LİSELİ EZİK -DÜZENLENİYOR-

2,7

AUSTİN

Ulaşılması zor olan şeyler sabır ister. Çünkü ne kadar çok beklersen ulaşacağın şeyin önemi artar ve daha çok bağlanmanı sağlar. Sonra bir bakmışsın ki hevesin kaçmış onu bırakmışsın. Ama öyle olmayacak. Ben onu bırakmam.Çünkü onu anlatamadığım kadar çok seviyorum. Onun ilkim ve sonum olmasını istiyorum. Ya hayır derse? Benimle eskisi gibi olabilecek mi? Yoksa benim suratıma bir daha bakmayacak mı? Hayat ne kadar zor. Dayanamıyorum. Ona çıkma teklifi ettiğimden beri tam bir hafta geçti. Yeter artık.

Kime: Sonsuzum olucak kişi -sdgjdjjn-
"Cevabını düşündün mü? Sabırsızlanıyorum :)" birkaç,saniye sonra cevap geldi.

Kimden: Sonsuzum olucak kişi
" Evet düşündüm. ........ Kafe'de buluşalım."

Kime: Sonsuzum olucak kişi
" Tamam. Seni almaya gelmemi ister misin?"

Kimden: Sonsuzum olucak kişi
" Hayır. Kendim gelirim. Saat 13:30'da .... kafede buluşalım.''

Kime: Sonsuzum olucak kişi'' Tamam.''Yazıp gönderdikten sonra tekrar onu ne kadar sevdiğim geldi ve suratımda istemsizce bir sırıtış oluştu. O hayır cevabını verse bile yinede onu sevecektim. Hemen oturduğum koltuktan kalkıp odamdaki banyoya girdim. Hemen duş aldıktan sonra çamaşırlarımı giydim. Ardından kaslarımı belli eden kırık beyaz bir t-shirt ve siyah dar pantolonumda karar kıldım. Altınada yine siyah spor ayakkabılarımı giydim. Tekrar salona döndüm ve koltuğa oturdum. Diz üstü bilgisayarımı alıp twitter'a girdim. Arama butonuna Kate'in adını girdim ve sayfasını açtım. Paylaştığı resimlere girdim. Nasıl güzel gülüyordu. Onun gülmesinin sebebi olmak isterdim. Paylaştığı tweetlere baktığımda birkaç tanesini okudum.

" Eğer seviyorsam onun için ölebilirim."

" Acının ne olduğunu bilmeyenler Aşk'ı da bilmez."

" Hayatım boyunca tek bir yol üzerinde yürüdüm. Sonrada istediğim çıkışa vardım."

Güzel sözler yazmış. Bu sırada saatin 13:17 olduğunu gördüm ve evden çıktım. Doğum günümde annemlerin aldığı arabama bindim ve dediği kafeye doğru sürdüm. Yaklaşık 7-8 dakika sonra kafeye varmıştım. İçeri girdiğimde pembe ve mavi renklerle döşenmiş kafenin minderlerinde oturmuş Kate camdan dışarı bakıyordu. Yanına ilerledim ve mavi minderin üzerine oturdum.

" Beğendin mi?"

" Evet beğendim." Dedim ve yanımıza garson geldi.

" Ne içerdiniz?"

" İkimizede kahve " dedim ve garson gitti.

" Austin ben düşündüm ama seni arkadaşlıktan öte sevemeyeceğimi anladım..." Sonra dediklerini anlamadım çünkü beni reddetmişti.

" Ama sende istersen hala arkadaş kalabiliriz." Dedi. Bende

" Evet arkadaş kalmayı isterim ama senden son bişey isteyeceğim olur mu?" Onaylar bir biçimde kafasını aşağı yukarı salladı.

" Senin dudaklarını ilk ve son defa hissetmek istiyorum." Dedim. Bu dediğim karşısında biraz afallasada biraz düşündü. Sonra yine başını aşağı yukarı usulca salladı. Yanına gittim ve kafasını suratıma doğru çevirdim ve dudaklarının tadını almaya çalıştım. Her an kırılabilir bitk cam gibi narince öpüyordum. Sonra geri çekildim ve alnımı. Alnına dayadım.

