Nisadan:
Şu birkaç gündür aklımda tek bir kişi vardı.
Sercan...
Ne kadar cemalin soru yağmurlarından kaçsamda aklımdaki sorulardan kaçamıyorum.
Belki bir hoşlantıdır. Ama benden 9 yaş büyük bir adamla... neden olmasın ki? Aşk yaş tanır mı? Ya da ben böyle aşk meşk diyorum da acaba sercan bana o gözle bakıyor mu? Yoksa onun için bir kardeşi gibi miyim?
Aşkım gibi...
Sahi aşkımla nedense çok yakınlar hem de gözüme sokmak istermişçesine yakınlar.
Utanmasalar dibimde kucaklayacaklar birbirlerini... neyse. Biraz daha bu konuyu düşünürsem kafayı yerim herhalde:(
Evet evet açlıktan yemediğim şu kafamı sercan yüzünden yiyebilirim her an...
Cemalden:
Barakada oturuyorken az ilerde oturan nisa'ya kaydı gözüm. Havaya bakıp bakıp ofladığını gördüm. Tabiki dayanamadığım için hemen yanına gittim.
Cemal: hayırdır nis karadenizde gemilerin mi battı.
Nisa: benim gemim yok ki batsın.
Cemal: kız ben o anlamda mı soruyorum. Yani hayırdır niye bu kadar canın sıkkın?
Canını sıkan şey ne?
Yoksa canını sıkan şeyin baş harfi sercan mı?
Nisa: uf cemo her şeyi ona bağlıyorsun ya helal olsun sana.
Cemal: napiyim anlatmiyon bende merakımdan bi şeyler bulmaya çalışıyom.
Nisa: bulma cemo bulma!
Cemal: noldu nis? Anlat bana...
Nisa cemale düşündüklerini anlata dursun biz sercanla bakalım.
Sercandan:
Mert ile konuşuyorduk ona nisa'ya karşı hissettiklerimi anlattım.
Mert: oğlum ne diyim sana hayırlı başarılar bol şans
Sercan: oğlum yarin gidip oyun aralarında konuşucam onunla artik yavaş yavaş açılırım herhalde bilmiyorum ya of of:(
Ertesi gun:
Dokunulmazlık oyununda 5-4 lük bir skorla gönüllüler öndeydi. Şimdi bozulan parkuru bir sonraki yarışmacı için düzeltmeye gitmişti birkaç görevli. Son oyuna nisa çıkmıştı daha soluklanmadan benchler değişiyordu. Sercan o ara konuşmaya başladı bile.
Sercan: çok iyiydin bi dahaki oyunda çıkacak misin?
Nisa: evet
Sercan: biraz gelsene bisey konuşucam seninle
Nisa: ne konuşucan?
Sercan: sen bir gel de;
...
