Uncharted: Frost'un Sırrı

Eski Bir Dost

Manastır'ın girişinin yıkılması ile içeri Safari Arabasıyla Chloe girdi.

(Chloe eski hazine avlarında Nathan'ın eski ortağı ve sevgilisidir.)

İki elindeki silahla içeriyi taradı.
Elena kendisini tutan adama attığı dirsek darbesi ile paralı askerden kaçtı.

Nathan kafasını siperden kaldıramıyordu.
Elena Sullivan'ı enkazın içinden çekip arabaya attı.
Ağır yaralanmamıştı
Chloe arabanın üzerine çıkıp Nathan'a nişan alan askerlere ateş etmeye başladı

"Nathan çabuk olman gerekiyor zamanımız kalmadı koruma ateşi açıyorum."

Manastır gittikçe yıkılıyordu.

Sullivan arabayı çalıştırdı.

Nathan zar zor zıplayarak arabaya tutundu.
"Gazla!"

Araba son hız ilerliyordu.
İlerlerken arkadan gelen mermilerin rüzgarı delip gecen sesleri ile uzaklaştılar.
Nathan:
"Seni kim çağırdı?"
Sullivan alaycı bir ses tonuyla
"Bana bakma evlat hatun olmasa orda işin bitiyordu."
Chloe:
"Arajntin'de kalıyorum paralı askerlerin geldiği haberini aldım paralı askerlerin burada olmasının tek sebebi olabilir o da para!
Şimdi elimizde ne var?"
"Hey hey hey tamam teşekkürler ama bu hazinenin başka bir ortağa ihtiyacı yok!" dedi Nathan.
Chloe:
"Peki o zaman belki Manastırdakilerin bir ortağa ihtiyacı olabilir"

Nathan konuşmaya atıldı
"Aslında gerek yok çünkü her zaman 4'e bölmek daha kolaydır."
Chloe gülerek
"Konuşmaya başla"

"Bir Kaptan var adı Kaptan Frost bunlar büyük bir yağma yapmışlar parayı bölüşüp buluşmak için Antartika'ya gideceklermiş. Frost bunlara kazık atmış ortakları ise onu beklerken ölmüş, parayı burda saklıyormuş daha sonra parayı birisi buradan taşımış Buz taşı denen birşey var onu hala bulamadık."

Chloe atıldı.
"Buz taşı denen şey artık neyse soğuk bir yerde tutulması gereken bir şeydir"
"Ama nerde?"
"Siz malmısınız tabiiki Antarktika'da o zamanın teknolojisiyle nereye konabilir?"
"Sully Chloe'yi duydun Antartika'ya dönüyoruz!"

#evdekal