BİR AYBAR HİKAYESİ

4.Bölüm-Karşılık

Aycan

Sabah kalktığımda barışın yanında uyuduğumu görünce sevindim.Onun saçlarıyla oynayıp sakallarına dokundum.Aklıma şirkette bana çapkın çapkın sözleri geldi ama şirketten sonra uysal bir kediye dönüşmüştü.O anda uyanmıştı ve bana artık saçlarıma dokunmanı paralı yapacağım deyince kendime geldim ve saçıyla oynamayı bıraktım.Ve ona;

Aycan:Demek çapkın barış geri döndü
Barış:Zaten hep buradaydı:)

Ben bu çocuğun her hareketine düşmek zorunda mıydım?

Kalktık ve kahvaltı yapmaya gittik.Kahvaltıdan sonra şirkete geçtik.

Barış

Şirkete geçtiğimizde ilk önce kahve almaya gittim ve ne göreyim Burak yine Aycan'ı bir yere sıkıştırmıştı.Onları öyle görmeye dayanamıyordum.Galiba ben Aycan'ı seviyordum.Aycan da beni görmüş olmalıydı ki bana delici bakışlar attı.Hemen yardımına koştum prensesimin

Barış:Aycan ben kahveyi nerden alıcaktım ?
Aycan:Ben sana hemen gösteriyim takip et beni
Burak:Barış sen neden hep biz konuşurken geliyorsun? Aranızda bişey mi var?

İşte kilit soruyu Burak sordu bunun yanıtını ne ben ne aycan biliyorduk
Barış:biz sadece arka....
Aycan:Biz barışla sevgiliyiz

Bu oyunu bir kere daha oynayacaktık demek ben seve seve oynardım ama aycan bir daha bu oyunu oynamayalım demişti.Burakın sesiyle birden düşüncelerden uzaklaştım.

Burak:Ne?
Barış:Biz sevgiliyiz seni uyarıcaktım ama sen kaşındın bir daha seni aycanın yanında görmek istemiyorum.

Aycan bana hayran gözlerle bakıyordu.Sonra el ele ordan uzaklaştım.Benim odaya girmiştik.

Barış:Çıkar anlaşması diyorsun ama seninki daha karlı her saat hatta her dakika yanındayım o zaman
Aycan:Ya barış burnumdam getirme iyi ki bişey söyledim

Aycan

Barışla konuşurken birden burnumun dibine girdi aklıma yine öpüşme sahnemiz geldi ve heyecanlandım.Birden dudağımı birleştirdim
ondan karşılık alamamak üzmüştü.

Barış:Aycan neden yaptın şimdi tekrar kaçıcan?

Bu sefer kaçmayacaktım ve onu cezalandıracaktım.O kim ki benim öpücüğüme karşılık vermez.Barışın kulağının dibine gidip

-Bunu sen istedin. dedim

Odanın perdelerini kapatmıştım.
Elbisemin dekoltesini iyice açmıştım artık siyah sütyenim görünüyordu.Elbisemi daha yukarı kaldırdım ve bacaklarım iyice ortaya çıkmıştı.Barış ne diyeceğini şaşırmıştı.Onun yanına gidip dudağına baktım.Hemen bana doğru gelmeye başladı ben ise ondan kaçtım ve

-Çok beklersin dedim

Elbisemi düzeltim ve odadan çıktım.WC ye gittikten sonra barış odadan çıkmıştı.Telefonu aldığımda ne göreyim telefonumun arka planını kendisinin göğüslerinin göründüğü bir foto yapmıştı.Demek oyunuma karşılık vermişti.

Barışın odasına gitti.
Barış:Seni hangi rüzgar attı Aycan hanım?
Aycan:Senin rüzgarın:)
Barış:O iddialıyız demek.Ne için gelmiştin aycan hanım oranı buranı açmak için mi?
Aycan:Hayır ama istersen;)

diyip aynanın karşısına geçti çantasından ruju alıp sürmeye başlamıştım.

Barış

Aycan bunla başımı alcağını düşünmüşken söylediği sözle büyük kozla geldiğini anladım.

Aycan:Barış ben süremiyorum sen benim yerime sürer misin?
Barış:Tabiki

Aycan'a güzel bir şekilde rujunu sürmüştüm.Sonra

Barış:Nereye gidiyorsunuz ona göre son rütuşlarımı yapayım.
Aycan:Bi arkadaşa öğlen yemeği sözüm var müsaitse onunla çıkacaktım
Barış:Onla konuştum zevkle gelicekmiş
Aycan:Hadi söyle o arkadaşa hazır mıymış?
Barış:Saçları çok dağınıkmış birisinin taraması geriyormuş
Aycan:Hmm galiba o kişi benim de tarak yok
Barış:Elinle tararsın o zaman
Aycan:Boyum yetmiy...

derken onu kucağıma almıştım o ise elleriyle saçımı düzelteceği için ayaklarını belimde kilitlemişti

Aycan:Seninkine söyle rahat dursun ayyy yoksa tahrik mi oldun?
Barış:Sen hissettiğine göre başkalarıda tahrik olmuş galiba
Aycan o anda saç yapma niyetine başımı göğüslerine doğru itti.Göğüsleri sanki fışkırırcasına bana doğru bakıyordu.Ben ise onu kalçalarından yavaşça tutuyordum.Ve birden aycanın ayağına kramp girmesiyle bu eşsiz an sonlandı.

Evet arkadaşlar ne düşünüyorsunuz yorum atıp oy kullanabilirsiniz:)