"Hastayı kapatabilirsin."dedikten sonra ameliyathaneden çıktım.Çıktığım gibi de hasta yakınlarıyla karşılaştım.
"Oğlum iyi mi?"dedi annesi olduğunu tahmin ettiğim kadın.Gülümsedim.
"Ameliyat gayet başarılı geçti.Önümüzdeki 24 saat uyutacağız.Uyandıktan sonra onu çok yormamak şartıyla ziyaret edebilirsiniz.Geçmiş olsun."Ben bunları söyledikten sonra aynı kadın ellerimi tuttu."Allah razı olsun Doktor Hanım.Çok teşekkür ederiz."dedi.
"Görevim bu."dedikten sonra kalabalıktan kurtulup odama çıktım.Odama döndüğümde çok yorgun olduğumu fark ettim.Sabahtan iki ameliyata girmiştim.İkisi de uzun sürmüştü.Çalan kapıyla birlikte duruşumu dikleştirdim."Gelebilirsiniz!"En iyi arkadaşım Açelya içeri girdi.
"Azra öğle yemeğine çıkalım mı?"derken parmaklarıyla oynaması bir şeyler karıştırdığına kanıttı.Derin bir nefes aldım.
"Bu kez ne karıştırıyorsun?"Yüzünü buruşturdu."Beni bu kadar iyi tanıman hiç hoş değil."dedi.
"Ee Sarı kuşum 10 yıllık arkadaşımsın.Bir şeyler biliyoruz işte."
"Neyse ceylan gözlüm kulak burun boğaz doktoru Bülent Bey'i tanıyorsun ya..."Başımı salladıktan sonra devam etti."Ben diyorum ki üçümüz güzel bir yemek yiyelim."
"Anlaşıldı karın ağrın.Aklın sıra kendine enişte arıyorsun."
"Aynen öyle ceylan gözlüm."
"Ama çok beklersin."Kaşlarını çattı.
"Ceylan Gözlüm 28 yaşına geldin.Seni tanıdığımdan beri yanında kimseyi görmedim.Hatta kimseyi beğendiğini de görmedim.Ceylan gözlüm biz 18 yaşında tanıştık.Senin 10 senedir sevgilin yok."Son cümlede sesini yükseltti.
"Matematiğinin bu kadar başarılı olduğunu bilmiyordum."dedim gülümseyerek.
"Sen beni çıldırtacak mısın?"
"Açelya öğle yemeği yemeyeceğim. Aç değilim."Yumuşadı.Yanıma gelip bana sarıldı.Kulağıma fısıldadı."Sabah muayene ettiğin beyninde tümör olan çocuk için üzüldün şimdi de yeni doğan servisine gidip uyuyan bebekleri izleyeceksin değil mi?"
Başımı salladığımda benden ayrıldı."Senin ne kadar başarılı olduğunu biliyorum.Eminim ameliyat iyi geçer."Derin bir nefes aldım.
"Sorun o değil ki.Ailesinin yeteri kadar parası yokmuş.Onlara yardım edebileceğimi söylediğimde de kabul etmediler.Açelya ben o çocuğa ve ailesine yardım etmek istiyorum."Sonlara doğru ağzımdan bir hıçkırık kaçınca Açelya'ya sarıldım.O da saçlarımın arasına bir öpücük kondurdu.
"Üzülme güzel gözlüm."dedi.Gözyaşlarımı silip toparlandıktan sonra Açelya öğlen yemeğine gitti.Ben de yenidoğan bölümüne gittim.Açelya ile lise sonda dershanede tanışmıştık.O zamandan beri en iyi arkadaşlardık.Bebek ve çocuklara zaafım olduğunu da en iyi Açelya bilirdi.Her hafta sonu aksatmadan yetimhaneye ve barınağa giderim.
Oyun oynayan hayvanlar ya da uyuyan bebekler,ne yaptıkları fark etmez içime bir huzur dolar dudaklarımda istemsiz bir gülümseme oluşur.Saatlerce izleyebileceğim bir manzaradır benim için.İşlerim arasında boş vakit bulduğum her an gelip yenidoğan bölümündeki bebekleri izlerim.O kadar küçük ve masumlar ki...
Ben düşüncelere dalmışken yeni doğum yaptığı açıkça belli olan bir kadın ve eşi olduğunu tahmin ettiğim bir adan birbirlerine sarılarak camın önüne geldiler.
"Kızımız ne kadar da küçük."dedi ağlamaya başlayan kadın.
"Evet bir tanem en az senin kadar güzel."dedi adam eşinin sırtını sıvazlarken.Yaklaşık yarım saat sonra oturduğum koltuktan kalkıp odama doğru ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doktor Anne
De TodoAzra Yılmaz...Huzur Hastanesinin en başarılı cerrahlarından biri...Bir gün Azra'nın hayatına minik bir beden girince hayatı değişti.