" Sen beni sevmesen bile ben seni her

zaman seveceğim." Dedim ve geri çekilip kafeden çıktım. Arabama doğru ilerledim ve bindim. Ve en yakın bara doğru sürdüm. Bardan içeri girdiğimde bar sandalyelerine- hani masa var masanın arkasında çalışan önünde sandalyeler varya ondan bahsediyorum.- oturdum. Çalışana.viski dedim. Birkaç dakika sonra önüme bardakn koyduğu anda başıma diktim ve yenisini istedim. Yaklaşık 10 dakika sonra 5-6 bardak içmiştim. Etrafımdaki herşeyden iki tane görer olmuştum. Sandalyeden kalkıp bir adım attımki yere yumuşak bir düşüş gerçekleştirdim. Bunun güzel bir - iki tane gördüğüm kadar-kızın üstüne düşmüştüm. Ayağa kalktığımda - çalıştığımda- düşücek gibi olduğumda yanımdaki masaya tutundum. Elimi uzattım

" Özür dilerim dengemi sağlayamadım birden." Elimi tuttu ve ayağa kalktı.

" önemli değil istersen seni ben bırakayım. Bu halde gidemeyeceksin sanırım ayakta zor duruyorsun." Dediği şey karşısında küçük bir tebessüm ettim ve başımı onaylar bir biçimde salladım. Kolumu omzunun üstüne attı ve dışarı çıkarttı.

" Araban nerede?" Diye sorduğunda ileriyi gösterdim ve oraya ilerlemeye başladık. Arabanın önüne geldiğimizde

" Anahtarlar nerede?" Diye sorduğunda

" cebimde " diyip anahtarı birkaç saniye sonra çıkarıp kapıları açtı. Beni ön koltuğa oturtup kendi sürücü koltuğuna geçti ve arabayı çalıştırdı.

" Evin nerede?" Diye soru yöneldiğinde tarif ettim ve onu incelemeye başladım. Omuzlarının biraz altına sarı dalgalar halinde düşen saçları vardı. Gözlerinin rengi maviydi ve vücut hatlarını belli eden siyah bir elbise giymişti.Dudaklarının kiraz gibi bir rengi vardı ve 'beni öp!' Diye haykırıyorlardı. Gecenin karanlığından o tapılası gözlerini bir saniye ayırıp

" Beni izlemeyi kes artık." Dedi. Buna cevap verecek bir sözüm olmadığından bende gözlerimi ondan ayırdım ve yola doğru baktım.

********* - Millet bölüm bitmedi sadece bugün iyi günümdeyim ve çok kötüyüm nihahahaha. Şimdi bu geçen zamanı birde Kate'den okuyacaksınız-
Kate

Kendimi şuan Matthew'a ihanet etmişim gibi hissediyorum. Şuan kendimi sürtük gibi hissediyorum ama ne yapabilirim değil mi? Hayat bu biri gider, diğeri kalır. Ama Austin'i her zaman arkadaş olarak görmüştüm ve görüyorum. Matthew ise bana değiştiğini, eskisi gibi olmadığını göstermişti. Telefonumu çıkartıp Matthew'a mesaj attım
Kime: Matthew
" Cevabı düşündüm. .... Kafeye gel"
Kimden: Matthew
" Seninle buluşmak için sabırsızlanıyorum. 5 Dakikaya ordayım."

Tamda dediği gibi 5 dakika sonra kafenin kapısı açıldı ve Matthew içeri girdi. Hızlıca gözleriyle etrafı taradığında beni buldu ve yanıma doğru yürümeye başladı. Karşımdaki mindere oturduğunda sabırsızca

" Selam" dedi.

" Selam. Ben düşündüm. Sen ve benim biz olabileceğine karar verdim ama bana güvenini geri kazandırmalısın." Dediğim anda oturduğu yerden kalkıp yanıma doğru geldi ve bana tutkulu bir öpücük verdi. Ne kadar süre öpüştüğümüzü bilmezken kafedeki herkes alkışlamaya ve ıslık öttürmeye başladı. Alkışlar devam ederken Matthew kulağıma

" Seni herşeyden çok seviyorum. Bizi özlemiştim." Diye fısıldadı.

****
İşte şimdi cidden bölüm bitti. Bence uzun bölümdü. 15 tatile kadar bekleyemedim ve paylaştım. Yanlışlar için af diliyorum. Vote ve Yorumlarınızı eksik etmeyin. 8 vote 4 Yorumda yeni bölüm gelir :)
Bölüm sözü.
" Üç dilek hakkım olsa üçündede sen dilerdim."