bölüm2|göz göze

418 45 18
                                    

...

"Tamam kardeşim... Evet birkaç saate çıkacağız... Sahneden önce yemek yeriz olur mu? Tamam görüşürüz o zaman akşama..."

Demir telefon konuşmasını bitirip mutfağa doğru gitti. Masa başında tüm iştahı ile kahvaltı yapan Kuzey'in karşısına oturup o da kahvaltıya başladı.

"Sen de mi gidiyorsun şimdi ya?" dedi Kuzey oflayarak.

"Haftalardır bunu bekliyoruz kardeşim, biliyorsun sen de."

Kuzey omuz silkip yemeye devam etti.

"Sen de gelsen bizimle olmaz mı?"

"Ne? Ben ne yapacağım orada?" dedi Kuzey adamı umursamayarak.

"İş bulursun. Olmadı bizimle sahne alırsın, sanki yapmadığın şey. Orada devam ederiz işte."

"Üüüf saçma sapan konuşmaya başladın yine sen Demir, bi sus ya."

"Yav kardeşim miis gibi Muğla ya. Gürültüsü, trafiği yok. Tıkış tıkış binalar, adım başı arabalar yok. İnsanı medeni. Kafa dinlemek mis gibi yer. Burada işin de yok zaten, kalıp ne yapacaksın bir başına he?"

"Çok konuşma kardeşim, yap kahvaltını hadi."

...

"Yıldız?.. Yıldız uyanmadın mı hâlâ yaa?"

Gaye evin içinde birkaç kere Yıldız'a seslenmiş, ses gelmeyince odasına çıkmaya karar vermişti. Odaya girdiğin de gözleriyle etrafı hızla tararken Yıldız'ı sırtını yatağa yaslamış, yere oturmuş şekilde gördü.

"Canım?" diye seslendi Gaye. Ama Yıldızdan cevap gelmemişti. Gaye yavaşça dizlerinin üzerine çöküp Yıldız'ın yanına yanaştı.

"Canım iyi misin?" diye sordu hafifçe omzuna dokurken.

Yıldız irkilerek Gaye'ye döndü. Gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuş ve şişmişti.

"Gaye" dedi zar zor duyulan sesiyle Yıldız. Gözleri yeniden dolu dolu olmuştu bile.

Gaye direk Yıldız'ı sarmaladı kollarıyla. Başını omzuna yaslarken, saçlarını okşuyordu.

"Ne oldu canım? Hı hadi anlat bana."

"Kalbim acıyor Gaye. Biri bıçağı onlarca kez kalbime saplamış gibi acıyor kalbim." ellerini kalbinde birleştirip bastırdı. İçindeki acıyı geçirmek için daha çok bastırdı. Bastırdıkça içindeki acının geçeceğini sandı. Nefes almaya çalışırken yeniden konuşmaya başladı.

"Geçmiyor acım, her gün daha çok büyüyor gibi. Büyüdükçe beni içine hapsediyor Gaye. Boğuyor resmen beni. Öldürüyor..."

"Şşş, sakın Yıldız." dedi Gaye. Kafasını kaldırıp çalışma masasının üzerindeki su dolu bardağı ve yanındaki ilaçları görünce olayı anlamıştı. Hızla yerinden kalkıp ilaçları ve suyu alıp geri çöktü yerine.

"Al bakalım, iç şunları. Sonra hepsi geçecek tamam mı?"

Yıldız, Gaye'nin elinden ilaçları alıp içti. Hâlâ nefes almakta zorlanırken başını arkaya -yatağa- doğru yasladı. Gözlerini tavana dikerken, gözyaşlarının yanaklarından süzülmesine izin verdi. Gaye de Yıldız gibi başını yatağa yaslayıp Yıldız'a doğru çevirdi. Baş parmağıyla Yıldız'ın gözyaşlarını sildi.

"Daha iyi misin?"

"G-galiba.."

"Bugün evde kal, biz hallederiz kafeyi."

𝙶𝚄𝙿𝚂𝙴Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin