Ayyy... açıkçası çok heyecanlıyım bu benim wattpad te yayınlayacağım ilk hikayem.
Bu yüzden heyecanlı ve tedirginim. Yorumlarınızı, oylarınızı, önerilerinizi ve eleştirilerinizi bekliyorum.
Hepsi benim için çook ama çook ama çoook ama çook ama çook ama çoook ama çoook... her neyse anladınız siz -.- ( eleştirilere açığım, ama uygunsuz bir dille olan eleştirilere açık değilim, baştan söyliyim) desteğinizi bekliyorum♥ yazım yanlışı varsa çok özür ♥♡♥
Keyifli okumalar;
Yine, annemin sesiyle yeni bir sahaba merhaba dedim..
"İrem! Hadi kalk ilk günden okula geç kalacaksın." Diye mutfaktan bağırdı.
"Tamaaam annee kalkıyorum merak etme" diye seslendim bende.
tabii ki kalkmadım, yatağım da hala uzanıyordum, sabahın köründe kalkmaya üşeniyordum,- bu arada saat 11.10 bana göre, saat hala sabahın körü.-
Birkaç dakika daha yatakda döndükten sonra uyuyamadığımı fark ettim ve odamın içinde olan banyoya girerek, elimi yüzümü yıkayacakken aynaya öcü görmüş gibi baka kaldım, pardon öcü GİBİ değil tam anlamıyla bir öcü. İçimden, el alemin kızları sabah uyanınca melek gibi bense saç baş dağılmış, saçlarım yüzüme yapışmış öcü olmuşum resmen diye içimden geçirdim.
Hemen saçlarımı yüzümden çekerek güzelce taradım ve ardından elimi yüzümü yıkadım.
Bu sene lise 3'teydim ve okulun ilk günündeydik.
Formalarımı giymeden annemin yanına, aşağıya mutfağa indim. Ona kendimi farkettirmeden baktığımda bana kahvaltı hazırlıyordu, ıyyyyyhhh sabah sabah kahvaltı yapmam ben diye iç geçirirken birden sehbanın üzerindeki vazoyu düşürdüm ve bam!! Vatana millete hayırlı olsun bittin irem.
Annem gürültüyü duyunca yanıma geldi.
"İrem, ne yapıyorsun? "
İçimden kolbastı oynuyorum anneee diyesim gelsede, ben anneme cevap vermeyerek sessizliği seçtim ve başımı öne eğdim.
Ardından " Neyse hadi sen kahvaltını yap ben vazoyu toplarım " diyerek devam etti.
Hayıırrr nolamazzz kahvaltı yapmak istemiyordum, benim planımda anneme görünmeden, gizlice kahvaltımı yapmayarak okula gitmek vardı. Ama mağlesef gıcık vazo yüzünden bütün planlarım yerle bir oldu.
Ayaklarımı sürüye sürüye istemsizce mutfak masasının yanına vardım ve sandalyeye oturdum, masaya baktığımda annem yumurta haşlamıştı kahvaltı tabağının yanındaki bıçağı alarak yumurtayı önce 2 ye sonra böldüğüm dilimleri tekrar 2 ye böldüm.
Şimdi diyeceksiniz sen evinde yumurtayı kibarca bıçakla mı kesiyorsun?? Evet ben arkadaşlarıma, aileme ve akrabalarıma nazaran fazla kibar ve utangaçtım.
Eee haliyle yumurtayıda kibarca kesmiştim.
Yumurtamı yer yemez hemen banyoya gittim, ağzımı elimi yıkadım.
Ve bir usain bolt hızıyla odama dalarak formalarımı giydim. Hafif bir eyeliner ve rimel sürerek sokak kapısına yöneldim.
"Ben çıkıyorum anneee hadi görüşü-" diye evden çıkacakken
Annem" tamam bebeğim, görüşürüz kendine dikkat et fazla havasız ortamlarda bulunma, sonra öksürüğün tutuyor" diye sözümü kesti.
Annem beni tembihlemese bile ben yinede öyle kokulu, tozlu, havasız ortamlara katılmayacaktım, sonra öksürmekten ölüyordum. Benim birçok şeye alerjim vardı narin bir vücuda sahip olduğum için en ufak bi kokuda öksürüyordum.
Hemen siyah converselerimi ayağıma geçirdim üşengeçlikten bağcıklarımı ayakkabımın içine tıkıştırarak okulun yolunu tuttum.
Saate baktığımda saat 11.46'ydı. Okulun başlamasına daha 14 dakika vardı ve okul evimize yakın olduğundan dolayı ağır adımlarla yürümeye başladım.
○●○●○●○●
Birkaç dakika sonra okula varmıştım. 2 yıldır bu okulda okumama rağmen okulumuzun bekçisi Selim abiye utangaç bir tavırla selam verdim. Ben öz kuzenimden bile utanıyoomm, siz neyin havasındasınız olm?
Ağır ve havalı adımlarla 2. kata yani sınıfımın olduğu kata çıktım. Okulun en popiler kızıyım ben tabiikisi havalı olacağım ^-^
Sınıfıma varmıştım, sınıf kapısından içeriye girdiğimde
Tuğçe'nin "İreeeeeeeeemm!"
Diye sevinç çığlığı atmasıyla kulağımı kapatmam bir oldu.
Mert ve Pelin'se sadece samimi bir gülümsemeyle yanıma geldi. Üçünede sarıldıktan sonra bir sesizlik oluştu.
Tabi tuğçe bu sessizliği bozarak " kızım özlettin kendini ya, yaz tatilinde de arayıp sormadın aşk olsun valla" diye kapris yaparken ben ona pek aldırış etmeyerek sınıfı süzüyordum, sınıfa yeni birisi geldi mi diye bakarken, Tuğçe "Dünya'dan İrem'ee" diye seslendi, bir an afallayarak Tuğçe 'ye samimi bir gülüş yolladım.
Ardından " Ya pardon Tuğçe sınıfta yeni biri var mı diye bakıyordum" diyerek ekledim . Pelinde " Yeni kimse gelmedi tatlım "diyerek beni mutlu etti.
Dediğim gibi çok utangaç bir kızdım birisi ile tanışırken çok zorluk çekiyordum, ve tanışmam gereken biri olmadığı için sevinmiştim.
Mert'in de halini hatrını sorduktan sonra sırama, Tuğçe'nin yanına geçtim.
Başımı sıraya koymuş gözlerim açık bir şekilde yere dalmış gitmiştim. Ben sakince dinlenirken, Tuğçe yine bu durumu bozarak beni dürttü, bense başımı kaldırmayarak Tuğçe'nin diyeceği şeyi bekledim.
"OhaOhaOha İreemm şu kapının önündeki taşa baksana" ben sonunda başımı kaldırarak Tuğçe'nin bahsettiği çocuğa baktım
Vee 1. Bölüm bitti... sizce ilk bölüm nasıldı? Sizce daha sonraki bölümde ne olacak? Yorumlarınızı bekliyorum benim için çok önemliler♥ bir dahaki bölümü çok yakın zamanda koyacağım =) umarım okunur *-*
