8 yıl sonra
Genç adam,muggle dünyasındaki marketlerden birinde elindeki sarışın bebekle geziniyordu.Karısı Marlene onların fotoğrafını çekerken onlar mama reyonuna doğru koşuyorlardı.
Bebek kahkaha atarken Sirius gözlerinde büyük bir sevgiyle çocuğuna bakıyordu,tam olarak ikisinin kopyasıydı!
''Sirius!''
Arkasından gelen seslenişle yüreği titredi Sirius'un,bu o sesti.Kalbinin teklemesine sebep olan ses.Küçük kızını alışveriş arabasına oturtturduktan sonra arkasına döndü.Biricik ''arkadaşı'' ona el sallıyordu.Tonksla evlendiği haberini almıştı genç adam,ama bunu görmeye hazır değildi işte.Bir bahaneyle düğüne gitmemişti adam çünkü içindeki hislerin tekrar filizlenmesinden korkuyordu.
Arkadaşına sarıldıktan sonra mor saçlı kadına döndü.Oldukça güleç biriydi,Remus işte,her zamanki gibi en iyisini bulmuştu.
''Sirius,uzun zamandır size ulaşmaya çalışıyoruz,neredesiniz siz!''
''Küçük Mia bize uzun zamandır bize sorun çıkarıyordu çünkü,önümüzü bile göremiyorduk yaklaşık 2 ay öncesine kadar.''
''Hadi ama,hepinizi toplamak zor olsa da bir plan yapıp bir yerlere gidip kafa dağıtmalıyız!''
''Burada kafa dağıtma isteğinizin yeşermesine sebep olan kadınlar biz mi oluyoruz beyler?''
Sirius karısına baktı ''Ah,tabi ki hayır Marlene! Seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun''
Genç kadın bunun üzerine kocasına bir gülümseme bahşedip kızının yanına gitti.Tonks da Mia ile tanışırken herkes oldukça mutlu gözüküyordu.
''Rem,James ve Pete ne yapıyor?''
''James ve Lily'nin bir çocuğu olacakmış!''
''Ne?Bu harika bir haber!''
''Evet,Peter da İtalyaya gitmiş,sanırım kendine yeni bir hayat kurdu''
''En yakın zamanda tekrar görüşmeliyiz,numaranı söyler misin?Hepinizle irtibat halinde olmam gerek''
''Tabii,055....''
''Ah tamamdır,seni birazdan ararım ve kaydedersin''
''Gerek yok,ben senin aksine telefon numaranı rehberimden hiç silmedim''
''Hiç mi?''
''Hiç.''
Sirius,Mia'nın ağlamasıyla arkasına döndü,küçük kızı yere düşmüştü anlaşılan.Remus'a son kez el salladıktan sonra kızının yanına koştu.Dizine küçük bir yara bandı yapıştırdıktan sonra omzuna alıp koşuşturmaya başladı.Bebek kahkaha atarken Sirius ağlamamak için zor duruyordu.
Onu unutmak öylesine zor olmuşken şimdi öylece gelip onu hayatına alamazdı.Bir eşi ve bi çocuğu vardı,bunu yapamazdı.
Aldıkları şeyleri ödedikten sonra bir uber çağırdılar.Araba yaklaşık 10 dakika içinde geldi ve Black ailesi de kendini 7 dakikada evde buldu.Marlene soğuk bir duş alması gerektiğini söyledikten sonra kendini banyoya attı.
Sirius çalışma masasına girdiğinde en başından beri tuttuğu yaşlarını serbest bıraktı.Dizlerinin üstüne çöküp hıçkırmaya başladığında kendini durduramıyordu.Sakinleştiğinde yavaşça ayağa kalktı ve gözlerini elinin tersiyle sildi.
İçinden son kez geçirdikten sonra kapıdan çıktı
Her şey daha farklı olabilirdi,ama olmadı.