21 temmuz 2020 20.0024 temmuz 2020 00.27
24 temmuz 2020 15.32
Namjoon'un evine hızlı sayılabilecek adımlar ile yürürken terliyordum açıkçası. Havanın sıcak olması güzeldi, hoştu fakat terlemek çok da istemiyordum şuan.
Mutluydum. Okula uzun süredir aksatmadan gidiyordum ve bir gün bile olsa gitmemek mutlu etmişti beni. Rahat hissediyordum. Jimin'i ve Bay Kim'i görmeyecektim. Bir sorun olmayacaktı.
Evin kapısının önüne geldiğimde elimi kaldırıp zile basacağım sırada kapının birden açılmasıyla korkup,ufacık zıplamıştım.
"Yollarımı gözlüyordun herhalde Namjoon" dediğimde Namjoon gülmüş ve dışarıya çıkarak kapıyı kapatmıştı.
"Hem de ne gözleme." diyerek bana karşılık verdiğinde bende gülümsemiştim. Ve o an aklıma gelmişti, bir kaç gündür görmüyordum onu.
Birden ona yaklaşıp sarıldığımda elleri bir süre havada kalmıştı fakat sonradan sarmıştı bedenime.
"Özledim lan seni."
Dediğimde aynı şekilde cevap vermişti.
"Bende seni."
..
Gezdiğimiz çoğu vakit cinsellik hakkında konuşmuş ve sınırımızı aşmıştık. Normalde olduğundan daha fazla konuşmuştuk. Konuştuğumuz her şeyde aklıma güzel güzel fantaziler kurarken,bu benim için çok da iyi olmamıştı.
Şimdi ise sessiz sayılacak bir kafeye gelmiş oturuyorduk fakat ben rahat değildim. Konuştuklarımız beni doldurmuş ve rahatlamak istiyordum.
Namjoon'a bunu belli etmemeye çalışmak zorken, eve kadar beklemek daha da zordu.
Sonunda dayanamamış ve kafenin lavabosuna gitmiştim. Ne olacağı umurumda değildi. Bir an önce işimi bitirmek istiyordum.
Lavaboya girdiğim gibi kendimi boş bir kabine atmış ve klozetin kağağını kapatıp üstüne oturmuştum.
Kemerini çözerken aklıma hayalimdeki ideal erkeği getiriyor ve onu düşleyerek hareket ediyordum.
Düğmemi çözüp fermuarımı aşağıya indirdikten sonra bir süre boxer üzerinden kendime dokunmaya başlamıştım.
Sanki o,hayalimdeki kişi, bana dokunuyor gibi. Sadece onu düşünüyordum. Penisimi okşuyor ve benim daha fazla birikmemi sağlıyordum.
Elimi boxerımın içine sokmuş ve penisimi dışarıya çıkarmıştım. Bir süre elimde tutmuş ve sonrasında aşağı yukarı hareket ettirmeye başlamıştım elimi.
Ortamın sıcaklığı ve vücudumun ateşi terlememe sebeb olurken elimin hareketlerini yavaşça hızlandırmaya başlamıştım. Aslında kendimi daha güzel tatmin edebilirdim fakat beni bekleyen bir Namjoon vardı. Üstelik ne yaptığımı da bilmiyordu.
Aklıma beni tatmin edecek en güzel şeyleri düşünmeye çalışıyordum.
Uzun, kemikli eliyle penisimi tutup bana bir bakış atmıştı. Tahrik edici bir bakıştı. İkimizin göz bebekleri daha da koyulaşırken başını penisime yaklaştırmış ve o güzel ağzıyla içine almıştı beni. Diliyle beni memnun ederken, boşta kalan elini de bacağıma sürtüyordu.
Elimi saçlarına götürdüğümde ağzımdan bir inleme çıkmıştı.
"Ah, hepsini al. Hepsini o küçük ağzına al."
Başına bastırmış ve beni tamamen hissetmesini sağlamıştım. Tanrım, çok iyi hissettiriyordu.
Ağzını zorlarken kendimi ona daha fazla itiyordum. Zorlandığı çok belliydi ve böyle olmasını ikimizde seviyorduk.
Saçlarından tutarak başını kaldırmış ve tekrar dibine kadar getirmiştim. Yeniden aynısını yaptığımda ağzından çıkan sesler ile ortamı daha da güzelleştiriyordu.
"Lanet olsun-ah, siktir."
İnlemelerime engel olamazken sesimin yüksekliğinide ayarlayamoyordum.
Başını ileri geri hareket ettirirken sanırım sona yaklaşıyordum...
Düğmemi de kapattıktan sonra derin bir nefes alarak çıkmıştım kabinden.
Yerde olan bakışlarımı kaldırdığımda karşımda gördüğüm beden ile donup kalmıştım. Gerçek olmasın istemiştim ama gerçekti. Evet tam da karşımdaydı.
"Jungkook?"
..
16.11
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Wrong Message/TK
Fiksi PenggemarJungkook, Bay Kim'e attığı yanlış mesajı görünce telefonu ani bir hızla duvara attı. Başlangıç:23.06.2020 17.33