0.0_Murder

191 17 37
                                    

Multi Medya} Park Jimin

"Rabbit Mask"

_Cinayet

Yeşil çimenlerin üzerine düşmüş birkaç yağmur damlası, onların ışıldamasına neden oluyordu. Gökyüzünden vuran ışık çimlerin üzerindeki sulara çarpıyor tıpkı kararmış gökyüzündeki ışıldayan yıldızlar gibi ışıldıyorlardı.

Çimenlerin az ötesinde çamurların üzerinde yatan cansız bir beden vardı. Simsiyah uzun saçları, açıkta kalan çıplak bedenini biraz örtüyordu. Yeşil gözleri açıkta kalmıştı, ruhu etrafı süzüyordu adeta.

Kollarındaki çokta uzun olmayan çizikler ellerine kadar oradan da açıkta kalmış bacaklarına doğru ilerliyordu. Çamurun üzerinde kalmış tek kolu, çamura bürünmüştü biraz. Az önceki yağmur yüzünden yere yakın vücüdunda çamurlu noktalar vardı.

Genç polis yerdeki çamurları umursamadan cesede yaklaştı. Tam gözlerinin ucunda durdurdu ayaklarını. Koyu kahverengi tonlarındaki gözleriyle çıplak bedeni yüzdü. Bedeni her süzdüğünde çatılmış kaşı biraz daha çatılıyordu.

İki elini siyah kotunun çeplerine soktu. Birazcık daha baktı bedene. Sonra uzaktaki arkadaşını süzdü. "Eun" dedi, polislerin sesine nazaran yükses sesle çağırmıştı.

Genç kız anında o yöne dönmüştü. Oğlan devam etti. "Bir gelmen gerekiyor." Genç kız karanlıkta başını sallamıştı. Daha sonra yönünü genç oğlana dönüp yanına gitti. Başını yana eğdi dinlediğini ifade etmekti amacı.

Genç oğlan çebindeki elinin tekini çıkarttı ve cansız bedene doğrulttu. Genç kız elini hızLadığı yerde gözlerini gezdirdi. "Bak görüyormusun ölmeden önce ya da öldükten hemen sonra yapılmış bu cizikler, kan akışı hala devam ediyormuş"

Bedenin üstünde doğrulttuğu eli tekrar eski yerine soktu. Genç kızın önüne geçti ve tüm ciddiyetiyle devam etti. "Ceset buraya bırakılıp gidilmiş ya bizim bulmamızı istiyordu ya da çok acelesi vardı. Bana ilk fikir uygun geliyor"

Sözleri bittiğinde genç kız tek adımıyla yana çekilip yerdeki bedene baktı. "Olabilir Jimin. Fakat ormanın en uç noktalarındayız yani katilimiz profosyenel olmaya bilir" dedi son sözlerinde arkadaşının gözlerine bakınmıştı. Oğlan başını salladı "Evet o da var tabi"

"Eun! Jimin!" Ardı ardına seslenen iş arkadaşlarına çevirdiler gözlerini. Kolunu kilolu kır saçlı resmi kıyafetli adama atmıştı. Hızlı adımlarıyla iki gencin yanına geldi. Tek eliyle yanındaki yaşlıyı gösterdi.

"Bakın bu ihbarı yapan bekçi." Eun hemen elini uzattı. "Merhaba. Bize olayı, gördüklerinizi tüm detaylarıyla anlatırmısınız"

Yaşlı bekçi başını aşağı yukarı salladı. "Ormanı kontrol için geziyordum. Birkaç tıkırtı duyduğumda ilk başta kurt filan sanmıştım fakat az uzakta olan cesedin beşında takım elbiseli tavşan maskeli bir adam vardı. Cesedi inceliyordu. Elimdeki feneri ona tutunca kaçtı arkasından koştum ama yetişemedim. Sonra hemen sizi aradım zaten"

Eun'un kafası karışmıştı. Başını iki yana salladı ve kendine geldi. "Tae sen bekçiyi karokola götür şu maskelinin bir robot resmini çizsinler." Tae başını aşağı yukarı salladı ve geldiği hızla geri döndü.

Eun bakışlarını yanındaki oğlana çevirdi. "Artık gidelim Jimin. Ekip tüm örnekleri alır." Jimin başını salladı. Biraz önce indikleri arabaya doğru yürüdüler. Jimin sürücü koltuğuna otururken, Eun hemen yanında yerini almıştı. Jimin arabayı biraz sürdükten sonra aklına gelenleri sormak adına konuştu.

"Sence katilimiz maskeli tavşanmı?" Eun bilmediğini ifade etmek için iki kolunu yukarı kaldırarak dudağını büzdü. "Bilmiyorum bana öyle gelmedi. Yani oraya bırakmışta olabilir sonradan bakmaya gelmişte." Eun düşkün gözleriyle yola baktı. Birden aklına dank edenlerle gözlerini açtı

"Jimin tavşan maskesi. Jimin!" Jimin anında ona doğru döndü fakat araba kullandığından bu uzun sürmemişti. "Eun, anlamadım."

"Bir hafta önceki cinayeti hatırlamıyormusun?" Jimin anladığını ifade ederek başını salladı, bir yandanda karakolun bahçesinde park yeri arıyordu.

"Cinayetin sorumlusu yani katil tavşan maskeli biri tarafından öldürülmüştü." Jimin el frenini çektikten sonra Eun'a döndü. Tüm şeyler aklına yatıyordu. Birlikte arabadan indiklerinde Eun, Jimin'in yanına geçerek devam etti.

"Yani katil o tavşan maskeli olmayabilir cinayetin sorumlusu için araştırma yapmaya gelmiş birisi olabilir" Jimin dudağını dümdüz ederek başını salladı. "Sanırım haklısın bunu Tae'ye de söyleyelim hadi gel" dedi.

Ardından birlikte ekip odasına gittiler. Girdiklerinde bekledikleri gibi Tae oturmuş kahve içiyor bir yandanda bilgisayardan iş yapıyordu. "Adamdan robot resmi aldınmı?" Tae, Jimin'in sorusuna karşın başını iki yana salladı.

"Yarın sabah elimizde olurlar." Tae bakışlarını ikisine çevirdi. Gözleri hafifte şişmiş ve kızarmıştı. Dün sabaha kadar bilgi topladıkları kendini belli ediyordu. "İkiniz gidip bekçinin sorgusuna girin Bay Heo bu cinayetide bizim ekibe verdi."

Selam fic değişikliği yapıp bunu yayımladım.

Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi merak ediyorum


ᴅᴀʀᴋ ʀᴀʙʙɪᴛ【ᴊᴊᴋ】Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin