sıktım ve herzamanki gibi Luna'nın odasına girdin. Tahmin ettiğim gibi o da çoktan giyinmiş makyaj yapıyordu.
"Günaydın Bayan Süslü" dedim.
Arkasını döndü ve gülerek"sanada günaydın"dedi.Luna'nın daha önceden hırçın olduğunu hayal edemiyorum.Açıkçası merak ediyorum.Arada birilerini terslediği oluyor ama sinirli halini gerçekten merak ettim. Bizimkiler de Luna'yı sinirlendirmemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Açıkçası ben geldikten sonra hiç sinirlendiğini görmedim

Luna'nın odasındaki pembe kolduğa oturdum ve onu izlemeye başladım.

Makyajı bitince o da parfüm sıktı.

Saat 7 olmuştu. Sonra gidip Cressida'nın odasına gittim.(herkeze baskin yapıyom zidxidnhx)

Cressida elinde ukulelesinin akorlarını düzeltiyordu. Ona da gülümseyerek günaydın dedi.Yaşından daha çok enstürman çalıyordu. Çok yetenekli gerçekten:)
Onla da sohbet etmeye başladık. Sonra birlikte kahvaltıya indik. Masada annem ve babam komik şekilde sohbet ediyorlardı. Amanda uykulu gözlerle etrafa bakıyordu. Luna sessizce ve kibarca yemek yiyordu. Ben ve Cress de masaya oturduk.

Marco:Günaydın güzellerim

Ben&Cress:Günaydın babacım

Amanda Luna'ya"Ya öf Luna yine mi suratını makyaj kutusuna soktun.
Luna ile Amanda'nın her sabah atışmasına ben dahil herkez alışmıştı.

Luna bir an sinirlenir gibi oldu ve ikisi saçma sapan atışmaya başladılar. Bizde Cress ile onları izleyip gülüyorduk.
Annem sırıtarak göz devirdi ve bir sihirle ikisininde sesini kapattı sjjs

Bizim kahkahalarımıza babamında kahkahaları eklendi.İkiside bezgince bize bakıyordu.

Annem sırıtarak"yemekten sonra sonra geri alıcam ama bir sabah daha sizin tartışmanızı çekemem."
İkiside kafasını salladı ve kahvalti bitince herkez kendi işinin başına döndü.
İyiki haftasonundaydık.Sihir dersleri beni çok yoruyordu. Ama yinede bahçeye çıkıp birkaç sihirimi çalışmaya başladım. Değneğimi çok seviyorum. Ondan bir süre sonra ayrılacağım gerçeği beni üzsede biran önce elimle sihir yapmayı istiyorum.Örneğin Luna eliyle sihir yapmaktan çok memnun. Ay Kraliçesi olduğu için çok da yetenekli bu konuda.Çok güçlü sihirleri var.Annemin de öyle.

Ben sihirleri denemeye başladım.Biraz odamda oyalanıp yine bahçeye indim.
Daha sonra banka doğru yürüyordum ki omzumda bir el hissettim. Arkamı döndüm. Bu Tim'di.
Çok şaşırmıştım.Burda ne arıyordu ki?

Yazar:Şimdi benim ağzımdan dinleyin:))

Elenor(): Tim burda ne arıyorsun.

Tim:Annemlerin sizinkilerle bir işi varmış.Bende seni görmeye geldim.
Luna ve Sam'in tuhaf ilişkisi beni ürkütüyor.

Ay ve Yıldız StarcoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin