again, erizou

11

Offf!
Ulan bu kim bu saatte eğer Shou ise götüne muz sokacağım. Merdivenlerden inerek kapıya ilerledim. Kapıyı açtığım da hiç beklemediğim biri olan aynı zaman da çok değişik bir konumda olan Kota üstüme yığıldı.

Yavaşça oturur konuma gelerek Kota'yı kaldırdım. "Pişt Kota? Kota? Kotaaaa!?" Dediğimde bana bakarak ayağa kalktı. "Ha?" Dediğinde ona sinirli bir bakış atarak konuşum "'Ha' sadece benim cevap verme şeklimdir Kopyacı Şakir!" Dediğimde bana dalga geçercesine baktı.

"Ne oldu lan bu saatte ne yapıyorsun burada?" Dediğimde dış kapıyı kapatarak beni kolumdan tutup içeri çekti. Kocaman L koltuğa gelince beni koltuğa fırlattı. Ben oturur konumda iken o yavaşça kucağıma kafasını koyarak uzandı.

"Şimdi anlata bilirim." Dediğinde onu dinlemeye başladım.

⚽️⚽️⚽️⚽️

"İşte böyle" dediğinde ona somurtarak baktım. "Kısaca Reika -pislikmalsalger- Saonji beni aldattı desene. Niye lafı uzatıyorsun?" Dedim

"Her neyse olana ölmüşe çare yok yiyecek var mı?" Diyen Kota'ya garip bir bakış attım. "Ne açım?" Dediğinde güldüm.

O sırada dışardan gelen gürültü ile ayaklanıp kapıyı açtım. Gördüğüm kişi ile iyice şaşırdım.

⚽️⚽️⚽️⚽️
OuzouRedHeartBebeğimAşkım'dan

Shou, Ryuuji, Tagi ve Ben Monopoly oynarken Shou yenildiği için bağırdığı için kulaklarımızı hissetmiyorduk. Ama nasıl olduysa o sarı bok sanki bunların olacağını biliyor gibi kulaklarına kulaklık yerleştirmişti. Saatin 00.00 olduğunu görünce sinsice sırıtıp kapıya yöneldim.

Ryuuji arkamdan "Ouzou nereye gidiyorsun?" Dediğinde bomberımı giyerken cevap verdim. "Hiç birazcık dolaşıcaktım." Deyip dışarı çıktım.

Delirdiniz mi tabiki de Erika'yı ziyaret edecektim. Şu öpücük işinden sonra direk kaçtı çünkü. Ahh durun anlatayım. Bir Cafede otururken bana beni sevdiğini söyledi tabi ben mutluluktan havalara uçarak ona çıkma teklifi ettim. Sonra saatine bakarak beni apar topar Cafeden çıkararak bizim eve getirdi. Kapıda Kota ve Ryuuji ile karşılaşınca üçümüzü arkamızdan ittirerek içeri soktu içeri girince "İyiki doğdunuz Üçlü Şeytanlar" diye bağıran arkadaşlarım ile karşılaştık. Doğum günümüz bitince herkes giderken Erika'yı öpmüştüm, o ise kızararak kaçmıştı.

Şimdi ise bakalım benim minik Pinky'm nerede?

Erika'nın evinin önüne gelince kapıyı tıktıkladım. Kapıyı Erika açınca sırıtarak içeri girdim. Salona girdiğim an bağırma sesi geldi. "Bana bak bücürük limonlu kurabiyemi sana yedirmem!" Diyen sarı saçlı buz mavisi gözlü kıza baktım. "Limonlu kurabiyen mi? O benim sevgilim" diyen Reika ile iyice kafam karıştı.

Anladım!
Reika, Kota'yı aldatıyor. Hem de Limonlu bir kurabiye ile. Yuh aq ne oluyor burada. Çok geçmeden Erika'nın sesi ortalığı susturdu. "Lisa tamam sakin ol Kota sende kalsın ve Reika neden Kota'yı aldattın?" Dediğinde bende Reika'ya dönerek konuştum "hem de LİMONLU BİR KURABİYE İLE! BU KOTA'ya YAPILIRMI LAN?" Dediğimde adının Lisa olduğunu öğrendiğim kız, "Kanka bu çocuk neyin kafasını yaşıyor?" Diyerek Erika'ya döndü.

Erika, "Valla bilmiyorum" dediğinde, "tamam tamam susun artık!" Diyen Kota ile ona döndük. "Şu mor saçlı kızı burada görmek istemiyorum benim ŞekerFarem gelmiş hepiniz uzayın!" Dediğinde Erika direk Kota'ya çıkıştı, "ulan hıyar Lisa gelince direk beni unutuyorsun? Hani Kankalık?" Dediğinde Kota omuz silkti. Lisa sırıtarak KOTA'nın yanına gitti.

Kota, Lisa'yı kucağına alarak mutfağa gitti. Reika üzgün bir şekilde kapıdan çıktı. Ben de Kota'nın arkasında bağırdım, "lan gerzek mutfağa kız götürme çarpılcan kafir!" Dediğimde Erika bana bakarak güldü. "Ne çarpılacak ben sadece kardeşimi uyarıyorum. Gülümseyerek bana sarıldı.

Koltuğa iyice yaslanarak uykunun huzurlu ve muhteşem kollarına bıraktık.

lisa_potter_ Evet bebeğim seni de hikayeye kattım hem de Kota'nın ŞekerFaresi olarak.

~Arsenal