n i n e t e e n

577 37 0
                                    

İyi okumalar 💜

Yazar'dan;

'Bu kullanıcıya mesaj gönderemezsiniz' yazını gördüğü anda elindeki telefonu hızlıca çevirip duvara fırlatmıştı Jimin. 

Düşündü, ben ne yaptım diye?

İyiliğini istedim , kötü oldu dedi.

Yanında kalmasını isteseydi daha mı iyi olacaktı.

Dünyalar farklıydı, k-pop dünyası farklıydı. 

Her gün alınan tehdit içerikli mesajlar,ölüm tehditleri, nefret yorumları. Bunları bir erkek olarak kaldırmak zordu. Jimin'de hergün gülümsemesinden ödün vermemeye çalışarak üstesinden geliyordu. Yine de umursamıyor değildi, canı yanıyordu. Tek tesellisi yanındaki 6 kardeşi ve bir dünya hayranları...

Jimin hiçbir zaman sabit bir fikirde kalmadı. Bir şey ortaya koyduklarında herkesin seveceğini düşünmedi, sevmeyenler de olacak diye düşündü.

Ona göre ARMY'ler her zaman ARMY olarak kalmayacaktı. 

Antiler her zaman anti olarak kalmayacaktı.

Tanımayanlar , tanıyacaktı.

Değişken bir dünya içerisinde yaşıyorduk ve Jimin her adımını buna göre ayarlıyordu.

Şuan ki korktuğu şey ise Iseul'dü.Eğer içindekileri söylerse, bunun devamı mutlaka gelmek zorundaydı. 

Seçim yapmak zorundaydı. Ya şimdi her şeyi söyleyecekti, ya da yaşamın sonuna kadar onu rahat bırakacak ve unutacaktı.

Elini kalbine götürdü ve kalp ritmini dinledi. 

Hızlı atıyordu. Hiç olmadığı kadar ve hiç olmayacağı kadardı.

Bundan vazgeçebilir miydi?

Yoksa bencillik yapıp onu yanında mı tutmalıydı.

"Sen iyi misin?!" Hoseok gürültüyü duyup Jimin'nin odasına gelmiş ve onu yatakta oturup ağladığını gördüğünde gözlerini şaşkınlıkla açarak dehşete düşmüştü. 

Uzun yıllardır birlikte yaşıyorlardı , faka Jimin duygularını hiç bu kadar ortada yaşadığını görmemişti. Duyduğu gürültünün ne olduğunu anlamak için etrafına baktığında sol tarafında duvardaki boyanın çatlamasını ve yerdeki telefonun kırılmış olduğunu gördü.

"Jimin"dedi sakince . Ona bakmayacağını biliyordu.

"Ne yapmam gerek?" Hoseok ondan böyle bir soruyu beklemediği için şaşkına dönmüştü.Ne hakkında olduğunu kendi gördükleri üzerinde yoğunlaşarak bulmaya çalışıyordu. Ona yardımcı olmasını sağlayan şey ise Jimin'nin tekrardan konuşmuş olmasıydı. 

"Kabullenip unutmalı mıyım, yoksa bencil olup yanımda tutarak herşeye karşı risk mi almalıyım?" Hoseok anladı...

Kapıda durmayı bırakıp Jimin'nin yanına ilerledi ve elini omzuna koyarak sıkarak okşadı destek vermek istercesine. 

"Kalbin ne diyorsa onu yap Jimin. Yoksa mutlu olamazsın" dedi Hoseok gülümseyerek. Jimin yerde olan dolu gözlerini kaldırıp başında onun için duran abisine baktı. Gülümsediğini görüyordu, her ne olursa olsun gülümsemeyi ondan öğrenmişti. Ve bu hayatında aldığı en önemli derslerden biriydi Jimin için. 

Jimin anlamıştı abinin ne demek istediğini. Buna karşın yüzünde bir tebessüm oluşmuştu. Hoseok bunu gördüğünde ' göreyim seni' dercesine sırtını patpatlamıştı. 

Rᴇᴀʟ Mᴇ ☆ Park JiminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin