*DÜZENLENMİŞTİR*
Baran'ın telefonunun ardından Deniz Defne ve Barkın hemen eve gelmişti. Herkes Emir ve Ela'yı ararken Deniz Defne bir kenara oturmuş elinde olmadan kendini suçluyordu. Dışarıdan bakan biri onun ne denli çöktüğünü bir bakışta anlayabilirdi.
Barkın derin bir nefes aldıktan sonra karısının yanına gidip önüne diz çöktü. Kadının elinde Emir'in tulumu vardı ve Deniz Defne o tuluma bakıp derin derin içler çekiyordu. Barkın tulumu alıp kenara koydu. Deniz Defne'nin çenesinden tutup kendisine bakmasını sağladı. Kadının capcanlı olan mavi gözleri solmuştu. Gözlerine kızarıklıklar karışmıştı. Adeta iki saat içinde iki yıl çökmüş gibiydi.
"Güzelim?"
"Benim yüzümden..."
"Hayır hayır. Böyle düşünme. Kimsenin suçu değil."
"Benim suçum. Ben konaktan ayrılmasaydım"
Barkın gözleri yaşlarla dolmuş ve konuşmakta zorlanan karısının sözünü kesip ona sarıldı. O anda genç kadın hıçkırarak ağlamaya başladı. Boğaz temizleme sesiyle Barkın kafasını kaldırıp kapıdaki adama döndü.
"Ne oldu!"
"Ağam.....bir paket geldi."
Deniz Defne gözlerini silerek adama döndü.
"Ne pakedi?"
"Hanımağam...."
"Sana ne pakedi olduğunu sordum!!"
Selim kardeşini kendine çekip sakinleştirmeye çalışırken Barkın adamla birlikte salondan çıktı. Avluya geçtiklerinde adamın elindeki pakedi alıp açtı. Pakedin içinden Emir'in üzerindeki tulumla bir not çıktı.
"Yakında görüşeceğiz Barkın Ağa.
-Şahin Hancı"
"Oğlum?" Barkın titreyen elleriyle pakedi babasına verdiğinde yaşlı adam da aynı oğlu gibi titremeye başladı.
Şahin Hancı, iş hayatının en tehlikeli adamlarından biriydi. Gözü karardığında yapamayacağı, bu uğurda harcayamayacağı kimse yoktu. Buna bir bebek de dahildi. Ve işte Barkın'ı da titreten şey de buydu.
"Barkın?"
Barkın duyduğu sesle hızla arkasında döndü.
"Defne...."
"Oğlumuz nerede? Kim almış onu?" Bunu sorarken hem öylesine bitkin hem de öylesine güçlüydü ki... O an bunu yapanı öldürebilirdi bile.
"Defne..."
"KİM DEDİM!" Barkın ilk defa böyle gördüğü karısına karşı koyamadı.
"Şahin Hancı."
"Kim bu adam? Ne istiyor da kaçırdı oğlumuzu!"
"İş. İhale."
"İş ve ihale öyle mi? Sadece iş için mi kaçırdı yani el kadar bebeği! Ela! O yılan ona mı çalışıyor!"
"Evet."
Deniz Defne kafasını salladığında koşarak odasına girdi. Onun çıktığını gören Barkın basamaklara çöküp kafasını elleri arasına aldı. Tam babasıyla konuşacakken yanından hızla geçen Deniz Defne'yle ayaklandı ve gördüğü şeyle herkes gibi şaşırdı. Onları bu denli şaşırten şey ise Deniz Defne'nin beline koyduğu silahtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOR TÖRE (DÜZENLENİYOR)
General FictionSiyahın asaleti ve beyazın masumluğu ile büyümüş asi, sert ve zor bir kız, abisi için ölümü bile göze alabilecek bir cesarete sahip. Mardin'in sevilen yakışıklısı sert, katı, umursamaz bir adam, kız kardeşi için kendini sonunu bilmediği bir oyuna s...