2,

63 10 1
                                    


"Namjoon, yeterince saçmaladın bence."

Yoongi bıkkınlıkla yakın arkadaşına döndü. Dersleri çoktan bitmişti fakat uzun bir süre kütüphanede kalmaları gerekmişti. Kütüphanede akşama kadar işlerini halletmişlerdi. Ve şimdi, yemek yemeye gidiyorlardı.

Namjoon, Yoongi'nin üniversiteye başladığından beri en yakın arkadaşıydı. Yoongi'nin hayatında yaşadığı önemli her şeyi ya birlikte yaşamışlardı ya da Yoongi çoktan anlatmıştı.

Jimin olayı dışında.

Ona bundan bahsetmemesinin belli başlı bir nedeni yoktu elbette. Belki Jimin'in uyuz sevgilisi yüzünden anlatmamış olabilirdi, ya da Jimin'in ona karşı bir şey hisettmemesinden dolayı. Ya da Yoongi'nin Jimin'e hiçbir zaman duygularından bahsedeceğini düşünmemesinden... Eh, belki de belli başlı birden fazla nedeni vardı.

"Bak, Jimin'le çok samimi değilim ama gördüm işte farklı bakıyor sana."

"Namjoon, sadece arkadaşız biz. Aş bunu artık."

Bir de bu mesele başına çıkmıştı. Jimin'le hoş bir rastlantı eseri kütüphanede karşılaşmıştı. O öğle saatlerinde kalkmıştı fakat tatlı gülümsemesiyle Yoongi'nin yanına gelip, "Hyung, iyi çalışmalar." demeyi ihmal etmemişti. Çünkü Jimin her zaman böyleydi. Bir periden farksızdı.

Namjoon kütüphaneden çıktıklarından beri aynı şeyi söylüyordu. Bir şeyler ima ediyordu. Yoongi bunu kabul etmemekte ısrarcıydı çünkü o da Jimin'in kendine bakışını biliyordu. Sevgilisine bakışını da biliyordu. Dokunuşlarını da biliyordu. Aynı değildi.

Namjoon daha fazla konuşmadı. Yemek yemeğe gittiklerinde de sıradan sohbetlerine dönmüşlerdi.

Yoongi, gelen mesajla istemsiz gülümsedi.

Jiminie
Bugün eve gelecek misin??
[21.02]

Evet diye kısa bir cevap verdikten sonra bunu sormasının nedenini merak etti. Ama sormadı.

Jiminie
Gelirken şarap alır mısın madem :)
[21.05]

Kırmızı.
[21.05]

Yoongi eve elinde bir şişe kırmızı şarapla gittiğinde Sejin'i görmeyi düşünmüyordu.

it was only a kiss ¦ yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin