_8_Geriye Dönüş_

199 21 106
                                    

Uyanmıştım ve Ruru hâlâ uyuyordu. Uyandırmak istemedim. Artık evliydik... Diğerlerine söylemek iyi bir fikir olmayabilirdi. Ayağa kalktım, merdivenlerden inip temiz hava almaya çıktım. Biraz yürüdükten sonra bir şey fark ettim. Ben hâlâ geceliklerleyim. Hiç geriye gitmeye uğraşamam! Yürüdüm. Temiz hava güzel geliyordu. Bir ormana yaklaşmıştım. Ormanın derinliklerine girdim. Biraz faza derine girmiştim sanırım. Kaybolmuştum! Birden nefesim kesildi. Nefes alamadım. Boğazımda bir el hissettim. Beni yere yatırdı. Gözlerim titriyordu. Broomie'yi almamıştım. Daha da titremeye başladım. Üstümde iki kişi vardı. Biri Angelina, biri de o adamdı! Adam elini boynumdan çekmişti ve nefes alabilmiştim.

"İnky~"

"A-Angelina?"

"Selam~!"

"Beni bırakın!"

"Ama senin gibi tatlı birini burada bırakamayız."

"BENİ BIRAKIN DEDİM!"

Adam elini tişörtümün içine soktu ve elini kaburgalarımda gezdirdi. Gözümden bir yaş aktı. Çok korkuyordum. Elini kaburgalarımdan çekti, omurgama koydu ve omurgamı sertçe tuttu. Gözümden yaşlar akmaya başladı. Çok korkuyordum. Angelina eliyle kalça kemiğime dokunmaya başladı. Artık neredeyse ağlıyordum. Adam çenemi tuttu ve beni öpmeye başladı. Ne kadar kurtulmaya çalışsamda durmuyordu. Gözlerimden yaşlar akıyordu. Benden ayrıldı ve yeniden öptü. Ama bu sefer dilini ağzıma soktu. Dişlerimi kapattım ve dilini ısırdım. Dili acımış olacak ki küçük bir çığlık attı. Angelina yanıma geldi ve gözlerimi sildi.

"Ah İnky~... Bunun yüzünden seni cezalandırmamız gerekecek~!"

Gözlerim küçüldü. Angelina'ya tam yumruk atıyordum ki adam iki elimi de tutup yere yapıştırdı. Angelina da bacaklarımın üzerine oturdu. Kendimi savunamıyordum. Angelina tam tişörtümü çıkarıyordu ki Adamın elinin yanına uzun, kırmızı bir bıçak saplandı. Sonra kayboldu.

"BİRDAHAKİ SEFER ISKALAYACAĞIMI SANIYORSANIZ, YANILIYORSUNUZ!"

Hepimiz sesin geldiği yere baktık. Bir kız vardı. Yeşil bir elbise giyiyordu. Ceket olarak da mavi bir kapşonlu. Kapşonlunun şapkası saçlarını ve biraz da olsa yüzünü kapatıyordu.

"SİZ İKİNİZE DİYORUM! İNK'İ RAHAT BIRAKIN!"

İkisi de üstümden kalkıp kaçtılar. Kız yanıma gelip elini bana uzattı. Elini tutup kalktım. Bıçaklarını sırtındaki bölmeye geri koydu.

"Sen kimsin?"

"Adım Fatma. Bazen bu ormana gelir ve burada biraz kalırım."

Kız kapşonunu indirdi. Bana gülümsedi.

"Teşekkürler. Ve adımı nereden biliyorsun?"

"Önemli değil. Ben Marry'nin grubundayım. Üzgünüm bir hediye alamadım sana. O yüzden sana bunu yaptım."

Bel çantasından bir çiçek taç çıkardı.

"Hepsi gerçek altın çiçeklerden yapıldı."

"Teşekkürler"

Gülümsedim. O da bana.

"Seni eve bırakmamı ister misin?"

"Olur..."

Yine bu durumu yaşamak istemiyordum. Eve biriyle yürümek iyi olabilirdi. Birlikte yönümüzü bulduk. Daha doğrusu Fatma buldu. Doğayı çok seviyor. Biraz da deli bir kız. Ama yine de iyi biri.

"Ben seni bulutun üzerinde hiç görmedim. Neredeydin?"

"Ben başka bir buluttaydım. O yüzden görememişsindir."

"Hmmm..."

Eve gelmiştik.

"Hoşçakal!"

"Görüşürüz."

"Bu arada bu da benim telefon numaram."

Bana bir kâğıt verdi. Ben de onu şortumun cebine koydum. Fatma'nın Melek kanatları kendini gösterdi ve uçarak gitti. Kapıdan girdiğimde Ruru ve onun kızgın yüz ifadesiyle karşılaştım.

"Sen nereler-?!"

Ağlayarak üzerine atladım. Kapıyı kapattı ve beni oturma odasına alıp beni rahatlatmaya çalıştı.

"Ne oldu?"

Olanları anlatmaya başladım. Bitirdiğimde Ruru kızgın değildi.

"Çok şükür ki iyisin."

"Sence Marry'e haber vermeli miyiz?"

"Hayır. Fatma ona vericektir."

Ben sakinleşince mutfağa gidip birlikte kahvaltı yapmaya başladık.

O Sırada Bizim Beşli

Marry= Ne dedin sen? Yani döndüler.

Fatmanın ağzı çikolatayla doludur.

Fatma= Eğgveğth (Evet)

G-Chan= Lütfen şu çikolata stoğumuzu bitirmeyi bırak.

Fatma ağzındaki tüm çikolatayı yutar.

Fatma= Sen de şeker stoğunu bitirmeyi bırak!

Zümra= Ona bakılırsa Marry de dondurma stoğunu bitiriyor!

Lisa ve Marry= TAMAM! Daha önemli bir konu var burada.

Herkes susar.

Marry= Bence aranıyor ilanı bastırmalıyız.

Lisa= Ama adamın yüzünü bilmi-

Lisa dışındaki herkes= LİSA! SUS!

Lisa= İYİ BE!

Marry= Toplantı masasına geçelim bence.

Herkes toplantı masasına geçer.

Marry= Adamın yüzünü bilmesek bile, Angelina'yı bulunca onu da buluruz!

Diğerleri= İyi fikir.

Marry= O zaman şimdi haritaya bakalım.

Herkes masaya ellerini düz bir şekilde koyar. Masada bir harita belirir.

Marry= Burasıydı değil mi? Bu orman.

Fatma= Evet. Tam şurası.

Lisa= Karanlık Orman...

G-Chan ve Zümra= Neden karanlık orman?

Fatma= Bir şeyi de bilin ya!

Marry= Buraya 'Karanlık Orman' denmesinin nedeni, buraya gece giden herkes bir daha dönemez. Bu yüzden oraya Karanlık Orman diyoruz.

Lisa= Ama oradan sadece iki kişi dönebildi! Ben ve Marry!

Diğer herkes= *Sahte öksürük*

Lisa= Tamam... beşli olarak kurtulduk.

Marry= Kapatalım şu haritayı.

Herkes ellerini koyar ve harita kapanır.

Marry= El ilanlarını bastırma vakti.

Herkes masadan kalkar ve odadan çıkar...

Bu kitapta benimle yer alan kişi:
Au_Sever

Yeni Bir Başlangıç || Errorink || Sezon 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin