『Die For Me』

✗2

Yeri'nin disipline gitmesi okuldada büyük yankı bulmuştu. Herkes neredeyse bu konuyu konuşuyordu. Kantinde sıra beklerken, bahçede sohbet ederken, hatta tahtaya bir şeyler çizerlerken bile bu konu konuşuluyordu.
Yeri o gün bir daha sınıfa gelmeyecek gibiydi. Hatta bir hafta boyunca! Kesin bir şey yoktu. Galiba uzaklaştırma cezası yemişti.

Lisa ise olanlardan kendini sorumlu tutuyordu. Kimseyle konuşmak istemiyor, yanına gelen arkadaşlarını kibar bir biçimde geri yolluyordu. Sadece yanında en yakın ardaşlarının durmasına izin veriyordu. Tabii ki de bunlar Rose, Jennie ve Jisoo'ydu.

Başka derdini açıkça anlatacağı dostu yoktu. Dostu vardı ama güvenebildiği
tek dostlarıydı onlar. Rose, Lisa'nın kendini kötü hissetmesini istemiyordu.
Sonuçta en iyi arkadaşları onun için yanındaydı.

"Biliyorum kendini suçlu hissediyorsun Lisa. Fakat bu kendini üzmene değmez!
Şey...Bende azıcık merak etmiş olabilirim. Sahiden, ne yazıyordu kağıtta? Okuldan uzaklaşma alacak kadar ne söylemiş olabilir ki sana?

Lisa, Rose'un bu son sözünden sonra daha kötü hissetmeye başladı. O kağıtta
yazılanları unutmak isterken herkes ne yazdığını merak ediyordu.

"Bu soruyu artık sormayın! Çünkü hiçbir zaman cevap alamazsınız! Söylemek istemiyorsam bir nedeni var ki söylemiyorum. Daha fazla şu konu hakkında konuşmayalım."

Lisa bu sözleri söylediğinde sınıflarına bir öğrenci girmişti. Sınıftakiler onu durdurdu.

"Sınıfa yabancı giremez diye kaç kez söyledik bilemiyoruz artık! Burasının
kendi sınıfımız olduğundan da şüphelenmeye başladık. Alın sizin olsun sınıfımız."

Gelen öğrencide pek memnun değildi. Sanki hemen işini bitirip gitmek istiyordu.

"Buraya beni Yoongi hocamız gönderdi. Lisa! Benimle birlikte geliyorsun!"

Lisa kendine seslenildiğini duyduğunda sendeleyerek o öğrenciye baktı. Ciddi olduğunu gördüğünde sırasından kalkıp öğrencinin yanına gitti.

"Beni Yoongi hocamız mı çağırıyor?"

"İlk başta ne dedim duymadın mı? Ağzımı boş boşuna yoramam!"

Gerçekten de sinir bozucu öğrenci tiplerindendi. Lisa nefesini içine çekerek onunla birlikte gitti. Tabii ki de her zaman ki gibi peşinden o ayrılamaz üçlü. Öğretmenler odasına girerken birbirlerine kalp gönderdiler. Sonra ise Lisa öğretmenler odasına girip gözden kayboldu.

Lisa öğretmeler odasının içine girdiğinde birden çok öğretmenin bir şeyler ile uğraştığını gördü. Kimi dosyalarını arıyor, kimi kahvesini yudumlarken kimi de dilekçe yazıyordu. İşte o Yoongi'ydi! Öğrencinin peşinde yanına kadar geldi Yoongi'nin. Hemen fark etti onları Yoongi. Bir gülümsemesiyle Lisa'nın yüzünde
gülücükler uçuşuyordu.

"Sen gidebilirsin! Lisa yanımda kalsın!"

Bu sözü duyan öğrenci yavaş yavaş öğretmenler odasından çıktı.

"Evet Lisa! Buraya ne için geldiğini biliyorsun, değil mi?

"Ne demek istiyorsunuz Yoongi hocam?"

"Peki lafı uzatmadan konuya geleyim o halde. Şu son olaydan sonra Yeri'den
şikayetçi misin? Şikayetçi isen bu dilekçeyi müdüre vericeğim. Kararın ne?"

Lisa ayakkabı bağcıklarına bakarak düşünmeye başladı. En sonunda saçını
karıştırdıktan sonra kararını vermiş bir şekilde Yoongi'ye doğru döndü. Bu
seferde derin bir nefes alarak cevap vermişti.

"Hayır. Şikayetçi değilim hocam. Dilekçeyi müdüre vermenize gerek yok."

Bunu duyan Yoongi'nin surat ifadesi birden değişti. Resmen "Ne?" der gibi bakıyordu.