~2. BÖLÜM~

20 4 7
                                    

Sesin geldiği sokağa doğru ilerlemeye başladım. Köşeyi döndüğümde bir grup insan gördüm. Aceleyle geri çekildim . Sadece başımı uzattım ve  olanları kavrayabilmek için dikkatlice izledim.

Gördüklerime karşılık olarak sadece 1-2 adım geriledim ve kaldırım kenarına takılıp yere düştüm.

Sağlıklı düşünemiyorum.
Hayır!!
Bu tam bi' saçmalık!
Sevilay'ın orda ne işi vardı?

Kendime gelebilmek için kendimi tokatladım. Ayağa kalktım ve tekrar sadece başımı uzatıp baktım. Telefonumu cebimden çıkartıp saatin  kaç olduğuna bakmak için açtım.

Açmaz olaydım.

1-2 lamba dışında sokağı aydınlatacak başka birşey olmadığı için ortam karanlıktı. E tabii hâliyle saate bakmak için saati açtığımda, sanki benim olduğum yere birisi ışınlanmış gibi bütün sokak aydınlandı. Nedeni de telefonunun ışığının sonda olmasıydı.

Sevilay'ı sıkıştırmaya çalışan pislik heriflerden birisi beni gördü ve yanındakine söyleyip bana doğru koşamaya başladılar.

Tüm gücümle koşmaya başladım. Durmayacağımı bildikleri halde arkamdan "Dur lan!!" Diye bağırmaktan vazgeçmiyorlardı.

Yazık,
Verdikleri nefese yazık.
Gebersin pislikler!!

Gözüme kestirdiğim bi' apartmanın yangın merdivenine doğru koştum. Tırmanma yeteneğim olduğu için tırmandım ve merdivenlerine ulaştım. Yangın merdivenine konulmuş patates ve soğan çuvallarının arkasına oturarak saklandım. Karşı tarafı biraz izledikten sorna izini kaybettirdiğimi anladım. Telefonu çıkardım. İlk işim telefonun ışığını kısmak oldu. Ardından abimi aradım. İlk çalışta meşgule aldı.

Gıcık işte n' olcak.

Bir kez daha aramadım çünkü kendi işimi kendim görebilridim. Ne yapacağımı düşünürken aynı zamanda yangın merdivenlerinden apartmanın çatısına çıktım.

Çatıya çıktığımda kiremitlerinde üstüne çıkıp kuş bakışı olarak nerede olduklarına baktım.

Ve buldum.

***

Poşetin içinden 1 teneke gazlı içecek çıkardım. İçini döktüm ve kolyemle birkaç parçaya ayırdım. Ayırdığım keskin teneke parçalarını kolayca ulaşabileceğim yere yani cebime koydum. Telefonum içinde güvenli olan tek yer pantolonumun arka cebi olduğu için telefonumuda oraya koydum.

Nerede olduklarına tekrar baktığımda labirent gibi olan sokaklardan onların olduğu yere kolayca ulaşabileceğim bir yol ayarladım. Herşeyin tamamladığımdan emin olduktan sonra çatının kapısına ulaştım ve apartmanın merdivenlerinden inemeye başladım.

Bulundukları sokağa ulaştığımda tekrar sadece başımı uzatıp kontrol ettim.

Sevilay'a zorla uyuşturucu vermeye çalışıyorlardı.

Aralarından birinin telefonu çaldı ve benim olduğum yere gelmeye başladı. Bende binanın çıkıntısının arkasına sırtımı yasladım. Sesi yaklaştıkça sanki işe yarayacakmış gibi karnımı içime çekiyordum.

Adam görüş alanıma girdiğinde arkası dönüktü. Nereden bilmiyorum ama tanıdık gelmişti. Hemen elime 3-5 tane keskin teneke parçalarından aldım.

N' olur n'olmaz!

Her an arkasını dönebilirdi ve döndüğünde de beni görebilridi.

Her neyse.

Konuşmasını dinlemeye başladım. Kurduğu cümlelerdrn sadece birkaçını duyabiliyordum. Konuşmasının arasında garip bir şekilde ismimin geçtiğini duydum.

"Afra burda mı?!" Dedi.

Ve der demez etrafına etrafına bakıp en sonunda beni görmesi...

Telefonunu, eşofmanının cebine koyup fermuranı kapattı. Diğer cebinden bir çakı çıkardı. Bana doğru yürümeye başlayınca ne yapacağımı bilemedim.

Aramızda 1-2 adım kala durdu. Ani bir hareketle sırtımı göğsüne bastırıp elindeki çakıyı boynuma dayadı. Ne yapacağımı düşünürken teneke parçaları aklıma geldi. Elimle dokunarak en sivri olanlarını ön plana çıkardım. Tam bacağına geçirecekken beni kendinde ayırdı.

Tuna: Afra burda ne işin var?!

Ben: Asıl senin o pislik heriflerin yanında ne işin var?!

Tuna: Bundan sanane! Şimdi soruma cevap ver senin burada ne işin var?!

Ben: Sanane, bu seni ilgilendirmez!

Tuna, okuldan çok olmasada samimi olduğum birisiydi. Ama şuan karşımda duran Tuna değildi.




Bölüm sonu/

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 25, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

CTRL+ZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin