La Città Di Smeraldo _jikook_

3-Tanışma

Güzel bir şarkıya rastladım spotify da . Uykulu zihnime birkaç görüntü düştü önce , ardından da tuhaf bir duygu durumuna büründüm ve yazmak istedim .
Umarım beğenirsiniz . Sizi seviyorum <3<3<3

Yas-Empaty crown

************

Odadaki yabancı solukları hissettiğimde ,bedenime düşen güneş ışınlarının henüz ısıtmadığı bir zaman dilimindeydim .

Adım sesleri işittim önce . Eski ahşap zeminde yankı yapan minik adımlar yatakta hareketlenmeme neden olsa da bilincim hala uyku aleminde süzülüyordu .

Adım seslerini takip eden birkaç sıkıntılı soluk ve ardından gelen birkaç tıkırtı ... zamanla artan sesler bilincimi uyarsa da uyanmak için erken bir saat olduğunu içten içe bildiğim için gözlerimi açmayı reddediyordum .

Bu çabam kulak tırmalayan bir gıcırtıya kadar devam etmiş , rahatsız edici ses uykumu adeta bir bıçak gibi kesmişti .

Bulanık gözlerimin algıladığı ilk şey odanın beyaz tavanı oldu . Yatakta oturur pozisyonu almam ise burnuma dolan kadın kokusundan sonra gerçekleşti .

Sırtımı yatak başlığına verip odamdaki davetsiz misafire sıkıntılı bir bakış attım .

'Ah uyandırmak istememiştim seni . Üzgünüm .'

Cümleler dudaklarından belli belirsiz dökülmüş , bir saniye bile olsun başını karıştırdığı dolap çekmecesinden kaldırmamıştı .

'Ne işin var bu saatte odamda ?'

Serin olan oda ve balkon camından gördüğü kadarıyla henüz aydınlanan hava saatin oldukça erken olduğunu gösteriyordu . Fakat cidden saat kaçtı ?

Elimi yatağın üstünde dolandırıp telefonu ararken ablamdan küçük bir sevinç nidası yükselmiş saniyelik olarak dikkatim oraya kaymıştı .

Çömeldiği yerden kalkıp gül kuruşu saten geceliğini tek eli ile silkeledi ve diğer elinde tuttuğu mini jack daniels şişesini önemli bir mücevher incelercesine havaya kaldırdı .

'ciao piccola (Selam bebeğim )'

Dudakları rahatlamış bir halde kıvrılmış , şişenin yüzeyine minik bir buse bırakmıştı .

Kaşlarımı çatmaya mani olamazken ,yeniden uyuyamayacağımın bilinci ile yataktan kalktım ve savsak adımlarla yanına gittim .

Ginevra ise ancak elindeki şişeyi çepik aldığımda benim tarafıma bakmıştı .

Bakımlı kaşları çatıldı .

'Ne yaptığını sanıyorsun ?!' Diye fısıldadı keskin bir tonda .

'Asıl sen ne yaptığını sanıyorsun ? İçecek mısın bu saatte ?'

Ona oranla daha gür çıkan sesim yüzünden ince parmaklarını dudaklarıma uyarı amaçla indirmiş ardından da almak için elimdeki şişeye hamle yapmıştı .

Boştaki elim ile ince bileğini kavrayıp onu kapıya doğru itekledim.  Cidden sabahın köründe ne yapmaya çalışıyordu bu kız ?

Yorgunluktan gebermemi bir kanara koydum , cidden bu saatte içecek miydi ?

'Ver şunu Jimin .'

'Bunu ,beni bu saatte uyandırmadan önce düşünecektin Ginevra .'

'O elindeki şişe bu evdeki son alkol . Emin ol ben de meraklı değildim senin odana dalmaya . O yüzden özrümü kabul et ve şişeyi bana ver . '