Karanlık, sisli günün sabahında, yedi yaşında Izuku'nun burnuna bahçedeki saksılardan gelen, hoş lavanta konuları ilişti. Bakugo Ailesi'nin evi her zaman çiçek kokularıyla kutsanmışçasına çevrili olurdu.
Izuku Midoriya gülümsedi. Yedi yaşındaki narin bedeni yaralar içinde olmasına rağmen, oldukça huzurlu hissediyordu. O, kendi minik cennetine dalıp gitmişken, Mitsuki Bakugo, ilk yardım malzemeleri olan bir tepsiyle birlikte yanına geldi.
Mitsuki ona tedirgin gözlerle baktı. "Aman tanrım, vücudun pert olmuş, iyi misin Izuku-chan?"
Izuku gülümsedi, canı acıyordu ama dayanabilirdi. "İyiyim, efendim. Sorun yok."
Mitsuki bunun yalan olduğunu bildiği hâlde gülümsedi. Izuku iyi olduğunu söylemesine rağmen, farketmeden gözlerinden yaşlar akıyordu. O sadece bir çocuktu sonuçta.
"Çok güçlüsün Izuku-chan, şüphesiz ki harika bir kahraman olacaksın."
Küçük Izuku'nun gözleri sevinçle parladı. Dudaklarında büyük bir tebessüm belirdi, Mitsuki ona anne şefkatiyle baktı.
O sırada, bir kapı çarpılma sesi duyuldu. Izuku korkuyla olduğu yerde sıçradı. Yutkunarak, gelen kişinin ona doğrulttuğu kan kızılı gözlerine baktı.
Mitsuki, bir yandan Izuku'nun yaralarını temizlerken, bir yandanda kapıyı çarpan Katsuki'yi azarlamaya başladı.
"Kapıyı çarpmamalısın Katsuki, senin gibi küçük çocuklar kibar yetişmeli. Izuku-chan'a baksana, ne kadar uslu."
Katsuki küçük yaşının aksine aşağılayan gözlerle Izuku'ya baktı. Kaşlarını çattı.
"Ben onu kurtarmasaydım diğer çocuklardan dayak yemeye devam edecekti. Güçsüz olduktan sonra nazik olmak neye yarar. Peh, acınası."
Izuku hüzünlü başını eğdi, gözlerini yere yöneltti. Mitsuki, Katsuki'nin kafasına bandaj fırlattı.
"Arkadaşlarınla düzgün konuş Katsuki Bakugo!"
Katsuki kafasını okşayarak annesine ters gözlerle baktı. Mitsuki sıkıntılı bir nefes verirken, elini Izuku'nun omzuna koydu. Gülümsedi.
"Sen ona aldırma Izuku-chan. Senden sayıca fazlaydılar, onları yenememen çok normal."
Ardından Katsuki'ye bir bakış attı. "Eh, tabii, Katsuki olağandışı bir çocuk-canavar olduğu için kazandı. Sen onun aksine nazik bir çocuksun."
Izuku ona gülümsedi. "Kacchan çok yetenekli ve güçlü, umarım özgünlüğüm ortaya çıkınca bende onun gibi olabilirim!"
Katsuki'ye bakarak gülümsedi. "Beni kurtardığın için teşekkür ederim Kacchan! Çok havalısın!"
Katsuki 'tsk'layarak gözlerini kaçırdı, yanakları hafif kızarmıştı. Izuku'ya ters bir bakış attı. Kaşlarını çatarak yanaklarını şişirdi. Cevap vermedi, zaten Izuku cevap vermesini beklemiyordu.
Katsuki her zaman lider ruhlu bir çocuk olmuştu. Bazı insanlar ona hep yönetmek için doğduğunu söylerdi. Sınıfındaki çocuklar onunla iyi geçinmek için büyük bir çaba sarfediyordu, o hiyerarşinin tepesine daha çocukken çıkmıştı.
Atılganlığının yanı sıra oldukça zekiydi. Öğretmenlerine göre ise gerçek bir dahi. Ama tamamen kusursuz değildi, kimse değildi. Katsuki aynı zamanda çoğu kişinin nefretini gizlidende olsa üzerine toplamıştı.
İnsanları aşağılıyor, daha küçük bir yaşta olmasına rağmen kendini herkesten üstün görüyordu. Doğduğundan beri hep şımartılmıştı, göz bebeği hâline gelmişti. Bundan kaynaklı olarak kibirli birisine dönüşmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mess
FanficYeni yazılmaya başlamıştır, destek olursanız çok sevinirim. [Tanıtım kitabın içindedir.] Başlangıç Tarihi: 08.06.2020 • "Cidden seni sevdiğimi mi sandın Kacchan? Çok safsın!" ▧ "Bana öyle bakmayı kes Todoroki-kun... O bakışları üzerimde görmek istem...