26.BÖLÜM

371 42 7
                                    

Jungkook

Jimin ile çok eğleniyorduk
beraber bir sürü şey yaptık, onun hiç yapmadığı şeyler. Şimdi de bisiklet sürneye gidiyoruz

"jungkook!jungkook düşüyorum" (jm)
"hayır düşmüyorsun sadece pedalları çevirmeye devam et"(jk)
"pedal ne?" (jm)
"sevgilim az önce söyledim ya ayağınla çevirdiğin yer" (jk)
"jungkook!" (jm)

Jimin'in çığlığı ile gülüşüm kesildi.
"jimin sevgilim iyi misin?" (jk)
"iyiyim. Hatta o kadar iyiyim ki tekrar süreceğim" (jm)
"hayır tekrar düşmeni istemiyorum" (jk)

Minik ellerini yanaklarıma koydu.
"tekrar düşmeyeceğim kook. söz veriyorum" (jm)
"ya düşersen?" (jk)
"sen tutarsın beni" (jm) ufak bir kahkaha attı
"ya tutmazsam" (jk)
"tutarsın"(jm) birkaç dakika ona yalvarır gözlerle baktım. Dudaklarımı araladım

"beraber binsek?" (jk)
"olur! " diye bir çığlık attı "keşke en başında söyleseydin" (jm)
"şimdi aklıma geldi. Hadi binelim"(jk)

Ben öne jimin benim arkama bindi. Minik kollarını belime sardı. Tam şuanda içim huzur dolmuştu.

Dengemizi sağladığımızda jimin'in elleri artık belimde değildi

"jimin ellerini tekrar belime koy düşeceksin" (jk)
"jungkook bu çok güzel hissettiriyor aynı uçmak gibi" (jm)
"evet uçmak gibi yani sanırım. Ama biraz daha ellerin orada kalırsa yere çakılmak kısmını da yaşayacaksın."(jk)
"tamam tamam tuttum. Sakin ol sevgilim" (jm)

(o sırada zeus'un huzuru)

"beni emretmişsiniz efendim" (benjamin)
"gel Benjamin sana önemli bir görev vereceğim." (zeus)
"nedir bu görev efendim?" (benjamin)
"öğreneceksin.  " (zeus)

Jimin

"nereye gidiyoruz kook?" (jm)
"bekle öğreneceksin" (jk)
"ya hep aynı şeyleri söylüyorsun." (jm)
"peki. Imm şöyle söyleyim seni kaçırıyorum. " (jk)
"nEE!" (jm)
"duydun işte seni kaçırıyorum." (jk)
"neden?" (jm)
"sıkıldım da jimin'i kaçırıyım dedim" (jk)
"hmm...ne?" (jm)
"şapşalsın" (jk)
"beni nereye kaçırıyorsun peki?" (jm)
"bunu söyleyemem" (jk)
"yaa off" (jm)
"tek bilmen gereken, seni kimsenin bulamayacağı bir yere götürüyorum" (jk)
"sen ciddi ciddi kaçırıyorsun beni" (jm)
"evet dedim ya" (jk)
"bisiklet ile mi kaçıracaksın beni?" (jm)
"hayır biraz ilerde bizi araba bekliyor" (jk)

Bisiklet ile bir süre daha ilerledikten sonra durduk. Tam karşımızda bir araba ve yanında da tae vardı. Vay canına adam cidden hazırlıklı çıktı.

Jungkook elimi tuttu. Ellerimizin uyumu çok güzeldi. Birbirimiz için yaratılmıştı sanki ellerimiz ve biz de...

İkimiz tae'ye doğru ilerledik.
"teşekkürler tae"(jk)
"ne demek kook. İyi eğlenceler size" (tae)
"tae neden kaşını gözünü öyle oynatıyorsun?" (jm)
"Gözüme Arizona kertenkelesinin sağ bacağının serçe parmağının tırnağı kaçtı" (tae)

Ben tae'ye ne diyor bakışları atarken jungkook ne günah işledim de zeus seni arkadaş olarak verdi bana der gibi bakıyordu.

"peki" (jm)
"hadi arabaya bin jimin,gidelim" (jk)
"bir dakika ben ne olacağım" (tae)
"bisikleti kullanabilirsin. Görüşürüz" (jk)
"bizim arkadaş olduğumuzdan emin misin sen? İnsan bir seni evine bırakayım falan der. Arkadaşlık ölmüş gerçekten" (tae)
"seni evine bırakacak olsam arabayı getir demem. '' (jk)
" aish gerçekten, defol... Defol lütfen"(tae)

Jungkook tae'ye dil çıkarıp arabaya bindi. Ben onşar tartışırken binmiştim zaten

Helloğğ
Nasılsınız?
Bana göre uzun zamandır bölğm atmıyordum. Umarım bölüm güzeldir. Yorum yaparsanız sevinirim
Sizi seviyorum ❤️
Muah
Oylamayı unutmayın
Muah muah

My Angel - JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin