Mutfağa gidip bir kaç lokma birşey ağzıma attıktan sonra hemen dışarı çıktım. Gecenin bir yarısı saat 5 buçuk ve ben burada ne yapıyorum? Telefonuma gelen mesaj beni ürkütmüştü.
Gönderen: Berk Aslan
Aşağıdaki sesler sana ait sanırım.
Bu da neydi şimdi?
Gönderen: Bade Güneş
Evet, aşağıdaki sesler bana ait. Ne var?
Çok sitemkâr olmuştu.
Gönderen: Berk Aslan
Aşağı iniyorum cadı.
Tabii gel. Bir kerede yalnız kalayım. Sadece bir kere. Başka bir şey istemiyorum. Berk yavaş yavaş aşağı indi. Üzerinde deri bir ceket vardı, siyah pantalon ve siyah bir ayakkabı... Saçları her zamanki gibi karışık ve yukarı doğru kalkıktı. Elinde ufak bir deri mont vardı, sanki benim bedenime göreydi. Berk dudağını yana kıvırıp bana montu fırlattı. "Git hazırlan. Gezmeye çıkıyoruz." dedi göz kırparak. Yavaş adımlarla odama gittim. Montu yatağa koyup siyah bir deri dar pantalon çıkarttım. Ve bir de bileğimin biraz yukarısında olan topuklu bir siyah bot çıkarıp yere koydum. Beyaz bir uzun kollu tişörtü üzerime giydim. Bacaklarımdan dar deri pantalonu da giydikten sonra bir çorap çıkarıp giydikten sonra ayakkabılarımı da hemen ayağıma geçirdim. Saçlarıma hemencecik bir fön çekip hafif bir makyaj yaptım. Deri montu da üzerime giydikten sonra çok hafif hoş kokulu bir parfüm sıkıp aşağı yavaş adımlarla indim. Berk'in yanına gidip ona nasılım bakışları attım. "Mükemmel!" dedikten sonra dışarı çıktık. Montumuzun fermuarını çekip Berk'in getirdiği lüks motora bindik. Kasklarımızı taktıktan sonra motoru sürmeye başladı. Berk'e sıkıca sarılmıştım. Berk çok fazla ilgimi çekiyordu. Ama ona hemen açılmak istemezdim. Henüz yeni tanışmıştık hem. Nereden çıktı hemen sevmek şimdi? Yaklaşık bir saat sonra durmuştuk, geldiğimiz mekan lüks bir lokantaya benziyordu. Bu kıyafetlerle mi bizi buraya alacaklardı? Hiç bir şey demeden Berk'e baktım saçma bir yüz ifadesiyle. Berk lokantaya girdiğinde onunla beraber bende lokantaya girdim. Berklokantanın içerisindeki bir kapıdan içeri girdi. Yine onun yaptığı gibi bende kapıdan içeri girmiştim. Ama burası lüks lokantadan çok farklıydı. Bir bar gibiydi. Böyle birşey olabiliyor muydu? Hemen barın yanındaki masalardan birisine oturduk. Berkiki viski söyledi. Barmen bize viskilerimizi uzattıktan sonra Berkviskisini bir dikişte bitirmişti. Bende ona uyarak tek dikişte bitirdiğimde yüzümü ekşittim.
* * *
Yaklaşık 2 saattir içiyorduk. Midem bulanıyordu. Berkadama hesabı ödeyip bardaki bir odaya girdi. Oda mis gibi çiçek kokuyordu. Beni buraya tecavüz etmeye getirmemişti umarım. Sanmıyorum böyle birisi olduğunu. Berküzerindeki ceketi ve ayakkabılarını çıkarıp yatağa girdi. Bende aynı şekilde ceketimi ve ayakkabılarımı çıkartıp onun yanına geçtim. Birbirimize dönmüştük. Berkçoktan uyumuştu. Ona bakarken hayallere dalmıştım. Üzerimde uçuş uçuş bir gelinlik, onun üzerinde şık bir damatlık. Bir nikah masası, konuklar. Herşey çok güzeldi. Berkuyanıp "Ne bakıyorsun?" Diye sordu. Ona"Hiç!" Diyip arkamı döndüm. Arkamdan bana sarılmıştı. Ona döndüğümde üzerime çıkıp çenemi tuttu. "Ne yapıyorsun?" Derken kaşlarım çatıldı. "Şşş.." diyip bana doğru eğildi. Dudaklarımızın arasında sadece bir kağıt kadar mesafe vardı. Onu da tamamladıktan sonra öpüşmeye başlamıştık. Dudakları sıcaktı ve alkol tadı vardı. Dudaklarını istem dışı emmeye başlamıştım. EllerimiBerk'in saçları arasına götürdüm. Berk bir yandan belimi okşamaya başlamıştı. Elleri çok sıcaktı. Dokunduğu yerler yanmaya başlamıştı. Berkile dudaklarımız ayrıldığında "Dur, lütfen dur." Diye mırıldadım. "Ne oldu bir anda, gayet iyi gidiyordu." Dedi tatlı sesi ile. Ne yapmak istediğini biliyordum. "Seni becermeyeceğim, becerecek olsam çoktan bir kız becermiştim. Ayrıca seninle sevişmem seni becereceğim anlamına gelmiyor. Bunu zaten sevdiğim bir kıza yapamam." Diyip dudaklarıma eğildi. Yine alkol tadını alıyordum. Berk'in saçları çok yumuşaktı. Her tarafım terlemeye başlamıştı. Berküzerindeki tişörtü çıkarttığında kasları olduğunun farkına varmıştım. Madem beni becermeyecek, neden üstünü çıkartıyor? Benim de üzerimdeki tişörtü çıkarttığında utanmıştım. Bu sefer kendisi uzanmıştı. Bende üzerine çıkıp tekrar alkollü dudaklarına yapıştım. Berkile tenimiz deyiyordu. Berktekrar ellerini belime koydu. Beni kendisine doğru çekiyordu. Altımdaki sertliği umursamayıp öpüşmeye devam ettim...
***
Sabah uyandığımda üzerimde sadece yorgan vardı. Berk'in göğsünden kalkıp doğruldum. Berk de yavaşça uyandıktan sonra bana sarıldı. Berk'e kızgın bakışlar attım. "Bana bir şey yapmadın değil mi?" diye sordum sinirli ve endişeli bir şekilde. ''Sana dün gece de dediğim gibi, sevdiğim kıza bir şey yapmam.'' dedi gülümseyerek. Ona olan sevgim bin kat daha artmıştı. Kendisine çok yakın hissediyordum kendimi. Çok güvendeydim onun yanında. Huzurlu, mutlu. ''Berk,'' dedim ellerimle yüzünü tutarak, ''Efendim?'' deyip elleriyle ellerimi okşamaya başladı. ''Seni seviyorum.'' dediğimde gözleri ışıldamıştı. ''Bende seni seviyorum Bade.'' dedi mutlulukla. Ona olan bütün güvenim tamdı. Onu gerçekten seviyordum. Gerçekten aşık olmuştum. Berk kalkıp ''Hadi giyin üstünü de eve gidelim. Duş falan alalım,'' dedi. Ben de onun sözünü onaylayarak yataktan kalktım. Yere düşmüş tişörtümü yerde kaldırdım toz falan olmasın diye silkip üzerime giydim. Montumu da askıdan alıp üzerime geçirdim. Ayakkabılarımı da ayağıma geçirdikten sonra aynanın karşısına geçtim. Saçlarımı ellerimle yapmaya çalıştım. Berk de hazırlandıktan sonra aşağı inip motora bindik. Berk'e yine sıkıca sarılmıştım. Bu sefer bunu yaparken daha çok mutlu oluyordum. Berk motoru çalıştırıp yavaşça yola çıktı. Gözlerimi kapatıp yolun sesini dinledim sadece. Ormanlık bir yerden geçiyorduk.
*** *** ***
Eve geldiğimizde hemen yukarı odama çıktım. Berkde arkamdan gelmişti. ''Neden geldin?'' dedim gülerek. ''Benim buradan odama geçiş var bilmiyor muydun?'' dedi. Bunu dediğinde şaşırmıştım. Dolabımın içinden bir yere geçtiğini görmüştüm. Odasıdır sanırım dediğine göre. ''Görüşürüz.'' dedim sırıtarak. Dolabımdan iç çamaşırlarımı ve Sarılı pembe çiçekli bir elbise çıkarttım. beyaz bir ayakkabı da koyduktan sonra hızlı adımlarla banyoma girdim. Sıcacık küvete yattım. Bütün pis şeylerden arındım. Yaklaşık 1 buçuk saat boyunca banyodan çıkmadım. Küvetten çıkıp odama geçtim. İç çamaşırlarımı üzerime geçirip. Kıyafetlerimi de giydim. Aynanın karşısına geçerek saçlarımı kuruladım. Bir şekil vermeye çalışıyordum. Sonunda Kleopatra denilen bir saç desenini yaptım. Beyaz bir kurdele takıp aşağı indim. Yemekler harika görünüyordu her zaman ki gibi Nuriş döktürmüştü. ''Nuriş'im yine döktürmüşsün bakıyorum da.'' diyip yanaklarını öptüm. ''Hep sizi sevdiğim için bunlar, evlatlarım gibisiniz siz benim. Canlarım'' dedikten sonra ona kocaman sarıldım. Gözlerim yine dolmuştu ama kendimi tutuyordum.
