-2.0-

828 34 38
                                    

Helloooo! Umarım seversiniz bu bölümü 🥳 Sizi seviyoreee 💜 Ay şarkıyı da ekleyemedim püüü 🥺 Bu bölümün şarkısı john legend-all of me ve pera-kimseler'dir aşklar 🚀

**
Aybüke'nin hayata sımsıkı tutunmayı seçtiği,sevdiklerine döndüğü günün ilk Işıklarında Furkan kollarını göğsünde bağlamış,uyumamak için direniyordu. Herkes zaman zaman evlerine gitmiş, kısa da olsa bir tilki uykusuna yatmış, duş almış, üzerini değiştirmişti. Boğazlarından birer lokma geçmişti her birinin. Bir Furkan kapısının önünden ayrılmamıştı. Bazen içi daralıyor, kötü düşünceler aklını gıdıklıyor gibi oluyordu. İşte o vakit Furkan kendini o koca ağacın altında buluyordu. Sigarasını içerken kendini telkin ediyordu. Her şey çok güzel olacaktı. Hayat yoluna girecekti. Aybüke Furkan'ı bırakmayacaktı. Adamı kimi zaman hayrete düşüren, genellikle aşkına bir soluk ekleyen,tabiri caizse keçi inadı vardı kadının. Elbet sözünü tutacaktı...

Uykulu gözleri kapanır gibi oldu adamın. Başı önüne düşerken yanına iki kahve ile oturan Ayfer iç çekti.

"Al birini paşam. Uykun açılır. Madem inat ettin gidip uyumayacağım diye."

Teşekkür ederek uzandı Furkan kahveye.

"Uyanacak ya Ayfer... Gidip tıraş olacağım, duş alacağım, üzerimi değiştireceğim. Ellerimin sargısını yenileyeceğim."

O kara gecede paramparça olan ellerine,baygın haldeyken pansuman yapılmıştı Furkan'ın ancak yeniletmediğinden yer yer kan sızmış, kırmızıya bürünmüştü açık renk bezler. Aybüke görseydi,çok üzülürdü.

"Ah be canım! Ah be arkadaşım!"

Ayfer'in üzüntüsü birken iki oluyordu Furkan'a baktıkça. Aybüke'nin acısı bir yanda kalbini sızım sızım sızlatmıyormuş gibi, bir de Furkan'a içi gidiyordu. Bunca büyük aşk,zarar mıydı? Bu kadar büyük bir sevgi nasıl beslenirdi? Gerçi... Aybüke'nin yerinde bir saniyecik... Yalnızca bir saniye Özgür'ü düşündüğünde biliyordu ki Furkan'dan bir farkı kalmayacaktı.

"Asuman Anneler ne zaman döneceklerini söylediler mi? Sen de git dinlen biraz." dedi Furkan. Artık acısından bahsetmek istemiyordu. Orada incecik bedeniyle uzanan Aybüke iken kendisinden dem vurmak bencillik gibi geliyordu.

"Yok kuzum ama perişan olmuşlardı,biraz uyusunlar,dinlensinler artık."

Haklısın,der gibi başını salladı Furkan. En az kendisi kadar yıpranmıştı ailesi Aybüke'nin. Canlarının bir parçası ölümle savaşırken elleri kolları bağlı oturmak çok ağır gelmişti insanlara.

Yanlarına çabuk adımlarla gelen hemşireye dikkat kesildiler bu esnada. Furkan yırtıcı bir hayvan gibi olduğu yerde dikleşirken Ayfer de diken üstündeydi.

"Rahat olabilirsiniz! Aybüke Hanım gözlerini açtı. Birkaç saat içerisinde normal odaya alınacak. Siz de yavaş yavaş görüşebileceksiniz."

Furkan ve Ayfer birbirlerine baktılar ne diyeceklerini bilemez halde.

"Uyandı mı diyor hemşire hanım? Yoksa ben mi hayal ediyorum?"

Furkan'ın çaresiz sorusuna karşılık gülümsedi Ayfer de hemşire de.

"Uyanmış canım! Uyanmış!"

Furkan dolan gözlerini şaşkınlıkla kırparak ayağa kalktı. İki kadının da gözleri ne yapacağını bilemez halde dolanan adamın üzerindeydi.

"Yarın döneceksin demiştim. Döndü yani?"

Hemşire anlayışla başını salladı.

"Evet Furkan Bey. Aybüke Hanım gayet iyi. Hayati tehlikesi de ortadan kalktı."

Saklanır NisanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin