Mahmut Zekeriyayı ofisinin kapısında görünce 10 tane dondurma yiyerek sabahlamış sivilceli ergen gibi mutlulukla güldü
Mahmut: Oooo Zekeriyaa!! Aslan parçam en sevdiğim öğrencim nerelerdeydin sen yaa??
Zekeriya: Bilirsin önemli işlerim vardı tüm gün uyumak gibi. Ama senden daha fazla uzak duramazdım bebek ;)
Mahmut Zekeriya'nın flörtöz tavırları karşısında biraz kızardı. Neredeyse onun öğretmeni olması gerektiğini unutacaktı.
Lama kendisini belli etmek için zorla öksürdü
Mahmut: Bakıyorum yanında eşlikçin var. Sizin için ne yapabilirim genç bayan?
Lama: Tmm fesatlaşma hemen yemedik Zekeriyanı .
Mahmut: Pardon efendim ne demek istediğinizi anlayamadım. Zekeriya benim saygıdeğer öğrencilerimden biri sadece. Yaz kampında muziplikleriyle herkese adını duyurabilmeyi başardı.
Lama: Burada bir işimiz var elementimi öğrenmeye geldim. Senin sayende anlayabilirmişim bu doru mu ???
Mahmut: O kadar hızlı değil genç bayan. Önce sana sormam gereken sorular var. Gözlerini kapat ve elinden geldiğince dürüst ol.
Lama gözlerini kapatır ve Profesör Mahmutun derin ve rahatlayıcı sesine odaklanır.
Mahmut: Bir grupta çalışıyorsun. Ne yapmayı tercih edersin?
1- Grubu yönetirim
2- Araştırmayı hallederim
3- Boşlukları doldururum
4- İşleri eğlenceli hale getiririm
Lama 2.yi seçer
Mahmut: En çok neye değer verirsin?
1- Bilgi
2- Güç
3- Tutku
4- Sadakat
Lama 1.yi seçer
Mahmut: Seni en çok ne korkutur?
1- Unutulmak
2- Sessizlik
3-Yalnızlık
4- Değişim
5- Başarısızlık
Lama 5.yi seçer
Mahmut: En sevdiğin mevsim nedir?
1- İlkbahar
2- Yaz
3- Sonbahar
4- Kış
Lama 3.yü seçer
Mahmut: Kararlarını nasıl verirsin?
1-İçgüdülerime
2- Artıları ve eksileri tartarak
3- Büyük bir zorlukla
Lama 2.yi seçer
Odayı büyük bir sessizlik doldurur ve Lama yavaşça gözlerini açar
Mahmut: Hmmm çook ilginç. Hemde çokkk. Ama bu durumdaaa
Lama: Evet profesör?
Mahmut : Bekle bir saniye. Aha!
Lama : Bir şeyler ters mi gitti?
Mahmut : Hayır hayır kesinlikle hayır sadece alışılmayan bir şey oldu. Bir saniye daha ver de kontrol edeyim.
Profesör Mahmut altın renginde sümüklü bir kitabı açar ve sayfalarını karıştırır. Bir sayfada durduğunda gözleri parıldamaya başlar ve piç kurusu gibi sırıtarak Lama'ya döner.
Mahmut: Senin hakkında şüphelerim var Lama. Ama emin olmak için son bir test daha yapmalıyım. Bu sorun olur mu?
Lama: OLMAAAAZ HADİ SÖYLEYİN ARTIK NEYİM BEN!?
Profesör Mahmut masasının arkasına geçer ve bir anlığına kaybolur. Geri döndüğünde iki elinde de aşınmış kaya parçaları vardır.
Mahmut: Ayağa kalk ve arkaya doğru on beş adım at.
Lama Profesörün dediğini yapar. Profesör kaya parçalarını birkaç kere elinde döndürür.
Lama: Beklee ne yapıyorsun??
Lama arkaya doğru tökezler ve ayakta zar zor durur. Lama ağzını tekrar açamadan önce kaya parçaları kendisine doğru fırlar.
Lama sonunun geldiğini düşünür ve gözlerini kapatır. İkinci hayatımda bu gerizekalı amcığı öldüreceğim diye düşünür kendi kendine.
Ancak gözlerimi tekrar açtığında hayatta olduğunu ve kaya parçalarının toz haline geldiğini görür.
Lama : Oooh yeeh pışık!! Ölmedim yaşıyorum orospu çocukları!
Mahmut: Şükürler olsun ki beklediğim gibi sonuçlandı. Mükemmel, aslında olağanüstü bir şey bu. Kesinlikle şaşırtıcı.
Lama: Bu.. Bu da neydi?
Mahmut: Hiçbir şey bilmiyorsun değil mi?
Lama: ÇÜNKÜ HİÇBİR ŞEY SÖYLEMEDİNİZ BANA. YORGUNUM BIKKINIM KAFAYI YİYORUM VE SİNİRLENMEYE BAŞLIYORUM!!!
Mahmut: Sen, değerli kızım Güneş büyüsü yapabiliyorsun
Lama: Ooo süperim dimi
Mahmut: Evettt süpersin aşırı harikasın ve sadece bu kadar da değil ayrıca toprak büyüsü yapabiliyorsun
Lama çok sevinir ve gaza gelerek odanın etrafında zıplamaya başlar hatta o kadar gaza gelmiştir ki art arda üç kere osurur.
bu da mahmutun fotik
lama ofiste osururken
ŞİMDİ OKUDUĞUN
çişli okul
FantasyHer şey Lama Lamashop'un kendi yansımasını aynada görmesiyle başlar