Ertesi gün Kristen erkenden kalkı.Kristen'dan biraz sonra Jessica da uyandı -ki bu Kristen'ın gürültüsü yüzündendi.
-Kristen?
-Efendim.
-Neden bu saatte kalktın?!
-Randevu için.
-Ne randevusu??
-Randevu işte ya.
-Saat kaçta??
-Akşam 9'da.
-Yuhh!!
-Yine noldu?
-O saatteki bi randevu için neden bu saatte kalktın???
-Çok fazla soru soruyosun.
-Sende fazla saçmalıyosun.
-Uf tamam yeter!Bunları bırakta kıyafet seçmeme yardım et.
-Dur durr! Sormayı unuttum.Kim bu çocuk?Ben tanıyo muyum?
-Edward.
-Edwardd??...Nerde oturuyo peki?
-İleride bi sokakta işte.Neden sordun ki?
-Hiiç merak ettim sadece.
-Peki.Beni almaya geldiğinde tanıştırım sizi.
-Tamam.Kıyafet?
-Alışverişe çıkıcam şimdi.
-Tamam.Görüşürüz.
-Görüşürüz.
Kristen gitti ve ardından Jessica da yavaş adımlarla Josh'ın odasına girdi.Josh yatağın kenarında oturuyordu.
-Josh?..İyi misin?
-1.
-Ne?
-Sadece bir kere.
-Josh ne diyosun??Sapıklaşma.
-Diyorum kii sadece 1 kere öpüştük.
-Ee ne var bunda?
-Ne demek ne var??
-Yaa Josh ne saçmalıyosun??Sabah sabah ne içtin sen???Hadi kahvaltı hazır,kalk.
-Kalk?
Jessica Josh'ı öptü.
-Hayatım kahvaltı hazır.
-Tamam hayatım.Geliyorum simdi :)
Jessica giderken arkasına döndü:
-2
Ardından gülümsedi ve kapıyı kapattı.
3-4 dakika sonra da Josh yanına geldi.
-Kahvaltı harika görünüyo ellerine sağlık.
-Afiyet olsun.Sen kadar olmasa da biseyler yapmaya çalıştım.
-Bu benimkinden daha güzel.Çünkü bunu sıradan bi kadın değil,benim hayatımın kadını yaptı.
-Yaa yapma böyle.
-Neyle yapmıyım?
-Yaa böyle şeyler söyleyince utanıyorum.
-Utanma prensesim.Sen bu iltifatları hakediyosun.
-Peki prensim :)
-Seviyorum kız seni.
-Bende seni.Dee artık yemekleri yiyelim soğuycaklar.
-Tamam.
Yemeği yedikten sonra Jessica oturma odasına geçti.Josh da peşinden geldi.
-Jessica?
-Efendim.
-Bişey sorucam.
-Sor.
-Şarkı?..
-Bana şarkı deme.
-Ama Jessicaa...
-Aması maması yok.Şarkıda şarkı şarkıda şarkı.BIKTIM!Yapamıyorum işte.Sahne korkum var Joshhh!!!Korkuyorumm....
-Peki.Üstelemiycem.
-Yaa özür dilerim.Sanırım fazla üstüne geldim.
-Önemli değil.Asıl ben özür dilerim.
-Eveeet konu tatlıya bağlandığına göre dışarı çıkabiliriz.
-Ne?
-Diyorum ki dışarı çıkıp bişeyler yapalım.Hep evdeyiz.Canım sıkılıyo.
-Peki.
Jessica ve Josh dışarı çıktıklarında Erica ile karşılaştılar.Erica:
-Aa meraba.Nereye gidiyosunuz böyle? Jessica:
-Biraz dolaşıcaz.
-Hm peki bende gelebilir miyim?
-Şey aslında..
-Aa gerçektenmi teşekkür ederim.Pişman olmıycaksınız.
Böylece onlar istemeselerde Erica da onlara katıldı.Biraz yürüdükten sonra geri döndüler.Birkaç saat sonra da Kristen geldi.Bikaç kıyafet provasından sonra ne giyeceğine karar verdi ve o hazırlandıktan biraz sonra Edward geldi.Jessica yla Kristen Edward'ı karşılamak için aşağı indiler.Jessica ve Edward birbirlerini görünce şok oldular.Kristen:
-Jessica bak.Bu Edward.Edward bu da benim en iyi arkadaşım Jessica.Edward:
-Biz tanışıyoruz.
-Nasıl?
-Daha önce karşılaşmıştık.
-Hm peki.
-Gidelimmi artık?
-Tamam.
Kristen'la Edward lüks bir lokantaya geldiler.Garsonun gösterdiği masaya oturarak sipariş verdiler.Kısa sürede yemekler geldi.Ve bir yandan yemek yiyip bir yandan konuşmaya başladılar.Edward:
-Lokantayı beğendin mi?
-Evet.Çok güzel.Teşekkür ederim.
-Teşekkür etmene gerek yok.
-Peki.Bu yemek....ne için??
-Aa..şey..öylesine..
-Her tanıştığın kızla yemeğe mi gidiyosun?
-Hayır.Aslında sen ilksin.
-Gerçekten mi??
-Evet.
-Peki sana inanabilir miyim?
-İnanmalısın.
-Peki.Bişey sorucam.
-Sor.
-Jessica yla nerden tanışıyosunuz?
-Uzun hikaye.Ama aslında senle yemeğe çıkmamın sebebi buydu.
-Nasıl yani??
-B..be..ben Jessica'ya aşığım.
-Ne?!
-Şeyy...Yanii...Senin onun en iyi arkadaşı olduğunu biliyodum.Belki bana yardım edebilirsin diye şey ettimm...
Kristen donakalmıştı.Gözyaşlarını tutamıyordu.Cevap veremedi.Sadece sabit bir noktaya bakıyordu.Gözyaşları akmaya başlayınca Edward bu sessizliği bozdu:
-Kristen?..İyi misin?
-Şeyy..Özür dilerim.B..be..benim gitmem lazım...Hoşçakal.
-İstersen ben bırakabilirim.
-Hayır.Gerek yok.
-Emin misin?
-Evet.Hoşçakal.
-Hoşçakal
Ardından Kristen ağlayarak lokantadan ayrıldı.