Candy Shop Boys. Ziam"

°başlangıç noktası°

Sevimli sarı elbisesinin içinde bir oraya bir buraya koşturan küçük kız, salıncakta sallanırken kaydırağın altına saklanmış titreyen cılız yavru kediyi görmüş kucağına aldığı gibi babalarının yanına koşmuştu.
Minik elleriyle güvenli bir şekilde tuttuğu kediyi temkinli adımşarla babalarına götürüyordu çünkü ona göre bu kedi dünyadaki en sevimli şeydi ve bir aileye ihtiyacı vardı ve neden sevimli küçük kızın bir kedisini olmasındı ki.

Kendilerine doğru yaklaşan tatlı kızlarını fark ettiğinde Zayn oturduğu bankta kollarını açarak sevimli ufaklıkları karşıladı.

"Babacığım, bak ne kadar da tatlı!" neşeyle kıkırdayan ve kollarındaki yavruyu daha sıkı saran kızının tatlılığından ölmek üzereydi genç baba, dayanamayan gözlerle eşine döndüğünde onunda kızının saçını severek gülümseyişine şahit oldu, derin bir nefes koyarken "Ama aşık bir babaya böyle gülünmez ki, bu yasal olmamalı" elini alnına koyarken sızlanmaktan geri durmadı.

Liam, kocasının bu haline daha çok gülerken küçük kız babalarına aldırmayıp kucağındaki kediyi sevmeye devam ediyordu.
Küçük kızın onu hiç bırakamya niyeti yoktu.
"Babacığım, onu besleyebilir miyiz ? Lütfeeeeen.." dudak sarkıtılarak söylenen bu sözler Zayn'i deli etmeye yeterdi bile.

Eşinin omzuna kafasını gömerken "Aman tanrım, ona dünyadaki bütün kedi yavrularını almak istiyorum."iç çekti. "Kocana yardım et."

Liam, önce hangi bebeğine bakacağını bilemeyerek gözlerini büyüttü ardından yanındaki bebeğinin saçlarına öpücük kondurarak hala kediyi sevmekte olan küçüm kızına yöneldi
"Bebeğim, üzgünüm ama onu eve götüremeyiz" kızının saçlarını okşarken sakince konuştu.
"Ama neden babacığım ? Baksana o çok tatlı" kediyi kaldırak ona gösterirken Zayn dayanamayıp "Ama nedeeen ? Liam baksana ona çok tatlı!" diye bağırdı kızını işaret ederek. Esmer olan kızıyla dudak bükerken "Belki bir annesi vardır ve yavrusuna yemek aramak için gitmiş olabilir, küçük bir bebeği annesinden ayıramayız tatlım" Liam sakin sesiyle bebeklerini cevapladığında tatlı sarı elbiseli kız biraz daha dudak bükmüş üzgün üzgün bakmıştı kediye ama babası haklıydı o da babalarından koparılmak istemezdi, bu çok üzücü olurdu.

Zayn dudak bükmeye devam eden kızına bakarak tekrar iç çekti "Liam, lütfen bir şeyler yap, bir barınak satın almak üzereyim dayanamıyorum"
"Mindy ?" küçük kız babasına dönerken hala üzgün görünüyordu.
"Onu eve götüremeyiz ama o ve annesi için yiyecekler bırakabiliriz böylece annesi bir daha onu yalnız bırakmak zorunda kalmaz" babsına söylediğinde küçük kız neşeyle çığlık attı " Gerçekten mi banacağım? Yapabilir miyiz ?"
"Elbette tatlım, biraz süt ve biraz da kedi maması koyabiliriz" küçük kız mutlulukla kucağında ki kedisiyle beraber Liam'a sarılmaya balıştıpında Zayn bu tatlı anları izleyip ailesine daha çok aşık olmakla meşguşdü.

Küçük kız babasını banktan kaldırıp kedisi için mama almaya markete sürüklerken o kadar heyecanlı ve şirin görünüyordu ki Zayn tekrar iç çekti, onlar için ölebilirdi kalbi hem eşine hemde kızına duyduğu aşkla dolup taşıyordu.

Kafasını kaldırıp parkın karşı caddesindeki artık sahibi olduğu şeker dükkanına baktı. Mindy's Şeker Dükkanı.

Şimdi tam burda her şeyin başladığı, Liam'ı ilk kez bu parkta otururken şeker dükkanının camından gördüğü yerde o ve güzeller güzeli kızlarıyla beraberdi.
Hayatı bir pamuk şekerden daha tatlıydı ve böyle devam etmesi için canını vermeye hazırdı.

Zayn, dünyanın en mutlu şekercisiydi ve hep öyle kalacaktı.