Asir gelip yanıma oturduktan sonra hoca da ders anlatmaya başladı. Asir hiç dinliyo gibi gözükmüyodu. Oturduğundan beri kafasını sıraya koymuş bir şekilde telefonuyla uğraşıyordu. Çok garip biriydi. "Amaan banane" diyip tam önüme dönüyordum ki Asir "Bir şey mi söyledin"dedi. Ben yine sesli düşünmüştüm sanırım. Tam ben bi şey soylicekken zil çaldı. O da pek umursamadı beni hemen sıradan kalkıp, sınıftan çıktı. Sinir olmuştum ona iyice. Neyse daha fazla umursamadım. Helin sınıfta yoktu, kantine gitmişti galiba. Ben de hazır tekken Aras'ın yanına gidiyim diye düşündüm.
Naber Aras? (Diyip hafifçe omzuna dokundum)
İyidir senden naber?
Bende iyiyim dedim. 28 diş sırıtarak (yirmilik dişlerim henüz çıkmadı:)
Sonra Aras da biraz güldü bana karşı ardından tekrar telefonuyla oynamaya devam etti.
Bende tam yerime geçicektim ama bir an şaşırdım. Çünkü daha az önce sınıftan çıkmış olan Asir şimdi sırasına oturmuş bizi izliyodu. Suratında anlam veremediğim bi ifade vardı. Sonra bende ona bakınca hemen kafasını çevirdi.Açıkçası çokta umrumda değildi.
Sonraki dersler rutin bir şekilde ilerledi. Son dersin bitmesine çok az bir zaman kalmıştı. Hoca toparlanabilirsiniz diyince hızlıca toparlanayım derken kalemliğim yere döküldü. Benim yan tarafimdaki sırada da Aras oturuyodu. Bana yardım eder diye düşünmüştüm. Ama öyle olmadı, bu tarafa bakmadı bile.
Tam o sırada arkamda bi hareketlilik oldu. Arkamı döndüğümde şaşırmıştım Çünkü kalemliğim toplanmış bi şekilde sıranın üzerinde duruyodu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ORTAĞI
Novela JuvenilKim bilebilirdi platonik aşkını etkilemeye çalışırken kendi platonik aşığına aşık olacağını...