Kahvaltılarını olabildiğince hızlı bitirip Bella'nın onlar için hazırladığı alışveriş listesine baktılar.
" İnce ve kalın kumaşlı iki cüppe (Harry yılan derisi cüppe alsın.)
Çift katlı kazan
Ateşe dayanıklı iksir seti
Kırmızı ve mavi kol bandı ( Harry VeMoon a gideceği için ona koyu yeşil kol bandı.)
Hasurf tahtası (Çocuklar istedikleri desende ve renkte seçebilirler.)
Asa (Bayan Virsmire'e kimliklerinizi vermeyi unutmayın yoksa sizi tanıyamaz.)
Üçlü tüy kalem seti"
Sophia artık dayanamadı "Pekala, geri kalanına sonra bakarız." Kapı çaldı. "Branden gelmiş olmalı. Ben bakarım." Branden gelmişti. "Biraz daha beklersek Büyücü Pazarı tıka basa dolacak."
Branden haklıydı. Pazar tıka basa Sky Wizard ve Beyaz Zambak Şifa okulun öğrencileriyle onların anne babalarıyla doluydu. "Sakın kaybolmayın. Kaybolursanız da Fu'nun anıtına gelin." Fu'nun anıtı pazarın ortasında duran dört element heykeliydi. Ateş, Su, Tokrak ve Hava. Bunlar insanların kontrol edebildikleri elementlerdi. Belli bir zaman içinde insanlar dört elementi kontrol etmek istemiş. Bu yüzden adı "Dört element savaşı" denen bir savaş çıkmıştı. Ateş ve Su insanları güçlüydüler. Ama Hava ve Toprak insanları yeryüzünden silinip gittiler. İlk olarak cüppe almak için Bay Willson'un cüppe dükkanına girdiler. İçerisi kalabalık değildi. Yanlızca kızına mavi beyaz cüppe alan bir kadın vardı. Kendilerine cüppe ve kol bantları almışlardı. Bay Willson, Sophia dükkandan çıkmadan kulağına fısıldadı "Ona iyi bak. O çok değerli." Sophia cüppenin kolundaki işemeye baktı. "Rimosa Fu"
Rimosa, element ustası Fu'nun tek kızı. Aynı zamanda dört elementide kontrol edebiliyordu. Bu cüppe de onun cüppesiydi.
Sıraraki durak "Kazanlar ve İksirler" di. "Ben kaanlarınızı ve iksir setlerinizi alırken siz de birinci sınıf iksirlerine bakın."İksirlere bakarken Mary "Uyku iksiri çok güzel kokuyor..." Mary'nin gözleri kapandı ve yere düştü. Harry uyku iksiri şişesinin arkasını okudu. "Koklayan kişiyi uyandırmak için kayısı çekirdeği haplarından bir tane vermeniz yeterlidir.' İyi ama burada kayısı çekirdeği hapı satılmıyor ki." Sophia raftan bir kayısı çekirdeği hapı aldı ve Mary'e verdi. "Burada her şey satılır." Kazanların satıldığı yere gittiler ve Barenden orada yoktu. Kasayada baktılar oradada yoktu. Tüm dükkanı aradıktan sonra Fu'nun anıtına gittiler.
Branden'ı Anıt'ın karşısındaki büyü sporları kısmında gördüler ve oraya gittiler.
