Yağmurum Ol

17 4 5
                                    

Güneş ışıklarının yüzüme çarpmasıyla uyandım. Betty de uyanmıştı çoktan, mutfakta kahvaltı hazırlıyordu. Elimi yüzümü yıkayıp tekrar yanına gittim.
Betty gülerek"aldın mı güzellik uykunu?" dedi.
Ben de gülerek "idare eder" dedim.
Heyecandan az bişey yedim işte. Bilmiyorum, onu seviyordum
kahve içme teklifi ayaklarımı yerden kesmişti adeta.
Kahvaltıyı bitirip yukarıya odama geldik tekrar. Bordo triko bir elbise ve deri ceketimi geçirdim. Çok heyecanlıydım saçlarımı hafif maşa yaptım ve hafif bir makyaj. Artık hazırdım ama fiziksel olarak tabi.
Ah Robert bi bilsen kalbim nası atıyor senin için.
O sırada Betty "haydi Linda, geç kalıyorsun" dedi.
Derin bir oh çektim sakinleştim ve sonunda çıktım evden.
Cafeye varmıştım ve o muhteşem gülüşüyle çoktan orda oturuyordu. Çok gülüş gördüm ama bu kadarı fazlaydı Robert.
"Ah merhaba geciktimmi?" dedim.
Ve tekrardan hafif bir tebessümle "hayır ben biraz erken gelmiş olabilirim dedi. "
Bende saçımı kulağımın arkasına alıp "ah iyi o zaman" dedim.
Sonra iki sıcak çikolata aldık.
"Dersler nası gidiyor? "dedi
"Yaani orta diyelim, senin peki?"
"Aynen benimde idare eder" dedi bardağa bakarak.
Dışarıda epey bir yağmur vardı tabi ve birden
"yağmurun altına girelimmi?" dedim. Neden bilmiyorum ama o an içimden bi mutluluk koptu.
Hafif çatık kaşlar ve kusursuz gülümsemesiyle "ilk kez böyle bir istek alıyorum, neden olmasın ki"
O an inanamadım bir kere daha aşık olmuştum ona.
Kalktık yavaş adımlarla çıktık cafeden.
Ve dönüp dediki"yağmuru çokmu seviyorsun anladığıma göre evet"dedi başını öğerek.
Gülümseyerek "evet ben pluviophile insanıyım en sevdiğim şey bu olabilir" dedim.
Sonra bayağı bir konuştuk okulu.
Sonra annen baban nasıl diye sordu.
"benim ailem sadece annem, o da iyi senin peki" dedim.
"kusura bakma böyle sormamalıydım. " dedi
" hayır hayır problem yok, sen nerden bilebilirdinki boşver. Gereksiz bir konu."
"özel değilse anlatabilirsin,yani belki rahatlamana yarar. "
"babam, baba denemez gerçi bizi terketti. Ve onu hiç göremedim hiç bir zaman. O yüzden annem benim herşeyim." dedim hafif gözlerim dolmuştu.
"baban kaybetmiştir seni inan, bizimde harika bir ailemiz yok o yüzden iyi anlıyorum."
"sende anlatabilirsin Robert istersen tabii"
"ablamı kaybettim bir sene önce. Ama güçlü kalmaya devam, ve sende güçlüsün belli o yüzden üzülmek yok artık."
Biraz sessizlikten sonra
Sıcak çikolatasını diğer eline alıp diğer eliyle elimi tuttu ve dediki
"Senin yağmura sevdiğinden çok seviyorum seni, hatta daha fazla" dedi.
O an gözlerim doldu, zannetmeyin ki aşık oldum ve o da bana oldu ben onu yıllardır seviyordum. Bu mutluluk anlatılamazdı yılların acısı, kimseye anlatamam çok yıpratmıştı.
Gözlerim dolu bir şekilde, derin bir nefes aldım ve "bende" dedim. "Yağmurdan çok sevdiğim tek şeysin Robert"
Bu ana inanamıyordum, bardağı yere bırakıp sarıldım ona. O da kocaman heybetiyle sardı beni. Bu an böyle kalmalıydı, sonsuza dek. Sonra yağmurun altında elimden tuttu ve yürüdük.
Dayanamayıp "İnanamıyorum, gerçek olmamalı" dedim.
Ellerimize bakarak  "bende, inanamıyorum çok güzelsin kalbinde öyle. O yüzden lütfen beni kabul et yüreğinde bir yer ayır bana"
Gülerek "Sen her zaman buradaydın ve çıkmıyordun bu işte deli ediyordu"dedim
Kahkaha" atarak demek deli ediyordum?"
" evet hemde çok "deyip bende kahkaha attım.
İkimiz sırılsıklam olmuştuk. Bende:
" eve gitme vakti geldi sanırım yoksa üşütüceksin."
"sen istersen sabaha kadar kalırız"dedi.
" ah beyefendi, ne kadar da naziksiniz ama hasta olmanız isteyeceğim son şey."
" tamam sevgilim, ama şunu unutma ben sana hastayım maalesef"
Sevgilim demişti bana ahh Robert, çok utanmıştım.
"bende sana sevgilim. "
Sonra elini bıraktım ama sonra tekrardan tuttu.
"ben seni eve bırakmak isterim izninle"
"zahmet olacak ama, gerek yok ki boşuna yorulacaksın."
"hayır ne yorulması, memnuniyetle."
Beraber yürüyerek eve varmıştık  sonunda.
"görüşürüz o zaman dedim" kızararak.
"Görüşürüz sevdiğim"dedi o da o mükemmel gülümsemesiyle.
Eve girdiğimde hala olayın şokundaydım, sanki gerçek değildi. Betty gitmiş olmalıydı tüm ışıklar kapalıydı. Üzerime pijamaları giydikten sonra yatağıma yattım ve onu düşündüm. Robert'la olunca nabzım başka atıyordu, gözlerim bir başka bakıyordu, bir başkaydı herşey. Renkler daha canlıydı, hayat daha mutlu.
Onun kokusu, gülüşü benzersizdi. Bir an ya onu bir gün kaybedersem ne yaparım diye düşündüm. Sonra dürtü geldi, şimdi sen mutlusun Linda tadını çıkar der gibi...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 04, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Acı Dolu Şu KalbimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin