Güne annem ve babamın bağrışma sesleri ile uyandım,ama alıştım çünkü neredeyse hergün aralıksız kavga ediyorlar.
Onları kendi hallerine bıraktıktan sonra lavaboya gidip yüzümü yıkadım ve giyinmeye gittim çünkü o lanet olası okula gideceğim. Okulu sevmiyor olmama rağmen neredeyse hiç devamsızlık yapmadım çünkü evde kaldığım her saniye annem ve babamın bağrışma seslerini duymak zorunda kalacaktım.Hazırlanıp yola koyuldum,evimiz okula uzak ama otobüse binmiyorum yani birsürü insanın olduğu ortamlar beni rahatsız ediyor bunun içine okulda dahil.Kapüşonumu takıp yürümeye devam ettim bir süre yürüdükten sonra yolumun üzerinde bi pastane gördüm ve içeriye girdim,biraz etrafa bakındıktan sonra bir tane simit almaya karar verdim.
Tam kapıdan çıkarken"neden burada yemiyorum ki"dedim ve bir masaya oturdum,2 dakika sonra kapıdan biri girdi kıvırcık kumral saçlı,uzun boylu ve on altı yaşlarında bir çocuk.Bir süre onu gözlemledim bi anda bana baktığında göz göze geldik ve masamın yanında bir şey diyecek gibi dikilmişti bana şöyle dedi "boş yer yokta senin yanına oturabilir miyim?" Bende "tabiki" dedim hoş bir ifade ile.Hiç konuşmadan önümüzdeki yemekleri yiyorduk ama ben delicesine onunla tanışmak istiyordum ve dayanamayıp birden ağzımdan şu söz çıktı "adın ne?" Çocuk bana gülümseyerek "berk,peki senin adın ne?"dedi bende "Melis" dedim ve konuşmaya başladık,bana hayatından bahsetti.Çocuk cidden çok samimiydi zamanın farkına varamayıp saate baktım ve tamı tamına bir saat konuştuğumuzu gördüm ama hiç gidesim yoktu.Berk ile aynı okula gittiğimizi ve tahmin ettiğim gibi on altı yaşında olduğunu öğrendim buna çok sevinmiştim.Bir anda kapıdan bir arkadaş grubu Berk'in yanına yaklaştı ve içlerinden biri "gidelim mi?" Dedi Berk bana bakıp "benim gitme vaktim geldi tanıştığımıza memnun oldum"diyerek elini uzattı ve el sıkıstık arkadaşları ile beraber otobüse bindiler içimden "ah Melis! neden peşinden gidip otobüse binmedin"dedim.
Yaşadıklarımın şokuyla beraber pastaneden çıkıp yola koyuldum,yol boyunca istemsiz sırıtıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cam duvarlar
Teen FictionAttığım kahkahalara bakmayın,onların arkasında derin bir yalnızlık ve sancı var....