abilerim mafya!!!

FİNAL BÖLÜMÜ!

Final  canlar! Selam canlar^^

Yedi yıl sonra,
Yazarın ağzından...

"Ege! Çabuk buraya gel!"

"Ne oldu anne?"

"Ece geliyor."

"Ece kim?"

"Kardeşin."

"Benim kardeşim yok ki anne."

"Bir kardeşin olacak Ege."

"Of! Şimdi odamı onunla paylaşmak zorundayım!"

"Hayır oğlum. Onun başka bir odası olacak. Bu sevinmen  gereken bir haber."

"Tamam. Mutlu oldum. Peki ne zaman gelecekmiş Ece?"

"9 ay sonra."

"O zaman ben hazırlanmalıyım."

"Neye hazırlanacaksın Ege?"

"Baba kardeşim gelecek. Onunla oyuncaklarımı  paylaşamam. Yeni oyuncaklar alalım."

"Daha kardeşinin  gelmesine çok var Ege. Onun gelmesine bir ay kala alırız herşeyi."

"Hayır şimdi alalım. Ben şimdi yeni oyuncaklarla oynamak istiyorum."

"Peki o zaman. Hadi hazırlan da çıkalım."

🎈🎈🎈🎈🎈🎈
Ege 14,
Ece 7 yaşındayken,
Yazarın anlatımıyla...
🎈🎈🎈🎈🎈🎈

Ege ergenlik dönemlerine girmişti. Ece ise yeni anlamaya başlıyordu her şeyi. Çok çekişmeli bir dönemdeydiler ve bu zorlu süreçte en cok yıpranan  isim tabii ki anneleri olan Gece olmuştu...

"Ege abi... Bana su verir misin?"

"Elin var, ayağın var, git kendin al!"

"Ama abi, tezgah çok yüksekte."

"Bana ne! Sınavım var benim! Git başkasından  su dilen!"

"Dilen ne demek abi?"

"Git başkasına sor, dikkatimi dağıtıyorsun!"

"Ege! Niye kardeşine bağırıyorsun?"

"O geldi ispikledi değil mi!? İspikçi!"

"Hayır, ben duydum."

"Anne sınavım var, sınava çalışıyorum. Ece geliyor, dikkatim dağılıyor! Gelmeyin odama!"

"O odayı ben sana verdim ve benim istediğim gibi kullanacaksın Ege! Ece istediği zaman o odaya girebilir."

"Anne bana su verir misin?" dedi Ece.

"Tabii, canım. Gel aşağı inelim."

Ege hışımla bilgisayarını açtı ve kız arkadaşıyla mesajlaşmaya devam etti.

"Anne dilen  ne demek?"

"Nereden duydun kızım o kelimeyi?"

"Abim söyledi. Ondan su istedim. Git başka birisinden su dilen dedi."

"Birisine bir şeyi vermesi için yalvarmak demektir, dilenmek, kızım. "
10 yıl sonra,
E

ge 24,
Ece 17 yaşında,
Yazarın anlatımıyla...

"Anne, bu Melek. Kız arkadaşım."

"Kız arkadaş değil Ege! Sevgili..."

"Şey, pardon. Sevgilim. Melek, bu da annem, Gece."

"Memnun oldum, Gece teyze."

"Memnun oldum."

"Nasılsınız?"

"İyiyim. Siz?"

"Ne bu resmiyet anne ya! Gelinin olacak kız senin!"

"Belki olmayacak. Belki ben onay vermedim. Belki hoşlanmadım Melek'ten. Nereden biliyorsun"

"Anne!"

"Of! Tamam. Nasıl tanıştınız?"

"Üniversite de aynı sınıftaydık. Öyle tanıştık."

"Peki... Melek?"

"Efendim, Gece teyze?"

"Telefonunu verir misin?"

"Buyrun."

"Şimdi bu telefonu aç. Babanı ara ve seni istemeye geleceğimizi söyle. Ne zaman gelebileceğimizi de sor."

"Teşekkür ederim, Gece teyze..."

"Teyze değil, anne."

"Teşekkürler annem..."

"Sevenleri ayrı gayrı mı bırakacaktım!? Bize yakışmaz öyle!"

"Anneciğim, benim çıkmam lazım. Okula geç kalıyorum. Görüşürüz."

"Ece, gelir misin?"

"Efendim, Ege?"

Gece'nin aklına, kendi küçüklüğü geldi. Kendisi de Ateş abisine Ateş diye hitap ederdi, sırf gıcıklık olsun diye...

"Bak Ece, bu benim sevgilim. Melek. Yakında nişanlanacağız."

"Ooo abimiz evleniyor haberimiz yok! Bu gün okula gitmesem, aşağı inmesem, evlenmiş hatta belki baba bile olacaksın!"

"Abartma istersen, Ece."

"Ece değil Ege! Ece'm. Ece kraliçe demek. Ece'm  kraliçem. Yani ben senin kraliçenim. 😂😂😂"

"Kızım, hani sen okula geç kalıyordun. Artık gitsene!"

"Hadi görüşürüz..."

On sene sonra,
Ege 36,
Ece 27 yaşındayken,
Yazarın anlatımıyla...

"Melih! Melih! Çabuk buraya gel!"

Ege evliydi. 6 yaşında bir erkek çocuğu vardı. Ece de evlenmişti. 2 yaşında bir kız çocuğu vardı. Ece 3, Ege 8, senedir evliydi.

"Efendim."

"Bu odanın hali ne böyle? Hemen topla!"

"Baba, ben senin odana girip, neden odanı toplamadın diyor muyum!? Sende bana deme!"

"Bak bak bak! Ufaklığa bak sen... Bu oda hemen toplanacak."

"Of baba ya!"

"Babaya oflanmaz."

"Ben gidiyorum artık!" diye stem edip çantasına bir kaç tişört ve pijama attıktan  sonra fermuarını kapattı.

"Nereye?"

"Ece teyzemin yanına!"

"Ece teyzen alt komşumuz. Neden çanta hazırlama gereği duydun?"

"Aslında hazırlamayacaktım. Ama evden bir kez kaçacağım, o yüzden."

"Hadi git. Görüşürüz."

"Görüşmeyiz!"

.
.
.
.
.
.
.

Merhabalarrr!

Söylemek isterim ki, kitabın ikincisi çıkmayacak. Çıksa bile en az iki sene sonra.

Düşünce ve önerileriniz?

Hoşçakalın...