Aşk Uykusu (Justin Bieber Fan Fiction)

17.Bölüm

Hatırlatma (Selena'nın dilinden)
Bir şekilde benim olacaktı. Er yada geç.

Hastaneden eve geldiğimde kapıyı kapattım ve derin bir nefes aldım. Justim'in arkasından yeterince ağlamaştım. Hemen dövmeyi sildirip değişecektim. Madem Justin böyle sanıyordu. Onun sandığı gibi birine dönüşecektim. Harry'le neden öyle olduğumu bilmeyecekti asla. O gece ailem yüzünden içtiğimi ve sarhoş olduğum için bu hatayı yaptığımı bilmeyecekti. Defalarca anlatmak istemiştim ama beni kovmuştu. Bende korkak gibi kaçmış herşeyi içime atmıştım. Biranda aklıma o kız gelmişti. Kimdi o kız? Bunu öğrenmek için hemen Jack'ı aramam gerekti. O benim en iyi dostumdu. Beni anlayan yanımda olan tek kişiydi. Hemen telefonuma yöneldim ama hastanede elimde olduğu için onu orda unutmuştum sikeyim! Geri hastaneye gitmek zorunda kalmıştım.

Nina:

Justin tam olarak ne demişti anlayamadım. Bunları düşünemeyecek kadar yorgundum. Kafamda sürekli soru işaretleri vardı ve her geçen gün yenileri ekleniyordu. Ben artık ben değildim. Hiç birşeyi umursamayan ben son zamanlarda çok kafama takar olmuştum. O anda doktor geldi "-Ani hareket yaptığı için dikişleri açılmış. Biraz daha dikkat etmeli. Çünkü dikişleri hassas korkulacak birşey yok diyerek odasına yöneldi. Hemen Justin'in yanına gittim. Gittiğimde hemşireler sakinleştirici yapmışlardı ve Justin çoktan uykuya dalmıştı. Okadar masum uyuyordu ki. Birden yüzüne dokunmak için elimi kaldırdım ve aniden geri indirdim. Kendime gelmeliydim. Onun kalbi başkasına aitti. Ve o kalp hiç bir zaman bana ait olmayacaktı. Ama onun mutluluğu için ondan uzak duracaktım. Gerekirse Selenayla barıştırcaktım. Evet evet canım yansada bunu yapacaktım. Çünkü onu bu halde görmek canımı daha çok acıtıyordu. Buna mecburdum. Bu işin bir çözümü yoktu. O anda kapı tıklatıldı ve içeriye az önceki kız geldi. "-Özür dilerim telefonumu unutmuştum dedi. Gülümseyerek telefonu ona uzattım. Biranda duraksadı ve "-Biraz konuşalım mı dedi. Başımı tabi anlamında salladım ve gülümsedi. Odadan çıktık ve dışarı doğru yürüdük. Banka oturduk. Bir süre sessiz kaldıktan sonra "-Tanışmadık. Ben Selena diyerek elini uzattı. Evet tahminimde yanılmamıstım. Bu Selenaydı. "-Nina diyerek elini sıktım. "-Justinin neyi oluyorsun?  diye sordu. "-Okul arkadaşı ya sen? diyerek sordum. Şaşırdı ve "-Bilmiyormusun? dedi. "-Hayır dedim. "-Justinin sevgilisi daha doğrusu eski sevgilisi. Magazinlerden gördüğünü sanıyordum dedi. İtiraf etmeliyim ki o zamanlar Justini takip dahi etmiyordum. Zaten magazini takip eden biri değildim. "-Magazini pek takip etmem diyerek gülümsedim. "-Anladım dedi. Bir süre sustuk ve "-Benim artık gitmem lazım. Sorun olmazsa numaranı verirmisin? Justin beni görmek istemiyor. En azından senden bilgi alırım dedi tabi diyerek numaramı verdim

Selena'nın dilinden:

Demek adı Nina'ydı. Her nekadar arkadaşıyım desede belliydi Justine aşıktı. Ya Justinde ona aşıksa? Kahretsin yine ağlamaya başladım. Hemen Jack'ı aradım. 20 dakika sonra geldi. Kapıyı açtım ve ağlayarak ona kocaman sarıldım. Kahvelerimizi içerken ona olan biten herşeyi anlattım. "-Zannetmiyorum. Justin ve o kız ne biliyim. İmkansız dedi. "-Bunları beni rahatlatmak için söyleme. Belli olmaz. Justin bu. Justindende bahsediyoruz. Canımı yakmak için herşeyi yapar. Jack'e yalvardım. "-Lütfen bizi barıştır yalvarıyorum diyerek  Tekrar ağlamaya başladım ve ağzımdan iki kelime döküldü "-Onu çok seviyorum.