Bu yazımda toplumumuzda yer edinmiş toplum ve sosyal sorunları ele alacağım elimden geldiğince. Bilinçli bir birey olarak bunları ele almak istedim ki bu benim için bir sorumluluktu. Hepimizin bir sorumluluğu bilinçli olmak ve olduğun gibi davranmak...
Günlük yaşantımızda karşımıza çıkan sorun ya da sorunların içinde bulunduğumuz toplumun belirli veya her kesiminde yaşanıyor olma durumuna toplumsal sorun denir.
Ekonomik kriz ve işsizlik de bir sorundur teknoloji bağımlılığı.. Ne kadar farklı gibi görünseler de malesef ki bu sorunları yaşamakta olan aynı toplumun içerisindeyiz.. Bir de şu konu vardır. Bizim ülkemizde sorun olarak adlettiğimiz konular bazı ülkelerde sorun olarak bile algılanmamaktadır.
Evet.. Bu sorunları toplum olarak farkediyor muyuz? Farkettirmek için bir çaba harcıyor muyuz? Farkettikten sonra çözüm arıyor muyuz? Yoksa bu ülkede çok adam var nasıl olsa illa ki birileri yapar diye bu cümlenin ve düşüncenin arkasına mı sığınıyoruz? İşte aslında tüm mesele de burada başlıyor. Eğer farkettiğimiz zamanda çözüme kavuşturmak için ufacık bir şey bile yapmıyorsak esas sorun orada. Çünkü bu toplumsal sorunu etkileyen artı zihinsel bir sorun. Zaten toplumu bu hale getirenler de bu düşüncede olan insanlar.. Ve bu durumu çözmek daha zor durumda..
Bu kısımda, kısım diyorum çünkü kitap demiyorum, diyemiyorum. Burada biz bize sohbet eder gibi yazacağım. Birilerine ilham olabilirsem ne mutlu bana.. toplumumuzda sorun olarak algılanan/algıladığımız konuları başlıklar halinde yazdım. Kendimce ele almaya verilerle destekleyip sunmaya çalışacağım. Daha çok farkındalık için biz bunu başarabiliriz. Sorumluluklarımızı yerine getirebiliriz..
Mana Neyestani'nin çizdiği bu anlamlı karikatür gibi farkındalık yaratarak bir dünya kurabiliriz. Başarabiliriz.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
