-23-

12.8K 530 77
                                    

Önümde nöbetçi kız yanımda berke müdirenin odasına doğru ilerliyorduk. 5 aydan sonra babam ilk defa gelmişti.Belki babam gelmemiştir bilemiyorum ama babamın olduğuna kesin gözle bakıyorum. Babam tek çocuk olduğundan gelecek bir amcam veya halam yoktu.Annemin ise sadece bir kız kardeşi vardı ve teyzem Almanya da oturuyordu .Babannemler ve anneannemler gelemeyeceğine göre kesin babamdı. Müdirenin kapısının önünde durduğumuzda benim çok heyecanlı olduğumu yeni anladım. Kapıyı kırıp babamı görmek istiyordum .Berkeye baktığımda yüzünün çok solgun olduğunu gördüm.Ona kaşlarımı çattığım da içeriden gelen sesle bakışımı karşımda duran adama çevirdim. Müdireyle el sıkışan babam yine çok ciddi bir takım elbisenin içindeydi.Onu görünce kocaman sırıtıp önümdeki kızı çekerek babama doğru ilerledim

''Babacığım'' babama sarılırken babamda elini saçıma götürmüştü. Biz hasret giderirken berkeye nolduğunu hala anlamamıştım. Çok solgundu, hasta mıydı ? Yada babamın gelmesine sevinmemiş miydi ?

''Güzel kızım'' babamla ayrıldıktan sonra babam gülümseyip berkeye kollarını açtı. Berke de samimiyetsizce gülümseyip babamın elini sıktı. Noluyordu abime ?

''Oğlum gelsene buraya '' babam berkenin elini tutup kendine çekti ve sarıldı. Gerçekten çok özlemiştim.Hani derler ya 'Babam sen olmayınca hep bir şeyler eksik..' diye gerçekten de öyleymiş. Hep bir şeyler eksik.

''Biraz geç mi kaldın baba?'' dedi berke dolan gözleriyle. Ay kıyamam ben bu çocuğa...

''Özür dilerim oğlum'' 

~~~~~~~

''Biz biraz yalnız kalabilir miyiz Sibel hanım ?'' dedi babam sandalyeye oturup

''Tabi'' müdire hanım odadan gülümseyerek çıktığında babam berkenin ve benim ortama geçerek ikimizi birden kucakladı.Gözlerim babamın gözlerine kaydığında içeride bir hüzün olduğunu gördüm.Babamın koyu kahve gözleri hep gülümserdi.Ama şimdi o gözler gülmüyordu. İçinde hep baharı yaşadığımız o güven veren gözleri şimdi sağanak yağmur yağan bir evin çatısıydı sanki.

''Baba sen iyi misin?'' dedim oturduğumuz kanepeden babama dönüp

''İyiyim kızım''

''Değilsin'' dedi berke.Babamın iyi olmadığını o da anlamıştı demek ki.

''Çocuklar beni değilde sizi konuşalım mı ?'' dediğinde öyle gülümsüyordu ki onu çok özlediğimi şimdi daha iyi anlamıştım.

''5 aydır bu okuldayız.Yemekhanenin yemekleri midemi ağrıtıyor.Öğretmenler çok yapmacıklar...'' berke babama şikayetlerini anlatırken gözüm babamın çenesine kaydı.Morluk mu vardı çenesinde ?

''Güzel kızlar var mı peki ?'' dedi babam gülümseyerek

''Var var'' dedi berke de. Onlar baba oğul kız muhabbetine girince bende babamı incelemeye başladım.Hafif beyazlayan siyah saçları,göz altındaki uykusuzluk belirtileri,alnındaki kırışıklar, git gide zayıflaması...Babam çöküşdeydi sanki. Nolmuş ta bu kadar bitmişti? Annem... Acaba anneme mi üzülüyordu. Ama zaten annem hastaneye gitmeden önce boşanmamışlar mıydı ? 

''Deniz kızım sen iyi misin ?'' babamın bana bakan gözleriyle düşüncelerden çıktım ve gülümsemeye başladım.

''İyiyim''

Babamla biraz muhabbet ettikten sonra babamın gitme saati yaklaşmıştı.40 dakika ne çabuk geçmişti.

''Tatile 3 hafta falan var .Siz karnenizi alır almaz taşınırız buralardan. İzmire gideriz, orada daha iyi okullar var.'' babamın bu sözü kalbime dokunmuştu. İzmir mi ?

Yeni OkulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin