Sen benim daha adımı bile bilmiyorsun, en sevdiğim şarkıyı, sevdiğim kitapları... Sahi bende seninkileri bilmiyorum. Bilsem daha çok severim seni, biliyorum.
Sen benim için keşfedilmeyi bekleyen bir hazinesin.Seni keşfetmek, sana sahip olmak istiyorum. Ama seni ararken kendimi kaybediyorum. Bu sonu gelmeyen arayış beni mahvediyor. En sonunda benliğim yok oluyor.Sonra anlıyorum ama. İnsan birini tanımadan ne kadar çok sevebilir anlıyorum. Bir de tanısam diyorum kendi kendime. Ya o zaman ?
Korkuyorum. Seni kaybetmekten korkuyorum ama sen daha benim seni sevdiğimi bile bilmiyorsun.Bilsen de inanmazsın belki.
Bazen hiç bir şey hissetmiyorum. Hatta o kadar hissizleşiyorum ki nefes alamıyorum. Her şey anlamsız geliyor. Kelimeler boğazımda düğümleniyor.İsmini duyunca bile bayılacak gibi oluyorum.Bu kadar seninken, hiç bir şeyin olmamak çok acıtıyor canımı.
Benimki sana karşı oluşan küçük bir sevgiydi, yeni doğmuş bir bebek kadar saf,temiz. Düşe kalka büyüdü bu sevgi. Olgunlaştı, aşk oldu. Duruldu sonra, büyümesi yavaş yavaş durdu.Sonra aşk bitti, ömür bitti.