Selamlar. Bendeniz Feste. Yine buradayım. Aslında bu kısmı ekşisözlükte atmıştım buraya atmadığımı hatırladım ve göndereyim dedim. Ancak normal wordde yazdığım txt dosyasını bulamadım. Haliyle büyük küçük harf düzeltmem gerekti. Çoğunu düzelttim sanırım.
Öncelikle uyarayım, bu yazıyı bir psikiyatrist ya da psikolog olarak yazmıyorum. Evet, doktorum ama öncelikli alanım bu olmadığı için mutlak söz sahibi olan birisi kesinlikle değilim. Hatalarımdan sadece ve tamamen ben sorumluyum. yine de kaynağım yazının sonunda da göstereceğim üzere makaleler. (uzun diye endişelenmeyin yarısı kaynakça alt tarafta)
Maladaptive daydreaming, uyumsuz hayal kurma ya da kompulsif fantazi; yoğun, canlı bir şekilde hayal kurmak ve hatta bunu takip eden bir hikaye örgüsünde yaşamak ile gidebilen bir zihinsel bozukluk. Bu uyumsuz hayal kurma; güçlü duyusal, duygusal hisler uyandırıyor ve bireye zevk veriyor.
Maladaptive daydreamingin tanımını yapan Prof. dr. Eliezer Somer “aslında bu hayallerin içinde yaşayanlar, bunun gerçekle ilişkisiz olduğunun da farkındalar ve kaybettikleri zaman için utanıyorlar da ama yine de kendi istekleriyle bu hayal dünyasının içerisine giriyorlar.” diyor. [5]
Evet, birey kendini o hayal kurma içine sokuyor ve bundan eğlenceli zaman da geçiriyor. hatta bu hayaller o kadar canlı oluyor ki kişi yemek, uyku, wc vb ihtiyaçlarını tamamen rafa kaldırıp hayal kurabiliyor. ama istemsiz olarak; rahatsız edici, obsesif bir duruma da girdikleri zamanlar da oluyor. içine girdikten sonra kontrol etmekte de zorlanıyorlar. kişinin semptomları da duygularını ayarlama zorluklarına göre değişiyor.
Maladaptive daydreaming’e md diyeceğim artık. md yaşayanlarda kendini kaşıma/tırnaklama davranışı da sık görülüyor. Yani oturduğun yerde mesela sivilcen var ve sürekli onu yoluyorsun ya da iz bırakacak şekilde cildinle oynuyorsun. Md’lerde istemsiz ve tekrarlayıcı hareketler de sık oluyor.
Kendi kendini maladaptif daydreamer olarak tanımlayan diğer insanların bir [4] makalede de geçen kendilerini anlatış şekilleri şöyle:
“Hayallerimde 35 farklı karakter var. çocukluğumdan beri benimleler. Tek başıma en son ne zaman kaldığımı hatırlamıyorum. Kurgusal olmayan bir eyalette ya da şehirde, kurgusal bir kasabada yaşıyorlar.”
“Hayallerim 10 yaşındayken gördüğüm tv şovlarından kaynak alıyor. 30 yıl boyunca her sene tekrarlayan bir diziyi ve izlediğiniz karakterlerin başından geçecek tüm deneyimleri düşünün. Ne kadar derin olduğunu anlatmam mümkün değil. tüm gün boyunca hayallere daldığım oluyor. Çoğu gece kendimi sırf daha çok hayal kurabilmek için uyanık tutuyorum.”
-soytaruı notu: bu sırf daha çok hayal kurabilmek için uyanık kalma konusu bana da bir yerden fazlasıyla tanıdık yalnız.-
“Gerçek insanlar ve gerçek dünya ile iletişime geçmemi engelliyor. ailem ile olan ilişkim kötüleşti çünkü onlarla konuşmuyorum, genelde odama kendimi kilitliyorum. Okul performansım kötüleşti. derslere odaklanamıyorum. Sırf hayal dünyamda olabilmek için okula gitmiyorum.”
Md yaşayanlar arasında ortak görülen en sık mekanizma; kendini ayrıştırma. Bir anda durup olduğu her şeyden sıyrılarak, dikkatini etraftan çekip kendi isteğiyle birey hayal dünyasına çekiliyor. Bu ayrıştırma, sıyrılma yaşayan bireylerde en sık rastlanan faktör ise travma. Çeşitli travmalar yaşayan, istismara, şiddete uğrayan çocuklarda; kendini koruma ve “acıdan kaçınma” davranışı uyumsuz hayal kurma davranışının gelişiminde rol oynuyor [5]. Ancak travma anahtar nokta değil. hiçbir şey olmasa ya da yaşamasa dahi uyumsuz hayal kuranlar mevcut. Özellikle yoğun stresle karşılaşıldığı zaman birey daha çok hayal kuruyor ve daha çok hayal dünyasına gömülüyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayal Kurmayı Kes
RandomHep şu sabahın beşinde kalkıp 19 saat grind şeklinde çalışan insanlara özenmişimdir. Düzenli bir hayat ve sıkı çalışma? Ben bunu seviyorum ve kendimi geliştirmek istiyorum. "Çünkü bu hayat, elimde olan tek fırsat. Ne kadar isekai okumayı sevsem de b...