Sevgilisi arkasına dahi bakmadan gittiğinde Kim Jisoo'nun ruhundaki en acı veren ama en güzel yaraları bırakmıştı bu yüzdendir ki saramadı yaralarını genç kız belki de sarmak istemedi ama hepsi ona biricik sevgilisini hatırlatacak bir şeylerin kalma...
Polisler kaldığım hastane odasına gelince telaşla yatağımda doğruldum ardından
elime bir zarf tutuşturuldu
Birkaç şey daha söylediler ama gördüğüm zarfla tüm algılarım kapanmıştı sanki
Üzerinde onun el yazısıyla yazılmış sözlere baktım 'taehyung'dan dünyanın en güzel kalpli sevgilisine'
Buruk bir şekilde gülümsedim ardından mektuba bir damla düştü bir tane daha düşmesine izin vermeden elimin tersiyle gözlerimi silip zarfı açtım
...
Benim minik meleğim sana layık olamadığım için özür dilerim seni bırakıp gittiğim için çok özür dilerim böyle olsun istemedim ama bu hastalık bana seni de unutturacaktı ve ben seni unutarak yaşamaktansa aşık olan ruhum ve bedenimle veda etmek istedim sana
biliyorum çok üzgünsün ama beni anlayacağını da biliyorum çok fazla ağladım jisoo,çok fazla düşündüm seninle ömür boyu birlikte mutlu olabilmek için çok yol aradım ama bulamadım
bu hastalık olmasa ileride neler yaşayacağımızı,düğünümüzü seni gelinliğin icinde görmeyi sonrasında minik bahçeli bir evimizin olduğunu çocuklarımızla birlikte orada oyunlar oynadığımızı birlikte yaşlanmamızı tüm bunların gerçekleşemeyeceklerinin bilincinde gecelerce ağladım
her şeye rağmen kalbimde senin aşkınla birlikte ölmek iyi hissettirecek affet beni olur mu?sakın ağlayıp yas tutma siyah da giyme sen siyahı sevmezsin eskisi gibi hep maviyi üstünden ayırma tekrar eskisi gibi gülücükler saç kalp dudaklarınla
yeni birini bul aşık ol ve onunla bizim yapamadığımız şeyleri hatta daha fazlasını yap unut beni sevgilim çünkü senin hatrında kaldığım sürece sana sadece acı veririm ve bu benim canımı da yakar
seni seviyorum gökyüzüm bir sonraki hayatımızda buluşmak üzere hoşçakal sevgilim..
__
Gözyaşlarım durmaksızın akıp onun güzel el yazısıyla yazılmış mektubu ıslatırken avcumu ağzıma bastırıp hıçkırıklarımı kontrol altına almaya çalıştım ama fayda etmedi
Göğüs kafesim daralıyor beynimin içinde onun sesi yankılanıyordu kalbime saplanan bıçaklar nefes almamı daha da zorlaştırırken tüm vücudum buz kesilip bembeyaz olmuş titriyordu
Gözyaşı dökmekten şişen gözlerim görüş alanımıdaraltıyor ruhum bedenime ağır geliyordu dayanamıyordum zorlukla yataktan indim ve hemşirelere yakalanmamaya çalışarak odadan çıktım
Asansöre binip zorlukla çatı katına bastığımda bir an düşecek gibi oldum güçlükle ayakta duruyordum kata gelince hıçkırıklarıma ara verip burukça gülümsedim ve çatının kenarına doğru yürüdüm
Dengemi kaybettiğim an hayatımı da kaybedecektim ama umrumda deģildi amacım da bu deģil miydi zaten son kez kollarımı açıp rüzgarın saçlarımı savurmasına ve bedenimi okşamasına izin verdim ve mırıldandım
"yanına geliyorum sevgilim"
Atlamak için bir hamlede bulunacaktım ki onu gördüm dolu gözlerle bana bakıyordu "yapma" dedi yalvarırcasına
Yavaş yavaş aklımı kaybettiğimi umursamadan hayalini görmemin verdiği mutlulukla gülümsedim o da gülümsedi "bekle,elbet buluşacağız birgün ama o gün bugün değil" dedi
Gülümsedim çatının ucundan inip yanına gittim sarılmak için uzattım kollarımı bir umut ama elime geçen tek şey acımasız rüzgardı ardından daha fazla dayanamadı bedenim dizlerimin üstüne çöküp ağladım orada saatlerce
-lavinia..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.