🇹 🇭 🇷 🇪 🇪 

33 8 1
                                    

Sandalyeyi tamir ediyorduk. "Hadi kısa bi mola verip dayanıklılık çalışması yapalım." dedi Millie ve gitti.

"Çocuklar sanırım birinin başı dertte!" dedim. "Şakanın sırası değil!" dedi Camila. "Hayır Finn haklı gerçekten bakın!" dedi Noah. Okyanusta biri boğuluyordu. Sörf tahtasını kullanarak hızlıca oraya doğru ilerledim. Sadie peşimden geldi. Boğulan kişiyi kıyıya çektik ve kalp masajı yapacakken herkes buraya toplandı. Aidan gülmeye başladı. "Masaj kuklasını mı boğulmaktan kurtardınız. Çok iyi!" dedi. Herkes gülüyordu. "Millie gerçekten bir insan sanmıştım!" dedim. "Hayır senin suçun değil. Belki herkes haklıdır. Kaptan olmaya hazır değilimdir." dedi ve gözleri dolarak gitti.

"Eee bu gün kimseyi kurtardınız mı?" dedi Vooch. Servis şoförümüzdü. "Ha ha çok komik Vooch!" dedi Camila. "Bu gün bunun hakkında konuşmak istemiyoruz" dedi Sadie. Ben ve Noah'ta direk otobüse bindik. 
Otobüs durdu ve aşağı indik. "Sorun ne Vooch?" dedi Noah. "Tahmin ettiğim gibi. Otobüs bozulmuş." Oflayıp öne doğru yürüdük.
Baya bi olmuştu. Ateş yakıp başına oturduk. "Nasıl gidiyor Vooch?" dedim. " 5 dakika sürer!" dedi. "1 saattir aynı şeyi diyor! Neyseki çalışmadı aileme bu günü anlatmak istemiyorum" dedi Camila. "Merak etme senin suçun değil!" dedim. "Evet bizim suçumuz değil! Senin suçun! Herkes senin yüzünden bizimle dalga geçiyor!" dedi Camila.

"Dikkat et!" diyip Millie'nin önünden çarpmasın diye çöp kutusunu çektim. "Eee şey saol!" dedi. "Dün yaptıklarımı telafi etmeye çalışıyorum. Tekrar özür dilerim" dedim. "Sorun değil gerçekten" dedi ve kaskını çıkardı. Çalışmaya başladık. 5 kilometre koştuk. Tam 5 kilometre. Ama yaptıklarımı telafi etmem gerekiyordu.

Bir günü daha bitirmiştik. Cuma günü sınav vardı. Bu yüzden baya çalışmıştık. Tam otobüse binerken müdür geldi ve şöyle dedi "hâla takımdan çıkmak istiyorsan ailen ile konuşabilirim." Arkamı dönüp otobüse doğru baktım. "Hayır teşekkürler! Kalıyorum" dedim. Benden bu beklenir. Otobüse bindim ama Millie beni çağırdığı için tekrar indim. "Efendim Mills?" dedim. "Eeeee ş-şey yarın antrenmana saat 8.30'ta başlıyoruz da diğerlerine söyler misin?" dedi. "Tabi ki" dedim. Gülümsedi. Çok güzel gülüyordu. Ay ne diyorum ben. Cankurtaranlığına odaklanmalıyım. Neyse!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 02, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Life Story  ♥︎|| Fillie ||♥︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin