Sınıfa girmeden hızlıca taksi çağırıp eve gittim. İrem'e de mesaj attım " İrem ben eve geldim beni bekleme."Sinirden resmen kuduruyorum yaa! İğreç pislik herif! Ama bunun intikamını alıcam senden ukala pislik. Elbette ki nefret ettiğin bi sey zaafın olan bi seyin vardır. Ama nasıl bulucam onun nefret ettiği şeyleri ve zaaflarını. Neyse şimdi bir duş alıyım da düşünürüm.
Duştan çıktıktan 5 dakika sonra falan kapı çaldı. Aslında kim oldugunu tahmin edebiliyorum tabiki de İremm. Gidip açtım dogru tahmin. Hemen içeri girdi ve bana sorgulayıcı gözlerle baktı. "İrem sen geç içeriye ben iki kahve yapıp geliyim anlatıcam her seyi"dedim. O da başını onaylarcasına sallayıp tekli koltukların birine oturdu. Bende iki kahve yapıp salona geçtim. İrem bana neler oldugunu anlatıcak mısın artık der gibi baktı. Bende her seyi en başından anlatmaya başladım. Anlattıklarım bittikten sonra. "OHA!Kızım bu çocuk nasıl bi pislik nasıl serefsiz bi insan ya!?"
"Ama ben ona göstericem alıcam ondan intikamımı. Bende Benan Demir'sem göstericem ona bunun hesabını vericek!"
"Ne yapmayı planlıyosun peki?"
"Bilmiyorum elbet bi zaafı veya nefret ettigi bir şey vardır. Ama asıl sorun bunları kimden öğrenebilirim bilmiyorum."
"Ben biliyorum sanırım. Bi çocuk var sürekli Ertu'nun pesinden dolanıyo heralde onu gruplarına almasını falan istiyo. O cocuk kesin biliyodur."
" Ertu?"
"Sana bunları yapan çocuk işte."
"OHA!Soyadı ne peki?"
"Aykut"
"Tamam canım sağol."
"Neyse saat baya geç oldu ben artık gidiyim."
"Tamam yarın görüşürüz o zaman."
"Tamam canım, hadi görüşürüz." Bu kızda bu aralar bi şeyler var ama hadi hayırlısı.
İrem gittikten sonra loptapımı alfım ve facebooktan arama motoruna Ertu Aykut yazdım. En başta çıktı. Hemen resimlerine baktım. OHAA! Çocuk bildiğin popi laaan. Acıktığımı farkettim, faceye bakmaya telefondan devam ettim. Telefonu masaya bırakıp dolaba dogru gittim. O sırada bildirim sesi duydum. Hemen elime alıp baktım. Arkadaşlık istegi gelmiş. ÖMER ÖZCAN. Kim ki acaba? Profiline girip baktım. Ohaa! Bu bizim Ömer. Sabah ki Ömer. Benden özür dileyen Ömer. Oha oha ! Nerden bulmustuki soyadımı ? Hemen kabul ettim. Hala şoklardayım yani. Hemen profiline girip bakmaya başladım. Fotoğraflarında gezerken gördüğüm şeyle şok oldum. Yanında Ertu denen çocuk var ve fotoğraf8n açıklamasında "Çocukluktan beri yanyana" yazıyo. OHAA! Korkmam gerekiyi mu? Bu da o çocugun bi planıysa. Degildir yaa. Ömer iyi çocuktur. Yapmaz öyle seyler yani demi? Yapmaz yapmaz. Bunları düşünerek yatağıma uzandım ve yorgun olduğum için hemen uykuya kendimi teslim ettim.
Ertu'nun Bakış Açısından
Saat gece on iki ve ben hala odamdaki kum torbamla dövüşüyorum. Neden bu kadar sinirliyim bilmiyorum. Şu yrnu gelen kız sinirlerimi bozdu sanırım. Ama sinirlenince ne kadar da güzel oluyo o kız öyle yaa. O kahverengi gözlerinden ateş fışkırıyo resmen. Her hali cadı ama sinirlenince bi farklı oluyo. Bana sanane dedigi için özürde dilemedi zaten. Başından aşağı bir kova su döküp onu tehdit etmeme ragmen hala bir sey demedi. Aklıma geldikce sinirleniyorum. Nasıl bana karsı bu kadar cesur olabilir. Tam kum torbama bir yumruk atıcaktım ki telefonuma mesaj geldi. Hemen telefonumu elime alıp measajı açtım. "Yarın sabah beni evden al da birlikte kahvaltı yapalım." Dilara'nın yazdığını okuyunca hemen cevao yazdım."Yarın erkenden isim var olmaz." iki dakika gecmeden cevap yazdi."Bende erkenden kalkarım nolcak:)" ne kadar da yüzsüz bi kız hayırdan anlamıyo. "Dilara yat zıbar. Okulada kendin kahvaltı yapar gidersin." yazdım. Tekrar mesaj sesi."Peki, iyi geceler Ertu!" cevap bile vermedim. Dilara bizim karşı sınıftan. Beni seviyo sanırsam. Benim dikkatimi çekmek için yapmadığı şey kalmamıştı. Kız dövdüğü bile olmuştu. Ama benik gran ilgimi çekiyor mu? Tabiki de hay8r!! Kum torbama bir kaç tekme ve yumruk indirdikten sonra duşa girdim ve çıkıp hemen kendimi uykunun kollarına teslim ettim.
Benan'ın Bakış Açısından
Kapının çalma sesiyle uyandım. Gözlerimi ovalaya ovalaya kapıya gittim. Gelen tabiki de İrem. Cok uykum var ama yaaa. Şimdi açar ağzını yumar gözünü valla. "Günaydıııın" diyip sulu sulu yanaklarımdam öptü."Hayırdır, sabah sabah ne bu neşe?"
"Aman Benan be napalım salya sümük ağlayıp ağıt mı yakalım, napalım yani? Saol yani tüm nesemin içine sıctın."dedi somurtup yatağımın kösesine oturup. Hemen yanına gidip bende onu sulu sulu öptüm."Canım benim yaa yerim senin tribini. Ne biliyim yani sen beni kolay kolay öpmezsin ondan dedim."
"Tamam Benan sus konuştukça batıyosun." Haklı valla kız, konustukca batıyorum yaneee."Hadi sen hazirlan bende yatağını toplıyım. Hayvan gibi yatmışsın yine."
"Tamaaaaam" diyio tuvalete gittim. Doğru diyo kız, hayvan gibi yatıyorum valla. Ama napıyım yani elimde olan bi şey değil ki. Yapımda var yani.Üstümü giydikten sonra çıktık evden. İrem'de bana şu Ertu denen çocuğu anlattı. Okulun reisiymiş. Hah! Papucumun reisi! Onların griba katılmak istiyen çocukta Serkan diye biriymiş. Ojula gidince o çocuğu bulmam lazım. Ne olursa olsun Ertu denen ego yığınından bunu ocünü alıcam..!
Ertu'nun Bakış Açısından
Sabah okula Dilara'yla geldik. Gerizekalı sabahın köründe kapıma gelmiş. Aptal kız! Arabatı parkedio bahceye dogru yürüdük. Sonra "Hadi Dilara bay!" "Nereye Ertu? Beni sınıfa bırakmıycak mısın?" "Allah'ım sabırr! Kızım sne kendin sınıfa gidemiyo musun? Ayakların yok mu senin?!" "Olsun beraber gidelim. Tek gitmek istemiyorum." dedi tatlı çıkarmaya calıştığı sesiyle. Bende "Yalnız gitmek istemiyosun ha? Bir bakalım... Hey Serkan!" Serkan koşa koşa yanıma geldi."Efendim Ertu?" "Serkancim bak Dilara sınıfa tek gitmek istemiyormuş. Hadi ona sınıfına kadar eşlik et" Serkan'ın hemen gözleri parladı. Dilara'dan hoşlanıyo sanırım. Aptal çocuk bi de onu gruba alacağımı sanıyo ona bi iş verince ne kadar komik! Ahaha yazık! "Tamam Ertu. Hadi Dilara :D" Dilara bana dik dik baka baka gitti. Amaaan cokta şeyimde yanii. Sınıfa girdigimde bi göz attım. Yrni geken kız nerde? Aman sanane Ertu, bırak gelmesin , salağın teki zaten.
Son iki ders kaldı okulun bitmesine ve ben artık dayanamadım. Cıktım okuldan. Arabaya doğru gittim. Arabanın önünden dolanıp kapıyı acıcaktım ki gördügüm şeyke resmen bütün sinirlerim çekildi."ÖDEŞMİŞ OLDUK HA BAY UKALA!" Kocaman harflerle arabama bunları kazımıştı. Hemde o küçük şeytan...